OKUL VE BİNA YÖNETİMİ

Enerji tüketiminden verimliliğin her türlüsünün olduğu günümüzde hemen hiçbir konuda çöpe atılacak kaynak yoktur. Kamu binaları bir iş yaparken, sadece işin yapıldığı yerler değil bir sürü donanımı, çalışan sistemiyle kısacası teknik anlamda da bir bina yönetimin olması yasalara uygun yapıların olması, enerji tüketiminden bilgi güvenliğine kadar her alanda kıt kaynakları daha verimli kullanmakta halka örnek olmak zorundadır. Konu verimlilik olunca burada bu işin merkezinde kamu kurumlarının olmaması, hele de eğitim söz konusu olduğundan eğitim kurumları bu konunun tam da merkezinde olduğundan ayrı düşünülemez.

Son yıllarda her konuda standartlar yükseltildi, çıkan kanunlar artık kurum yetkililerine ağır sorumluluklar da yüklüyor ancak halen eski usulden öte kalan personel seçim kriterleri değişmeden, gerekli altyapı oluşturulmadan tam bir başarı sağlanması, verimlilik elde edilmesi mümkün değil. Özellikle bakanlığa bağlı okullarda müdür ya da yöneticilerin bina yönetimi konularında da bilgili olmaları gerekmektedir. Bu durum esasında o derece zordur ki çoğu idareci kaynak sorununun yanında konuya hâkim olamadığı için bu hususta sıkıntı yaşamaktadır. Okulların standart yaptırmaları gereken o kadar kontrol ve bakım onarım işleri vardır ki bunlar kendileri bilmeseler dahi onları ciddi bir sorumluluk içine sokmaktadır. Bir yıl içinde rutin olarak yaptırmaları gereken kontroller;

(1)

Topraklama kontrolü, yıldırımdan koruma paratoner koruması (altı ayda ve yıllık yapılacak kontroller)

(2)

Tesisat kontrolü (yıllık)

(3)

Seslendirme, yangın ve güvenlik, internet, telefon tesisatları, kapılardan pencerelere her konuda

(4)

Bahçedeki donanımlar (basketbol sahası, futbol sahası, kapılar)

(5)

Isı merkezi ile ilgili periyodik kontroller ve bakımlar ( yasalar çoğu okulda olmamasına rağmen binadan ayrı ve bağımsız bir yerde olmasını öngörüyor, önceki yıllarda yasalarla yapılan binalarda usul böyleydi.?)

(6)

Acil durum donanımları

(7)

Baskı araçları

(8)

Sıhhi tesisatla ilgili sorunlar

(9)

Asansörlerin aylık, yıllık rutin bakımları ve periyodik kontrolleri

Bir çırpıda aklıma gelenler şimdilik bunlar…

Bir idareci özellikle de müdür, eğer alanı değilse bu konularda ciddi sıkıntı çektiği, çekeceği açıktır. Esasından apayrı bir uzmanlık alanı olan bina yönetimi iş güvenliği, enerji verimliliği kaynakların verimli kullanımı konusunda idarecilere özel bir eğitim verilmesi gerektiği ya da okul müdürlerinin eğitim ve öğretimle ilgili hedefleri gerçekleştirmek ve diğer taraftan başka bir personelin de bina yönetimi konusunda uzmanlaşması gerekebilir. Daha da iyisi, okulların bu tür eğitimden hariç ancak eğitim kalitesini etkileyen ve mevcut görevlileri bir olay vuku bulduğunda ciddi sorumluluk altına sokan işlerini okul müdüründen bağımsız olarak yapan ve bu konuda sorumluluğun bir ekip, ayrıca ve özel olarak yetiştirilebilir ve ilçelerde bu görevliler görevlendirilebilir. Mevcut durumda yöneticilik sadece yönetim işi değil, bir bina sorunlarını çözme ve verimlilik ilkelerine göre okulu istenen standartlara ulaştırmak ve denetlemekle kaynak sorunu çözülebilir. İşi ustası, konusunda eğitim almış kişilerin yapmaları her il ve ilçelerde sahada çalışan bu tür ekiplerin okulları paylaşarak sorumlulukları almaları okul müdürü ile koordineli çalışarak yukarıda belirtilen konularda ciddi bir verimlilik yaratabilirler ya da okul müdürlerine seminerler verilerek ilgili konularda da bilgi sahibi olmaları sağlanabilir. En nihayetinde okullar güvenli olmalıdır ki olabilecek bir olayda insanlar sıkıntıya düşmesin.

Mevcut durumda söz konusu sorunları birçok okul yaşarken bu sorunların başında gelen ve doğrudan cezaları müdürlerin ödemesini zorunlu kılan kompanzasyon ile ilgili cezalardır ki; çoğu müdür bu konuya çok yabancıdır. Okulların kapalı olması, çalışan sistemleri işlevsiz hale getirmektedir. Çünkü binalar kullanılacak şekle göre tasarlanmıştır ve sistem boşa çıkınca sadece kurulu UPS, LED’e çevrilen aydınlatmalar bile korkunç kapasitif cezalar ödenmesine neden olmaktadır. Bu cezaların müdürden tahsil edilmesi müdürlerin bırakın maaşlarını emekli ikramiyelerini, mal varlıklarını kaybetme gibi sorunlarla karşı karşıya getirebilecektir.