Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Aralık '08

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Petrolde rakamların dili

Petrolde rakamların dili
 

Akaryakıtta değişen bir şey yok. Petrolün varil fiyatı son 4.5 yılın en düşük seviyesinde. Gelin görün ki pompa fiyatları bu indirimden nasibini bir türlü alamıyor.

Bundan birkaç ay önce Petrolün varil fiyatı kabaca 150 $ civarındaydı. Bu gün ise 48 $ civarında, Kabaca %66 civarında bir düşüş yaşanmış.
Geçtiğimiz aylarda kamuoyunda sesler yükselince, dağıtım şirketleri tüketicinin ağzına bir parmak bal çalmak için göstermelik birkaç sefer cüzi miktarlarda indirime gidildi! Bu indirim karşısında herkes susarak bir kenara çekilince de indirim furyası saman alevi gibi parladı ve söndü!

Şimdi gelelim petrolün varil fiyatı ile pompa fiyatı arasında paralellik meselesine. Bir türlü böyle bir paralellik kurulamıyor her nedense. Bir tarafta devlet vergiler ile tırtıklıyor, diğer yandan da dağıtıcı şirketlerin paylarındaki artış. Eğer bugün bir paralellik kurulmuş olsa petrolün pompa fiyatı 3.6 YTL’den 93 kuruşa inmesi gerekirdi. Oysa aradaki farkın en büyük nedeni yüzde 70’e dayanan vergiler. Petrol fiyatı düşüyor. Ancak vergiler buna paralel olarak yükseliyor. Devlet ne yapıyor; Kazanandan vergi alamayınca, vergiyi tabana yayıyoruz maskesinin arkasına sığınıp, basıyorlar dolaylı vergileri! Ondan sonra da beklesin gariban halk akaryakıt fiyatları düşecek diye!

Rakamların söylediğine göre, dağıtıcı şirketlerinin payındaki artış da dikkatlerden kaçmıyor. Ocak 2005'te 1 litre benzinde 0, 09 yeni lira olan dağıtıcı payı, Aralık 2007'de ise bu rakam 0, 19 yeni lira olmuş.

Birazda dışarıdan örneklere bakacak olursak; Ham Petrolün tavan yaptığı Temmuz 2008'de Almanya'da 1 litre benzin fiyatı 1, 56 Auro iken, Aralık ayında 1, 16’ya gerilemiş. Bu indirimi orana vurursak yaklaşık % 40'a denk geliyor.
Türkiye’ye gelirsek, aynı dönemlerde 95 oktan kurşunsuz benzin 3.61 YTL’den 2.78 YTL’ye kadar düştü. Oran olarak karşılığı yaklaşık % 32. Biz Almanya’dan daha zengin bir ülkeyiz ya! O nedenle onlar, oran olarak bizden daha fazla indirim yapmışlar petrolün pompa fiyatlarında…
Bu konuda oaha çarpıcı bir örnek vermek gerekirse 2004 yılına gitmek gerekiyor. Dolar kuru neredeyse aynı. 21 Ekim 2004’te dolar 1.45 YTL idi. Şimdi ise 1.49 YTL. Gelelim petrolün varil fiyatına. 16 Ekim 2004’te 54 dolar. Yıl sonu ortalaması 34.5 dolar. Bu gün 48 $ Peki pompa fiyatlarını merak ettiniz mi? Pompa fiyatları yaşanan soygunu gözler önüne sermek için şu rakamlara bakmak yetiyor. 19 Ekim 2004’te 95 oktan kurşunsuz benzinin litresi 2, 294 YTL. Motorin ise 1, 809 YTL. Pekiyi bugün ne kadar dersiniz? 95 oktan kurşunsuz benzinin litre fiyatı 2.78 YTL, motorin ise 2.63 YTL. Motorindeki fahiş fiyat artışına ne demeli!
Yakarıda verdiğimiz rakamların diline göre; pompada bırakın aynı seviyelere gelmeyi, fiyatlar çok üstünde seyrediyor. Oysa EPDK geçtiğimiz günlerde açıkladığı raporun gerekçeli kararında dağıtım şirketlerini ham petroldeki indirimleri akaryakıt fiyatlarına yansıtmamakla suçlamıştı.

Bu konuda, hükümet ve dağıtım şirketleri topu birbirine atıp, halkı yolmaya devam ediyorlar! Tabi bu arada olan da tüketiciye oluyor.

Bu çarpık tabloya ses çıkarmayan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) da en az iki taraf kadar sorumludur.

İşte, Türkiye’de yaratılan ekonomik mucizenin bir kanadı böyle, diğer bir kanadı herkesin malumu olduğu üzere, yüksek faize gelen sıcak para. Şimdilerde o da gelmeyince, IMF peşinde koşmaya başladık.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..