Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ekim '13

     
    Kategori
    Siyaset
     

    O bu hayattan göçüp gitti ama yaptıkları hiç unutulmadı

    O bu hayattan göçüp gitti ama yaptıkları hiç unutulmadı
     

    Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu


    Merhum bir kaza sonucu aramızdan ayrılan ve gündeme dair konular açıldığında herkesin ağzından hiç düşmeyen ölümü ile ilgili şüpheler hala devam eden Merhum Vali Recep Yazıcıoğlu'ndan bahsediyorum.
     
    Türkiye onu, sözünü esirgemeyişi, sisteme, bürokrasiye karşı sert çıkışlarıyla tanıdı. Kendisinden biri olarak gördü ve çok sevdi. 36 yaşında Tokat’ta göreve başladığında, Cumhuriyet  tarihinin en genç valisiydi. Henüz kariyerinin başındayken ‘’yılın bürokratı’’ seçildi. Tokat’ı Aydın ve Erzincan valilikleri izledi.
     
    Sivri diliyle, pervasız çıkışlarıyla, Ankara’yı rahatsız ettiği için Erzincan’dan sonra 3,5 yıl kızağa çekildi merkeze alındı. Türkiye’de bürokrasi despotizmi var diye konuşan biri tabiî ki rahat bırakılmadı. Son görev yeri olan Denizli Valiliğine Atandığında 55 yaşındaydı. Recep Yazıcıoğlu çok eleştirdiği Ankara yolunda meydana gelen bir trafik kazasında aramızdan ayrıldı. Ardında açtığı geniş bir yol  yaptığı hizmetler ve sevenlerinin gönlünde buruk bir acı bıraktı.
     
    Değişim aslında, Yazıcıoğlu için sıradan olanı yapmak, sıra dışı bürokrasiyi reddetmektir. Makamının kapılarının ardına kadar açık olması da bu yüzdendir. Alaca Kaymakamı iken ilk defa makam odasına “Kapıyı vurmadan girin” şeklinde bir yazı asar. Halk ilk kez böyle bir şeyle karşılaştığı için kapının boyalı olduğunu zanneder. Yazı, uzun süre kapıda asılı kalınca herkes anlar kaymakamın niyetini.
     
    Tokatta görev yaparken bir akşam kılık değiştirerek eski bir motorsikletle şehir turuna çıkar. Kendisini durdurdan bazı polisler ondan rüşvet ister paraların seri numaralarını kaydeder ve rüşvet alan polisleri aynı akşam emniye müdürünün makamına çağırtıp onlara gerekli cezayı verirdi.
     
    Vali Recep Yazıcıoğlu içinde bulunduğu ortama ve halkın sevgisine rağmen hiçbir zaman siyasete girmeyi düşünmez. Neden siyasete girmediğini soranlara ise cevabı hazırdır: “Ben tek başıma bir partiyim. Partinin yaptığı bir yanlış benim yanlışım anlamına gelir. Ben kaldıramam. Parti valisi de olmam, partici de.” Görev yaptığı yıllarda Anavatan ve Doğru Yol Partisi’nden teklif alır. 2002 yılında ise AK Parti’den... Ancak o mevcut çarkın içinde yok olmaktansa halkın gönlünü fethetmeyi yeğler.
     
    Sıra dışı bir kişiliğe sahipti Yazıcıoğlu. Sokakta sıradan bir insan gibi gezer yeri gelir valilik konağından makamına yürüyerek giderdi. Spor elbisesini giyer sıradan bir vatandaş gibi spor yapardı. Kimse onun vali olduğunu anlamazdı bile. O diğer bütün devlet adamları gibi havalı eskortları sevmez gittiği hiçbir yerde makam arabasına polis eskortu istemez hatta çoğu zaman korumasız bile yola çıktığı olmuştur. Onu sıra dışı yapan da halkla el ele iç içe acıyı da mutluluğu halka birlikte yaşamasıdır. Denizli’ de hemen hemen her iş yerinde onun resmi asılıdır. Seni Unutmayacağız. Merhum Valimiz Recep Yazıcıoğlu’nun ruhu şad mekanı cennet olsun.
     
    Toplam blog
    : 1
    : 164
    Kayıt tarihi
    : 27.10.13
     
     

    Tanımıyorsan eğer anlamak zordur beni. Kelımeler pek anlatmaz ama ben yıne de deneyeyim değil mi?..