- Kategori
- Siyaset
Önümüzdeki yıl Nobel’i almam kuvvetle muhtemel
Bu kez Stockholm’deki ödül törenlerine katılmamamın imkânı yok. İsveç Kralı 16’ncı Carl Gustaf tarafından verilecek Nobellerden birini alacağıma kesin gözüyle bakabilirsiniz.
Adaylığım açıklanmadan, kazandığım açıklanacak. Daha ödüle elimi sürmeden, banka hesaplarım kabaracak, kat be kat olacak. İtibarım, inanılmaz bir şekilde yükselirken, tanımadığım bilim adamlarınca, akademisyenlerce, siyasetçilerle, televizyon veya film yıldızı olduklarını iddia edenlerce “<ı>biliyordum zatenı>” nidalarıyla tebrik edileceğim.
Çocukluk arkadaşlarım peydahlanacak; önemli akrabalarım, köprüden geçerken popolarımızın birbirine değdikleri, bir türlü tanıyamadığım ilk aşkım, oğlum olduğunu iddia eden amca, belediye otobüsünde 3 yıldır arkasında oturduğumu söylerken bile kıkırdayan 56 yaşındaki genç kız, 2 yıldır eve uğramayan sarman, oltaya isteyerek takılan balıklar.
Bunların hiçbirinin önemi yok.
Önemli olan sizsiniz. Sizsiz olmaz, o ödüllerden birini alabilmem için desteğiniz çok önemli.
Zırvaladığımın farkındayım ama hangi dalda katılacağımı hemen düşünmeye başladığınızı da hissediyorum. Almamın muhtemel olduğu kategoriyi blog olarak düşünmenize rağmen, ne yazık ki böyle bir sınıflamanın olmadığını üzülerek söylemek zorundayım.
Örneğin tıp dalında katılabilirim. Yapacağım çalışma ise “<ı>AIDS’ye neden olan HIV virüsünün geliştirilmesinde denek olarak kullanılan kendini azınlık sayan bir gruba neden ilaç verilmediğine ilişkin patolojik etkileşimin ağrısız bileşeniı>” adıyla anılacaktır. Çalışmanın sonuna, <ı>bu amaçla o gruba ait 50 bin kişinin, Türk devletinin adı geçen çalışmasına kurban edilmiştirı> cümlesini düşmeyi unutmayacağım. Bu not benim Nobel anahtarım olacak.
Mamafih kimya dalında da katılabilirim. Bu çalışma, <ı>flüoresan proteinlerinin şırınga edilmesinin yine kendisini azınlık sayanlara etkileriı> adını taşıyacak. Çalışmanın sonuna da mutlaka Devletin bu yöntemle <ı>o gruba aitı> 30 bin kişinin kimyasını bozduğunu ekleyeceğim.
<ı>Atomun parçalanmasının Ermeni kopuntusuna ettikleriı> konusunda hazırlayacağım çalışma da eğer, <ı>1915 yılında değil 1 buçuk, 2 buçuk, hatta dilerseniz 10 buçuk milyon kişiyi bileı> <ı>katletme ihtimalimiz var ı>notuyla yarışmaya girecek. Bu yapıtın özellikle 10 buçuklu kısmına, Mustafa Denizli önsöz ekleyecek.
Ekonomi dalında katılma ihtimalim de çok büyük. Çünkü hâlihazırda <ı>Ekonomik aktivitenin lokasyonu ve kendini azınlık sayanların ticaretin yapısı konusundaki tuhaf analizleriı> adıyla elimde ne zaman yaptığımı bilmediğim bir çalışma var. Yalnız bahse konu kişilerin baldırı çıplak fotoğraflarını bulamadığım için Çanakkale Savaşlarına katılan o iki askerin temsili resimlerini not olarak ekleyeceğim.
Edebiyat dalında katılmayı düşünmüyorum. Çünkü o ödülü alan gerçekten hak etmişti. Barış ödülü konusunda da gerek Stockholm yerine Oslo’da düzenlenmesi gerekse nasıl olsa Obama’nın kendisine veya işaret edeceği birine verilecek olması nedeniyle katılmam mümkün görülmüyor. Kaldı ki çalışmamın sonuna not olarak eklemek üzere geriye sadece Türkler kaldığı ve ödülü verenlerce kendisini azınlık saymayan Türklere yönelik takdir kazandıracak bir mezalim jargonuna nedense henüz sahip olmadığım için, katılamayacağım.
Çıktığım bu dikenli yolda baharı görmeden yazın gelip geçmemesi için bu yöndeki desteklerinizi beni güçlendirecek sözlerinizle vermenize ihtiyacım olduğunu takdir edersiniz. <ı>Sizsiz olmaz, o ödüllerden birini alabilmem için desteğiniz çok önemli ı>derken bu konudan bahsediyordum.
İlginize teşekkürler.