Özgüven nedir diye sorulduğunda aslında tek kelime ile bir duygudur. Bugün birçok gençte, orta yaşlı veya ileri yaşta insanlarda eksikliğinden yani özgüven eksikliğinden kaynaklı hayatı kısıtlayan ve zorlaştıran anlara şahit olmaktayız. Sizlerebu yazımızda daha çok özgüven tanımı ve özgüveni etkileyen unsurlardan bahsedeceğim.

Tanımına kısaca duygu dediğimiz özgüven kavramını biraz açacak olursak, özgüven, bireylerin kendilerinden memnuniyet duymaları, çevrelerine karşı barışık ve pozitif olmaları, kişinin bir konuda kendisine güvenmesi, topluluk içinde kendini iyi hissetmesi, kendine saygısı gibi birçok alanda öne çıkan bir duygudur. Özgüven belli alanlarda olabileceği gibi belli anlarda da kısıtlılık göstermektedir. Bunun sonucunda zaten özgüven eksikliği dediğimiz sorun ortaya çıkmaktadır. İnsanın mutlu ve başarılı bir hayat sürmesi için ihtiyaç duyduğu en önemli duyguların başında gelir özgüven. Yaşadığımız hayattaki sorunların üstesinden gelmek ve aldığımız kararların isabetli olmasını sağlamak için özgüvene her zaman ihtiyaç vardır.

Özgüven sahibi insanlar, özeleştiri yapabilmekte ve hem olumlu hem de olumsuz yanlarını gerektiğinde görebilmektedirler. Kendine güvenmek kavramıyla iç içe olan özgüven kavramı bireyin, kendine karşı dürüst ve gerçekçi olmasını sağladığı gibi yetersiz olduğu konularda da kendisini geliştirmek için çaba harcarmasına yardımcı olur. Bunun yanında özgüveni olan kişiler aldıkları herhangi bir sorumluluk karşısında tek başlarına halletme yoluna giderken bir sorun ile karşılaştıklarında ise çözüm üretirler.

Özgüven duygusu çocukluktan itibaren meydana çıkmaya başladığı için kişilerin çocukluk evresinde yaşadıkları ve aile içi iletişim geçmişleri çok önemlidir. Evet, bu konu önce aileleri ilgilendirmektedir. Aile içerisinde sağlıklı iletişim ortamı kurulmayan çocuklarda özgüven eksiklikliği kaçınılmaz olacaktır. Aileler bu konuda bilinçli olmak zorundalar ve çocuklarının gelişimine katkı yapacak sağlıklı iletişimi kurmalılar. Çevremizde hep şahit olmuşuzdur, çocuğa yapılan bazı ithamlar onu aslında derinden etkilemekle birlikte kalıcı etkilerde bırakmaktadır. Örneğin ‘sen yapamazsın’, ‘bunu yapabileceğine inanmıyorum’, ‘daha önce neyi başardın ki’ gibi ithamlar aslında ileride çözümü zor olan bir soruna zemin hazırlamaktadır.

Çocuğun daha küçük yaşlardan itibaren muhatap olduğu kişiler ve bunlar ile iletişimlerine aile örneğinden giriş yapmıştık. Evet, anne baba başta olmak üzere, büyükanne, büyükbaba, akrabalar, komşular, arkadaş çevresi gibi çocukla iç içe olan bu bireylerin kişinin özgüven temellerinde şüphesiz rolleri vardır. Yapılan bir güzel davranış sonrasında veya gurur duyulacak bir başarı sonrasında çocuğun takdir edilmesi, onun değerli olduğunun hissettirilmesi, çevresinden yakınlık ve ilgi görmesi elbette özgüven adına yapılması gereken çok çok önemli davranış şekilleridir.

Eğer bizlerde ileride anne baba olursak lütfen bu konulara dikkat edelim. Bu illa kendi çocuğumuzda olmayabilir. Kardeşimizin çocuğu veya bir komşumuzun çocuğu da olabilir. Bizler eğer yaşamış isek daha dikkatli olmalıyız. Belki kendi anne ve babasında görmediği bir davranışı bir takdiri çocuk sizden görecektir. Emin olun duyarlılık gösterdiğiniz bu konu muhatap olduğunuz çocukta çoktan yer etti bile. Onun değerli olduğunu veya başarılı olduğunu dışarıdan bir kişiden bile işitmesi veya hissetmesi gelecek adına özgüven adına ona çok şey kazandırır. Bu konuya böyle hassasiyet göstermeli ve bilinçli bireyler olmalıyız.

Yazılarımız hakkında daha fazla detay ve farklı konu başlıklarına ulaşmak için www.ozguveneksikligi.com web sitesini ziyaret edebilir ve çözüm yoluna yönelik tavsiye edilen formülü inceleyebilirsiniz.