Öğretmen not defterleri…

Aydın Lisesi’nde –öğrencisi olduğumuz zamanlarda - çok sevdiğimiz İngilizce öğretmenimiz Sn. Haluk BAYSAL’ın - sağ elinin parmak uçlarını bir araya getirip, duyulsun diye de kuvvetlice bir “huhhh”, sesiyle -sanki daha iyi tutmak için ısıtıyormuş gibi - gözlerimizin içine bakarak, elini ceketinin içine götürdüğü anda, bilirdik sözlü sınav için “öğretmen not defteri”nin ortaya çıkacağını. Öğretmenimizi o an düello etmek için silahını çekmek üzere olan “göğsü yıldızlı şerif ” gibi görürdük elinde “not defteri” ile. Ama bizlerin elinde bir şey olmadığı için, heyecan ve korkuyla sessizce beklerdik sözlü sınav piyangosu kime çıkacak diye… Öğretmen not defterinin etkisiyle sınıfta çıt bile çıkmazdı. Hey gidi günler hey…

Not defterinin sayfalarını her çevirişte - sınıf listemizdeki sıramızı bildiğimiz için -“hah, beni geçti, ” diyerek derin bir “Ohhh, ” çeker, numarası okunan arkadaşımıza da acıyarak bakardık. Sanırım öğrenciyken, birçok öğrenci gibi – derse iyi hazırlansak da - nedense, korkardık öğretmen not defterlerinden. Siz de korkar mıydınız ? “O defter” öğretmenimizin elinde iken, çok iyi bildiğimiz soruları bile heyecandan olsa gerek, tam yanıtlayamadığımız günler de olmuştur.

Çoğu kez “yazılı sınav” sonuçlarının okunması için ne kadar yalvarırdık. Hele durumumuz kritik ise. O zaman bir başka heyecan sarardı bizleri “not defterlerini” görünce… Hayal kurardık bazen, hani öğretmen “öğretmen not defterini” masasında bir unutsa da… Sınıfın huzurunda, tahta başında bir sözlü sınav olmak yerine, iki yazılı sınav olmaya da razıydık çoğu zaman. Bazı öğretmenlerimiz de , sınıfa girer girmez, kürsüye geçip teker teker gözlerimizin içine bakarak, çalışıp çalışmadığımızı anlamaya çalışırdı ellerinde öğretmen not defterleriyle.

“Öğretmen not defteri”nin öğrencilerin başarılarının yazılı ve sözlü sınavlar ile ölçülerek, ödev ve projelerin de eklenerek değerlendirilmesinin ardından belgelendirilmek üzere öğretmen tarafından tutulması zorunlu olan bir belgeden başka bir şey olmadığını öğretmen olduktan sonra öğrendik.

Günümüzde, sözlü sınav notlarının nasıl verileceği “Sınıf Geçme ve sınav Yönetmeliği”nde hükme bağlanmıştır. Eskiden olduğu gibi, sözlü sınav için bir ders saati ayrılmaması, ilgili maddede yazılıdır. Burada önemli olan sözlü sınav notlarının öğrencinin derse katılımı, dersteki aktifliği ile derste sorulan sorulara verdiği cevaplar dikkate alınarak verilmesi ve ders anında yüksek sesle öğrenciye duyurulmasıdır. Sözlü sınav notunun verilmesinde proje çalışmalarının ve eğitici koldaki başarılı faaliyetlerinin değerlendirilebileceği ilgili yönetmelikte belirtilmiştir.

Kanımca, en önemlisi sözlü sınav notları öğrenciyi ödüllendirme ve teşvik etme amacıyla verilmelidir. Korkutmak ve disiplini sağlamak için değil. Ayrıca, öğretmen ders denetimlerimde gözlemlediğim kadarıyla, bazı öğretmenlerimizin gizleyerek verdikleri sözlü sınav notlarını - kurşun kalemle, artı ya da eksi ve benzeri işaretlerle “öğretmen not defterleri”nde değerlendirmesi - öğrencinin öğretmenine olan güveninin sarsılması demektir. “Nasıl olsa sonra silinebilir veya değiştirilebilir” düşüncesi öğrencinin kafasında yer alır. Karne zamanı bilgisayara notlar geçirilirken, yanlışlık olup olmadığının araştırılmasında, “öğretmen not defterleri”nin – tükenmez kalem veya mürekkeple yazılıp yazılmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Kısacası önemli bir belgedir.

Yabancı Dil derslerinde, örneğin İngilizcede, program ve yönetmelik gereği öğrenci başarısının sık sık ölçülmesi için, quiz denilen az sorulu küçük izleme testlerinin yapılması ve değerlendirilmesi gerekir. ‘Quiz’ler (İzleme Test / sınavları) doğrudan sözlü sınav notu olarak kullanılamazlar. Ders öğretmenlerince alınan Zümre kararı ile, belli sayıda yapılan quizler toplanarak, ortalaması alınır. Tek sözlü sınav notu olarak “öğretmen not defterleri”ne yazılır. Quiz’ler için bir ders saati süre ayrılamaz. .Haber verilmeden, 10-15 dakikalık süre içerisinde, ünite sonlarında konunun anlaşılıp-anlaşılmadığını tespit için yapılır.

“Öğretmen not defterleri”ni öğrencileri korkutmak yerine, sevimli göstermek için öğretmenlerimizin ellerinden geleni yapacaklarını düşünüyorum.

Her şey gönlünüzce olsun.

Ali İhsan ÖZÇAKIR

MEB. Bakanlık Başmüfettişi (E)

e-mail: aliihsanozcakir@hotmail.com

Web.Sitesi: aliihsanozcakir.googlepages.com