Okumuyoruz

“İkra’ bismi rabbikellezi hâlak.” Yani, “Yaratan rabbinin adıyla oku.”

- Okumak, kadın ve erkek her Müslüman’a farzdır. - HZ MUHAMMED
 - Okumayı sevmeyene dokuz hoca az gelir. (Atasözü)
 - Okuma ihtiyacı barut gibidir, bir kere tutuşunca artık sönmez. - Victor Hugo
 - Okuyan insan kötülüğe vakit bulamaz. (Atasözü)
 - İnsanlığa başlıca borcumuz: Bıkmaksızın okumak, üşenmeksizin okumaktır

. – Şemsettin  SAMİ

Son yıllarda okullarımızda kitap okuma saatleri düzenleniyor. Uygulama düşünce olarak çok güzel. Ancak verimli oluyor mu diye sorarsanız, pek de verimli olduğu söylenemez. Çünkü toplumda okuma alışkanlığından ziyade seyretme ve boş konuşma alışkanlığı yaygın bir hastalık halini almış. Öğrenci, öğretmen ve aile bu işe inanmadığı için “okuma saati” verimsiz bir eylem olarak sadece istatistiklerde yer buluyor. Şu yıl okullarda şu kadar kitap okundu diye yanıltıcı istatistikler çıkıyor ortaya. Bu işi takip edenler bu olaya ruh katamadıkları için bir yönüyle de çocukları okumaktan da soğutmuş olabiliyor.

Kitap okuma saati düzenlemesi yapıldıktan sonra veli toplantısında velilere “okuma saati için” çocuklarına 2-3 kitap almalarını, kendilerinin de evde kitap okumalarını tavsiye ettiğim ve çocuklara kitabın önemini anlattığım halde bunu önemsemedikleri beni üzdü.

Geçende bir okuma saatinde çocukların yarısından fazlasının okuyacak bir kitabının olmadığını, olanların da bir kısmının kütüphaneden aldığını ve ellerindeki kitapların da çocuğa bir şey katmayacağını gördüm.

Bunun üzerine çocuklara şunu dedim. Çocuklar hepimiz Allah’a inanıyoruz değil mi dedim. Evet dediler. Bütün semavi dinlerin insanlardan istediği en önemli şey “okumaktır” değil mi dedim. Evet dediler. Hatta Kura'nın ilk emrinin “oku” sözü olduğunu biliyor musunuz dedim. Evet dediler. O halde okumadığınız zaman Allah’a karşı gelmiş, emrini kulak arkası yapmış olmuyor musunuz dedim. Boyunlarını eğdiler.

Biraz gözlerini açmak istedim. Belki anne babalarına da ulaşır sözlerim diye düşündüm ve onlara şöyle söyledim;

“Sohbet bir bilgi birikimi, kültürel zenginlik sayesinde gerçekleşir. Kitap okumayanlarda bu yetenek gelişmez. Biz inşallah cennete gideceğiz. Orada Allah’ın sevgili kulları (içerisine kimlerin girdiğini düşünün) sürekli sohbet edecek, bizler de onların sohbetlerine katılacağız. Bu dünyada cahil kalmışsak, kendimizi yetiştiremediysek, öbür dünyada kiminle, nasıl sohbet edeceğiz? Bunu yapamadığımız zaman susacağız. Sonsuz olan öteki alemde dilsiz yaşamanın ne korkunç bir şey olduğunu düşünebiliyor musunuz.”

Öbür dünyada Hz Peygamberimiz’in, Hz Ebubekir’in, Hz. Ali’nin, Hz, Ömer’in, Hz, Osman’ın, Hz. İbrahim’in,  Hz. İsa’nın, Hz. Yusuf’un … sohbetlerine katılmak istemez misiniz?

Ebedi Alemde Hz. Hamza’nın, Hz Bilal’ın, Hz. Hüseyin’in kısacası ashabın sohbetlerine katılmak istemez misiniz?

Sonsuzluk aleminde, Yunus Emrelerin, Mevlanaların, Haci Bektaşi Velilerin, Ahmet Yesevilerin Eyüp Sultanların, Akşemsettinlerin, Şeyh Edibalilerin ... sohbetlerine katılmak istemez misiniz?

Öbür dünyada Osman Gazilerin, Fatihlerin, Kanunilerin, Yavuzların, Abdülhamitlerin, Mehmet Akiflerin ... sohbetlerine katılmak istemez misiniz?

Ömründe bir tane kitap okumamışsan neyin sohbetini yapacaksın?

Kitap okumayanın hafızası gelişmez. Kelime dağarcı sıfır olanlarla bu alemde ve öbür alemde neyin sohbetini yapabilirler?

Kuran okumayan yaratılış gayesini anlayamaz. Kur’an’a el sürmemiş bir insan bu durumda neyin sohbetini yapabilir?

Kitap okumayan yalan söyler. Hayatın yalanlarla geçmişse neyin sohbetini yapacaksın? Öbür dünyada yalan yok ki!

Kitap okumayan dedikodu yapar. Hayatın dedikoduyla geçmişse orada neyin sohbetini yapacaksın? Çünkü ebedi âlemde dedikodu yok ki!

Dinlemeyi öğrenmemişsin. Orada zırt pırt araya girip sohbeti mi bozacaksın?

Bu sözler üzerine kitabı olan kitap okudu, kitabı olmayanlar ders kitabı okudu ve sınıfta en ufak bir ses çıkmadı. Ben de rahat bir şekilde kitabımı okudum.

Ben kendimce böyle bir düşünce geliştirdim. Doğru mu yanlış mı bilmiyorum. Ama doğru da olsa yanlış da olsa ben kazanıyorum. Aynen Hz Ali’nin söylediği gibi. Bir gün bir inanmayan Hz. Ali’ye gelerek “boşuna ibadet ediyorsun Allah yok demişti”. Hz. Ali ise “Eğer Allah yoksa kıldığım namaz, tuttuğum oruç boşa çıkar dünyada yaptıklarım boşa gider. Ve ben bir şey kaybetmiş sayılmam. Ama ya Allah varsa sen ne yapacaksın? Zararın ne kadar olacak?” diye cevap vermişti.

Allah bu millete okuma, ve okuduğunu anlama kabiliyeti nasip etsin. Ve Yüce Allah, Hazret-i Âdem’den (aleyhisselâm) beri sevdiği kullarıyla birlikte eylesin.