Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Temmuz '08

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Obsesif Kisilik

Obsesif Kisilik
 

Calışmaktan uyuşturucu kullanır gibi zevk alan bu kişiler kendilerini yalnızlığa iterler. Obsesif ruh halinde olan bireyin düşüncesinin arka planın da hata yapma korkusu vardir. Yanlış yaptıklarında kendilerini savunmasız hissederler. Ayakta kalmak ici savaşmak zorundadırlar. Ellerindeki en buyuk silahları çok çalışmak, ayrıntılara önem vermek, kurallara bağlılıktır. Mutlu olmayı sürekli ertelerler Başkasını yönetmeyi çok severler, hatta sevdiğinin ruhunu bile kontrol etmektirler. Mükemmeliyetçi, kusursuzluk meraklısı, esnek olmayan, hep kızgın gözüken, gergin, sinirli, titiz, sonuna kadar dürüst, duygularını bastıran , işkolik, kararsız özellikleri taşıyan bu ruh halindeki insanlar baskıcı ve ısrarcı olmurlar. Gerektiği için değil, zevk aldıkları için, acı çekmek ve çektirmek onlara zevk verir. Çalışkan, güvenilir, özel hayatları düzenlidir. Egosu büyük baskıcı ruh halindeki kişiyle beraber yaşıyorsanız vay halinize. Sizi kendisi gibi yapmak için çabalayacak yapamazsa sürekli gerilim, tartışma çıkaracaktır.

İnsan iyi yaşamak istiyorsa biraz obsesif olmasında fayda vardır. Daha bütün ve iyi düzenlenmiş dünya anlam kazanır. Başarılı kişi çok çalışan kişi değildir, Doğru çalışan kişidir. Obsesif baskıcı kişi eğlenmek yerine çalışmayı koymuştur. Bunun için kendisine psikolojik şiddet uygular. Korku, suçluluk, cezalanma tehdidi ile kendisine baskı yapar. Eğer bu baskı amaca yönelikse olağanüstü başarılar çıkarır. İş yaparken önemi ve ne için yapıldığı ve başka insanların duygularını pek düşünmezler. Herşeyin tam yapılması onların aşkıdır. Bunun için deli gibi çalışırlar. Kazandıkları parayı son kuruşuna kadar hak ederler. Ayrıntılarla uğraşmaktan gercegi görmemeleri ile ünlüdürler. Amaca yönelik olmayan ayrıntıyla uğraştıkları için işi bitiremezler. Onlara göre başarı ayrıntıdadır.

İnatçılıkları meşhurdur. Ya siyah ya beyaz griyi kabul etmezler. İnatçılıktan zevk alan bu kişilerle yaşayanlar köprünün üzerindeki iki keçi gibi olurlar.İkisi de kaybederler veya güçlü olan taraf kazanır ama gizli bir öfke, zayıf anında öç almak için fırsat kollama başlar. Toplumda ailedeki kavgalarda ideolojik kutuplaşmalarda inatçı kişilerin katılığı önemli rol oynamaktadır. Eğer bir lider bu kişiliğe sahipse dünyaya düzen vermek, belirsizliği silmek için çok kimsenin canını yakacaktır. Adalet ölçüsü olmayan, doğrularda sabırlı olmaya yönelmemiş inatçılık kavga sebebidir. İnatçı kişi ile yaşamak zorunda olan onun inatçılığına inatçılıkla cevap verirse zevk almasını arttırmış olur. İnatlaşmadan onları egolarını tatmin edecek başka bir inatçılık alanına yönlendirmeyi başaramazsanız sizi çıldırtabilirler. Ayrıntıcı, mükemmelliyetçi yapıları nedeniyle "Sıfır hata" peşindedirler. Sıfır hatayı bulamadıkları için kararı ertelerler. Basit iş saatlerce sürdüğü gibi bir alışveriş işkenceye dönüşebilir. Kendileri gibi çalışmayan, zorluklara göğüs germeyen insanlara kızarlar, öfkelenirler. Kendilerinden başka herkesi kusurlu, beceriksiz, sorumsuz, ciddiyetsiz görürler. Eli ağır, zorlukları sevmeyen insanların kasten yaptıklarını düşünmeye başlarlarsa düşman görmeye de başlarlar. Böyle kişileri sinirlendirmekten özel zevk alırlar. Karşı tarafın tepkisi düşmanlık duygusunu arttıracak kadar onu aşağılayıcı ise kavga çıkar. Böylece kendilerini daha haklı görürler.Stratejileri kazanmak ve gelişmek değil kayıbı azaltmak olduğu için statükocu olurlar. Eski şeyleri atmak istemezler. Her kararlarında mevcudu koruma stratejisi ön plandadır. Kusursuzluk meraklılığı nedeniyle ve sıfır hata beklentisi nedeniyle sürekli eksik, noksan kusurları görürler. Kendilerini rahatlatan yanı görmeyi suç ve tembellik gibi algılarlar. Maalesef erken yaşta kalp krizi, mide kanaması geçirenler bu kişilerden çıkıyor.

Sözünün eri olan ve dürüst olan bu kişilerin sözleri yazılı anlaşma kadar sağlamdır. Kılı kırk yararlar. Yasaları satırlarına öyle takılırlar ki ruhunu unuturlar. Bunun için kalıbın dışında düşünemezler. Yorum yapamazlar. Çok çalışır amaca ulaşamazlar. Yorum zorlukları nedeniyle dürüstlükleri boşa gidebilir. Dünyalarında tek izin verdikleri şey mantıksız düşünceye sinirlenmektir. Duygularını bastırmak onlar için zevk veren bir olgudur. Bu durumdan son derece keyif alırlar. Evet demeyi sevmezler, her şeyin olumsuz yönünü düşünme eğilimi ve kusursuzluk meraklılığı nedeniyle olayın sorumluluğunu üzerlerine almaktan kaçarlar. Sorumluluk alırlarsa taşıyamayacaklarını düşünüyorlarsa hep savunma halindedirler. Çıkış yolunu topu başkalarına atmakta bulurlar. Eleştiricilikleri başkalarını çıldırtır.


Tek silahları bağırma ve abartılı eleştirilerdir. Bu silahlarını ciddiye alırsanız yandınız demektir. Kim olduğunuzu biliyorsanız sizi incitemez. "Ben kim olduğumu biliyorum" diyebilmelisiniz. Gülerken bile ısırabilirler. Kendilerini ahlaklı ve cüretkar olarak algılarlar. Siz onları övün ama onlardan övgü beklemeyin. Onların onayına ihtiyacınız varsa işiniz zordur. Onların onayı olmadan mutlu olmanın yolunu aramalısınız. Sizin iyiliğiniz için size acı çektirmelerine izin vermeyin. Onlar gibi yapmazsanız ve düşünmezseniz felaket olacağı duygusunu taşırlar. Acı çektiğinizi ve incindiğinizi açıkça ifade edin. Sevgisiz değillerse üzüleceklerdir. Eğer inatlaşarak kasten acı ve ızdırap verdiğini ona söylerseniz ve ikna etmeye çalışırsanız çok öfkelenebilirler, sizi çiğ çiğ yiyebilirler. Çünkü niyetleri öyle değildir, iyi niyetle farkında olmadan acı verirler. Anlaşılamadıkları için köpürürler. Eleştiriye eleştiri ile karşılık vermeyin; iki taraf da kaybeder. Önce övgüyle yaklaşın. Fakat övgünüz yalan ve abartılı olmamalı. Zaten olumlu özellikleri fazla olan kişilerdir övülerek yön bulursunuz. Çok çalıştıkları, çok iş yaptıklarını fark etmeniz onları rahatlatır. Kendilerine güvenleri artar. Bu özelliklerine dikkat ettiğinizi hep vurgulayın. Dürüstlüğe önem verdikleri için sizin de önem verdiğinizi bilmeleri onları rahatlatır. Bu konulara bolca girin. İnsanlar dünyayı değil kendilerini değiştirirlerse gerçek mutluluğu bulacaklarına dair kutsal metinleri beraberce okuyun. Tartışmak yerine soru sorun. Onun stratejisi ile ona karşılık verirseniz kavga çıkar. Onun size soru sormasına fırsat vermeden siz ona sorular sorup onu anlamaya çalıştığınızı belli edin. " Ne yapmamı istiyorsun, neden anlatıyorsun?" gibi sorularla kendisi ile yüzleştirmeye çalışın. Size yardımcı olsunlar yol göstersinler ama kontrol etmesinler. Kontrol duygularını başka şeyi yönetmeye çevirmelerine fırsat verin. Sıkıntılarını size bulaştırmasına izin vermeyin. Bunun için ne yapacağınızı ne zaman yapacağınızı söyler ve yaparsanız o canını yakacak başka birine yönelir. Aksi takdirde sürekli üzerinize gelir. Kontrol etmek ister. Açık ve dürüst olmak ikinci şarttır. Eve, eşyaya, resme yönelebilirler. Teslim olup sınırları çizmesine izin verirseniz kişiliğiniz ayaklar altinda sürünür.

Obsesif baskıcıların ellerinde oyuncak olmamak onların açtıkları savaşta yenik düşmemek için

mevcut ortamdan uzaklaşın, “belki kurtulursunuz” yoksa Allah size Hz. Eyyup sabri versin, sabrederseniz derviş veya filozof olmaya hazır olun.

Mustafa Ucman
 
Toplam blog
: 92
: 2862
Kayıt tarihi
: 14.01.08
 
 

Hatay-Antakya’da 1963 yılında doğdu. İzmir İmam Hatip Lisesinden sonra 1981 yılında aile birleşim..