Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ekim '07

 
Kategori
Psikoloji
 

Olgunlaşmak yaşlanmak değildir

Yaşadığımız her an ve deneyimlerimiz önemli. Yeterli mi? Bunlara kattığımız "yorumlar" ancak bizi biz yapan, seçimlerimiz belirleyen unsurlar. Nedense hep başımıza gelen kötü şeyleri, olumsuzlukları hatırlarız ve nedense bunu hep kötü şansa, kadere bağlar, olumsuzluklardan başkalarını sorumlu tutarız. Sonra... aynı yerde ve aynı hatalarla yaşar, değiştirmek adına bir şey yapmayız. Savunmamız mı?... Zaten hep benim başıma gelir, ben şanssızım. Sonuç; evet siz şanssızsınız ve her olumsuzluk sizi bulmaya devam edecek.

Olgunlaşmak; olaylar, yaşananlar her ne olursa olsun bunlarla başa çıkma gücümüzü sınamamız ve hatta yeni bir yol çizmemiz, yeniden başlamamızdır. Acıyı, üzüntüyü yaşamayanımız var mı? Peki, bunlarla başa çıkma yöntemlerimiz var mı? Başa çıkmayı, yeniden ayağa kalkmayı becerdimiz an, olgunlaşma yoluna çıkmışız demektir. Neden benim başıma geldi? sorusunu sormak yerine, içine düştüğümüz kaosun aslında bir şans olduğunu düşünmek, iyi ki yaşadım ve hiç yaşamamışlardan bir adım öndeyim diyebilmek... Cesaretimiz var mı?

Mesleğim sürecinde genelde hep insanların sorunlu yanlarıyla karşılaştım. Ben de bir insanım ve kendi hayatımda da olumsuzluklar yaşadım. Ancak biraz uzaktan baktığımda aslında bunların beni nasıl da değiştirdiğini, nasıl da güçlü kıldığını gördüm. Ha bu arada bir şeyi daha farkettim "kendi düşüncelerimi yönlendirebileceğimi, benden yardım isteyen insanların düşüncelerini de etkileyebileceğimi".

Düşünsenize... Hastasınız, endişelisiniz ve çok haklı olarak yardım ve ilgi bekliyorsunuz. Size söyleyeceğim küçücük bir kelimenin iyileşme sürecinde ne kadar önemli olabileceğini bana öğrettiğiniz an, olgunlaşma sürecinde bir adım attığımı hissettim. Hani çok popüler olan bir söz "düşünce gücü". Size önerdiğim ilaçların aslında organizmayı onarmayı başlattığını ancak geri kalanın tümüyle sizin iyileşmeyi isteme gücünüzle orantılı olduğunu anladım.

Yakın zamanda bunu komada olan bir hastamda da yaşadım. Beynin bu süreçte bile iletişimi sürdürdüğünü, hastama dokunmanın, ona sevdiklerinin sevgi sözcüklerini dinletmenin, iyileşeceksin ve hatta iyileşiyorsun demenin ilaçlara yanıtı ne kadar artırdığını gözledim.

O zaman neden başarabileceğimiz düşüncesini kendimize itiraf etmiyor, kendimizi ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı kılabilecek gücün içimizde olduğunu ve bu gücü sunmanın bizi daha da olgunlaştıracağını göz ardı ediyoruz.

Küçük bir başlangıç için... geriye dönüp sizi üzen bir olayı ve hayatınızda bununla bağlantılı bir gelişmeyi tartın. Bu olaydan neler öğrendiniz, kaçmak yerine neler yaptınız? Kendinize biraz dürüst davranırsanız kazanç olarak bile değerlendirebilirsiniz...

Ben denedim... daha yolum uzun... denemeye ve hayata devam

 
Toplam blog
: 2
: 1369
Kayıt tarihi
: 03.10.07
 
 

Zamanı yakalama uğraşımı bıraktım. Ben kovaladıkça o daha da ivmelenir oldu, aradaki uçurumu görünce..