Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Özlemler birikince

Uzun süre hayatın bize göre gerçek ama aslında yalan sahnelerinde epey rol aldım.Yüzümde tebessümlerle, kalabalık bir kitleye katıldım. Bazı kişilerde yalnızlık korkusu vardır. İlle de birilerine endeksli yaşamak isterler. Eh bir de çok severlerse… Hepinizin böyle bir seveni vardır .Sevdiğiniz de elbette .Allah sevenleri ayırmasın … İşte bu gibi temenniler bile klişe oluyor. Yalnızlık Allaha mahsus diyerek hayatınızda olmak isterler..Ya o kişi yalnız hissetmiyorsa..Ya da yalnızlığından memnunsa..ya da yalnızken daha mutlu oluyorsa gibi ya ve ya da mantıksal eşlemelerle uzar gider tercihler.

Yalnızlığı seçenlerin aslında dolu dolu sevgi ve yaşantıları olduğuna inanırım.Yalnızlık derken , ıssız adadaki tek ben gibi değil elbette..Onlarca kişi arasındayken bile kendini bilmekten bahsediyorum.Bir toplantıda örneğin, amaç dışı ne kadar lüzumsuz kelime varsa ard arda sıralanır ve her kafadan bir ses çıktığında oradan manen kopup sırf beden kaldığınız olmuştur elbette, , Biri dürtüp de yine daldın diye sizi sizden alana dek…

Nette olay o kadar ilginç ki;Onca yalan tanımlamalarla ve sanal ortamlarla karşılaştığımız halde , en güçlü dostluklar ve en az sıkıcı ortamlar bu alemde.Çünkü ne kadar yalan dolu olsa, insanların duyguları bir türlü bu yalanlarına ortak olmuyor.Kısaca hissetmenin yalanı olmuyor.Düşüncelerinde, gerçek olmasa da birilerinin hakikatini yansıtıyor insanlar.Bu yüzden git gide netten kopmak zorlaşıyor.

E Yaşam işte ..Şöyle bir düşündüğümüzde bir tıkla dünyaya açılmak ve dilediğinle dilediğince olmak ve sözün bittiği yerde bir tıkla ışınlanmak var da.. Mehtaplı bir gecede, kumsalda el ele sevgiliyle yürümek , yakamozları seyretmek.sevilen bir melodiyi birlikte mırıldanmak en vazgeçilmez tercihimiz oluyor…Ne çare ki bu da bir yere kadar ..Zaten sürekli olamaz ki.Anlatmak istediğim şu ki;sanal dosttan bir tıkla kurtulabildiğin halde gerçek yaşamda maalesef bir tıkla bitmiyor…Hani nasıl ister insan sabah olmasın güneş doğmasın ne çıkar…Yurda ay yıldızının ışığı yeter…(burada biraz güldünüz mü?)Ne yaparsın işte ..Ütopik biri ancak bu kadar romantizme dayanabiliyor.Arkasından su koyuveriyor işte..Bildiğimiz bir fıkrayla son vereyim ..Sözün en makbul olanı kısa olandır derler ..Bende buna uyayım elimden gelebilmediğince…

İki sevgili mehtapta bir bankta otururlar.Genç erkek utangaç kıza hislerini anlatabilmek için”gözlerime bak , ne görüyorsun?Diye sorar.”Kız cevap verir “ÇAPAH”…İşte eyle…

 
Toplam blog
: 165
: 856
Kayıt tarihi
: 17.10.07
 
 

Edebiyet fakültesi  mezunuyum. Öğrenmenin yaşı yoktur diyerek çeşitli kurslardan da el sanatları ..