Noel Baba'nın "gölümüze" attığı maya tuttu mu?

Yeni bir yıla girmek neden sevinmeyi, eğlenmeyi gerektiriyor?

Hiç kuşkusuz bu sorunun asıl muhatabı yeni yıl eğlencelerini icat eden Batılılardır ancak boynuz kulağı geçer misali şimdi "doğu"lular eğlencenin dibini bulmakta Batılıları geride bıraktığı için soru tüm dünyaya sorulmalı...

Aslında çoğu zaman masum bir "eğlenme" nin sınırlarını aştığı için dikkat çekiyor yeni yıl çılgınlığı...İnsanlar mutlaka extrem bir şeyler yapmak peşindeler yıldan yıla...Neden?

Geçtiğimiz yıl ölmedim yaşıyorum sevinci mi, yoksa belki bu yıl ölürüm bari bu gece tüm yılın eğlencesini peşinen yaşayım arzusu mu?

Böyle eğlenceler bizim kendi kültürümüzün ürünü olmadığı için, çoğu zaman kabak çiçeği gibi açılıyor bizim vatandaş...Öyledir, taklitçiler taklid ettiklerini sollarlar eğlence alanında...

Hristiyan bir Batılı için yılbaşı eğlencesinin kültürel anlamı da var. Hatta, bir tür ibadet bile sayılıyor olabilir onlar için...Ama, işin cılkını çıkaran bizleriz; yani bu din ve kültürle ilgisi olmayan Müslümanlar!...

Tamam Cumhuriyetle birlikte yeni bir "kültüre" geçtik...Alfabeyi, takvimi, tartıyı, kılığı kıyafeti.. değiştirdik dolasıyla bu yeni kültürün eğlencesini almamızın ne sakıncası var, diyenler olacaktır.

Doğrudur...Aslında, bu kadar şeyinizi değiştirdikten sonra, yeni yıla girişinizi değiştirseniz ne olacak?...Eğer, içki içen biriyseniz, yılbaşı akşamı da içersiniz...Sorun yok.

Ne var ki, yeni yıla girmeyi kendi kazandığın bir değermiş gibi görüyorsan ve bundan dolayı eğlenmeyi hak ettiğini düşünüyorsan işte orada halt edersin.

Şunu söylemek istiyorum; bir yılı bitirip yeni bir yıla girmek hayatta olmayı gerektiriyor. Yani, sana hayat veren, bir yılı tamamlamana ve yenisini karşılamana izin vermiş oluyor.

Bunu başaran sen değilsin...Eğer, sana bu ömrü veren isterse, ne eski yılı bitirebilirsin ne de yeni yıla girebilirsin...Öyleyse, yiyip içerken hiç değilse, bunu seni Yaratana ve Yaşatana isyan haline getirme!

Bakın işin asıl sahibi Hristiyan toplumlar yeni yıl eğlencesini Tanrıya isyan haline dönüştürmüyorlar. Onlar inançları gereği yiyip içiyor veya ne gerekiyorsa onu yapıyorlar.

Tamam..Tamam...Yeni yıl noel değil, noel yeni yıldan on gün önce falan...Bu kış masallarına gerek yok. Biz Miladi takvimi alırken zaten külahı geçirmişiz başımıza...

Ama hiç değilse, ölçüyü kaçırmayalım, her şeye rağmen "Müslüman" olduğumuzu unutmayalım.

Bizi yılbaşına kavuşturan Allah, isterse yıl sonuna kavuşturmayabilir. Hatta, o geceninin sabahını görmek bile nasip olmayabilir.

Yok,yok...kimi hocalar gibi,geceyi bir yılın muhasebesiyle geçirin demek istemiyorum. Zaten bir yılın muhasebesi bir geceye sığmaz...Hele de bizim ülkede!

Ben sadece biraz da bize eski yılı yaşamayı nasip edene şükür edip yeni yılın da hayırlarla geçmesi için dua edelim, diyorum.

Belki duamız kabul olur da  bir dahaki yeni yıla daha "aklı başında" gireriz!