Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Ortak değerimiz…

Ortak değerimiz…
 

Siyasiler tarafından her derde deva olarak görülen seçim yapıldı. Sorunlar çözüm aşamasına girdi mi? Hayır. Daha beter bir kargaşa ortamı egemen oldu. Her kafadan bir ses çıkıyor. İlk defa bu kadar çok sayıda milletvekili yemin etmedi. O öyle dedi, bu böyle dedinin ötesinde temelde bir yığın sorun olduğu, bu günkü görünümü ile de mevcut partilerimizin bu sorunu bırakın çözmeyi, teşhis koyamadıklarını bile esefle görüyoruz. 

Şimdide tutturmuşlar, yeni anayasa diye bas bas bağırıyorlar. Yandaş medyalarında başka bir haber yok. Sanki yeni anayasa yapılsa sorunlar şıpın işi çözülüverecek. Herkesin yüzü gülecek. Artık komşusu aç olan yatağa tok girmeyecek. Kadına şiddet son bulacak. Herkese iş bulunacak. Daha bir yığın cek, cak. 

Siz öyle sanın. Birincisi beğenmedikleri ve darbe anayasası dedikleri bu anayasayı başlangıçtaki temel maddeler dışında hemen hemen tamamını değiştirdiler. Hem de adları farklı da olsa ideolojileri, zihniyetleri aynı olan partiler. Kaldı ki son referandumda onca katakulli ye rağmen %58 “evet” çıktı. Yani halkın en azından %42 si anayasadan memnun. Şimdi yine aynı zihniyet bu anayasayı çöpe atıp yenisini yapsa o %42 memnun mu olacak? Efendim çoğunluk memnun olsun derseniz daha fazla sorun üretmekten başka bir şey yapmazsınız. Hadi “koca ordumuzla bir PKK yı yenemedik, özerklik falan verelimde belki başka katliam yapmazlar” diyorsanız “sarı öküz”ün hikâyesini bir hatırlayın derim. 

Anayasalar, vatandaşlık bilincine çağdaş anlamda ulaşmış kişilerin oluşturacağı toplumlar için değer ifade eder. Bizim gibi başı ağrısa, anayasa değişikliği diye tutturanlar ise kendi çağ dışılıklarını örtmeye, gözden saklamaya çalışmaktan başka bir şey yapmazlar. Bu yüzden de daha mürekkebi kurumamış kanunları değiştirmeye kalkarız. Ben, sırf AKP döneminde aynı kanunun on defadan fazla değiştirildiğini biliyorum. Bu seferde anayasa yenilensin, üç ay geçmeden yenileme istekleri gelecektir. Görüleceği üzere bizim sorunumuz anayasa değildir. 

Şimdi sıkı durun. Yapılan ciddi bir araştırmaya göre Türk halkının %74 ü din kurallarına göre yaşamaktan yana. Ama kendi inandığı biçimde. Tamamına yakınının doğuştan dayatılıp, nüfus kağıdına İslam yazıldığı, bu yüzden de Müslüman sayıldığı bu ülkede onca tarikatın bile inanışı ayrı ayrıdır. Bindörtyüz yıl evvel konulmuş ve çoğu o dönemin sosyal yaşamına ait olan kuralları bu güne gelene kadar yozlaştırıp, eğip bükerek, birilerinin iktidarı için bir yardımcı güç haline gelmiş aslı ile alakası kalmamış inanışlar ile yaşamayı düşünürsek, doğuda ondört yaşına giren öz kızını üç kuruş karşılığında satmak da, Sivas’da hazır otele hepsi girmiş diye düşüncesini beğenmediğiniz insanları yakmak da normal sayılabilir. İnsanlar doğaları ve şartlar gereği bir ortamda yaşarlar. Ancak etle tırnak oldukları koca bir yalandan ibarettir. Günümüzde bir anne-babanın birkaç çocuğu bile hayatlarının devamında beraber yaşayamıyorsa, Farklı insanlar nasıl yaşasın? O zaman birlikte bir yaşam için insanların ortak bir değer çatısı altında buluşması mecburiyeti vardır. Batı, bu konuyu evrensel hukuk çatısı altında birleşerek çağdaş birer toplum haline gelmiş ve çözmüştür. Dini, dili, ırkı, etnik kökeni, rengi ne olursa olsun, insanların rahat ve huzur içinde yaşayabilmeleri için evrensel hukuk kuralları altında birleşmeleri gerekir. Kendi uydurduğunuz kişiye veya belirli bir kesime özel hukuk kuralları altında değil. 

Burada görev ve sorumluluk siyasilere, özellikle %50 gibi büyük bir oy almış hükümete düşmektedir. Hukukun işlevi olan yargıdan elinizi tamamen çekeceksiniz. Eğer siz hukukun elinden adalet terazisini alıp kendi kılıcınızı eline tutturursanız, önüne gelenin başını keser. Bu gün için iktidar olarak bundan memnun olabilirsiniz. Ama yarın aynı kılıç siz muhalefet olduğunuzda sizin boynunuzu vuracaktır. İktidar olmak, hizmet yeri değil muhaliflerin kafasını kesme yeri olacaktır. Halkta her gün daha fazla kargaşanın içine itilecektir. Bundan da tabii olarak gündelik çıkarları olanlar ve ülkenizi sömürmeye çalışanlar yararlanacaktır. 

İzmir 2011-06-29 

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..