Öğretmen

Benim öğretmenlik mesleğine özel bir ilgim ve öğretmen olan herkese inanılmaz büyük saygım vardır. Gıpta ile izler hatta hayranlıkla seyrederim. Ancak son zamanlarda öyle garip konuşmalara davranışlara ve bu mesleğe saygısızlıklara şahit oluyorum ki vakit çok geç olmadan bazı hatırlatmalar yapmak istedim. Hiç bir kimsenin hiçbir mesleğe ilişkin saygısızlık etmeye namusuyla şerefiyle ve bileğinin hakkıyla çalışan insanlara saygısızlık haksızlık etmeye hakkı yoktur. Hele bunlar çocuklarımız emanet ettiğimiz ülkenin geleceğine emanet edeceğimiz çocuklarımıza yön eğitim ve terbiye verecek öğretmenlerimiz ise hiç hakları yoktur kimse kusura bakmasın.

Bu arada son zamanlarda öğretmenlerimize ilişkin şiddet olaylarının artmasını ve bir öğretmenimizin kendi öğrencisi tarafından bıçaklanarak öldürülmesini şiddetle kınıyorum. Eğitim camiasının bu değerli ve kutsal neferleri yeryüzünde şiddete maruz kalması gereken en son insanlardır hatta hiç maruz kalmaması gerekenlerdir diye düşünüyorum. Maalesef yöneticilerin şiddet içeren açıklamaları tükürük saçarak, yüksek sesli hatta bağırarak konuşmaları bu olayların müsebbibidir, biline…

“Ne ekerseniz onu biçersiniz” deyişinde olduğu gibi..

Öğretmen:

Özel alan eğitimi alan, pedagojik formasyonu olan Genel Kültür isteyen özel bir ihtisas mesleğidir.

Öğretmenlik mesleği, insan ve toplum mimarlığı ve insan performansı mühendisliğidir.

Öğretmenler, eğitimdeki değişik organizasyonların en değerli varlıklarıdır.

Öğretmen, çağdaş toplumun bilinçli ve aydın, mesleğinin yeterli ve yetenekli bir üyesidir. Bu üye, eğitimi bir bütün olarak görebilmek, belirli bir öğretim alanında uzmanlaşmak, mesleki bilgi ve becerilerini etkili olarak uygulamak durumundadır.

Öğretmen Sınıf içinde; Neyi, niçin öğreteceğini bilmeli; Öğrencilerin aktif katılımını sağlamalı; Hedeflere ulaşılma durumunu ölçebilmeli; Varsa eksiklikleri dönüp;                                                                                                 düzeltebilmelidir.

İyi bir öğretmen her şeyden önce tutarlıdır. İyi öğretmenler sıradan insanlardan çok iyi, daha çok anlayışlı, çok daha bilgili, çok daha kusursuz olmalıdır.

Bir öğretmenin yorgunluk nedeni çok çalışmak değil, sınıfında uygulamış olduğu yanlış öğretim metot ve teknikleridir.

Her zaman olumlu tavırların tercih edildiği eğitim çalışmalarında sorunlar yerine çözümlere odaklı bir organizasyon içinde olmaları öğretmenlerden beklenmektedir.

Hızla çehresi değişen dünyamızda değişmeyen tek şey, mükemmelliğe giden yolun “insandan”  geçtiğidir. Yani öğretmen okul dışında örnek insandır…

Modern düşünce sistemi, 20nci yüzyılın sonlarında “öğrenmeyi öğren” sloganını haykırırken 21 yüzyılın başlarında ise “öğrenmeyi öğren, öğrendiğini unut ve yeniden öğren”  sloganını kabul etmiştir.

Yani kişiler çalıştıkları ve uzman oldukları alanda bile kendilerini hızla yenilemek zorundadırlar. Artık diplomayı alıp duvara astıktan sonra, hiç kitap sayfası çevirmeden bu mesleği sürdürme lüksü sona ermiştir. Bilgi herkesin ulaşabileceği kadar yakınlaşmıştır.

Şimdi lütfen elinizi vicdanınıza koyun, aldığınız eğitimin dışında garip bir lisanla konuşmak, yazmak neyin nesidir. Sizden yaşça büyük olan insanlara saygısızlık etmek neyin haddidir neyin bedelidir. Bu meslek sizi beklenen seviyeye getirememiş ülkenin ve bireylerin beklentisi hala sayenizde aşağılarda seyretmeye terk edilmişse şapkanızı önünüze koyun ve bir kez daha düşünün, gerekiyorsa bırakın bu mesleği. Ama aklınızdan asla emekçi, idealist ve bileğinin hakkıyla oralarda olanlara saygısızlık etmeyi asla geçirmeyin…

Onların ellerinden yüreklerinden öpüyorum ben kulları köleleri olurum köleleri…

Erdoğan Özgenç