PKK silah bırakınca terör biter mi?

Çözüm süreci kapsamında terörist başı Öcalan tarafından Kandil’e en geç 21 Mart’ta PKK silahları bırakma talimatı vereceği HDP heyetinin son dönemlerdeki İmralı görüşmelerinin hemen hemen hepsinin ardından duyuruluyordu. İmralı heyetinden S.Süreyya Önder 28 Şubat’ta PKK’yı silah bırakmak üzere OLAĞAN ÜSTÜ KONGRE’ye çağırdıklarını açıkladı. PKK’nın silah bırakması elbette ki toplumun her kesiminde arzulanan bir hadisedir.  Ancak silah bırakma süreci uygulamaya geçişi, en önemlisi samimiyeti ve güvenilirliğin garantisi ne olacak?

PKK gerçekten tam manada silah bırakacak mı? PKK’nın silah bırakması ile birlikte Türkiye’de terör bitecek mi? Türkiye bir huzur ortamına kavuşacak mı? Bunlar PKK’nın silah bırakma eylemini kesinleştirdikten sonra sorulması gereken soruların başında geliyor.

Peki, PKK gerçekten tamamen silahları bırakacak mı?;

- PKK’nın elinde bulunan ağır ve hafif silahlar ve mühimmat ne olacak?

  (Bilindiği üzere PKK daha önce geri çekilme ve eylemsizlik kararı aldığında silah bırakmamış ve beraberinde kandile götürmüştü!)

- PKK silah bıraktığı zaman Kandil’deki örgüt yöneticilerinin ve militanların durumu ne olacak?

- PKK içerisinde faaliyet gösteren terörist gruplar yine PKK ile birlikte hareket ederek onlarda silah bırakacak mı?

- Müzakerelerde en çok konuşulduğunu bildiğimiz çözüm için PKK ve HDP’nin ortaya sürdüğü olmazsa olmaz dediği ”GENEL AF” gerçekleşecek mi?  

- Genel veya kapsamlı bir af olduğu takdirde militanlar Türkiye’ye döndüklerinde normal hayata nasıl adaptasyonu nasıl sağlanacak?

- Çoğunun terörist faaliyetlerden başka bir meziyete sahip olmadığı düşünülürse ne iş yapacaklar?

   (Hali hazırda ülkede üniversite mezunları da olmak üzere %13 oranında işsiz var.)

- Bir önemli hususta, yıllarca millete kurşun sıkan teröristler halkın arasında nasıl dolaşacak?

- Güven ortamı nasıl sağlanacak?

 “Çözüm süreci” kapsamında yapılan müzakere hakkında kamuoyu ile bir paylaşım yapılmadığından sorulacak ve cevaplanması gereken pek çok soru var.

Bugün sadece Türkiye’deki terörün olası akıbetini analiz edeceğiz. 

Öncelikle bir barış süreci hedeflendiğine göre PKK’nın elindeki silah ve mühimmatı güven telkin etmek adına Türkiye Cumhuriyeti Devletine teslim etmesi gerekir. Net bir açıklama olmasa da zaman zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinden bu konunun devletin öncelikli talebi olduğu ifadelerinden anlaşılıyor ki aklın yolu da budur.

Ancak ben PKK’nın tam kadro Türkiye’ye döneceğini sanmıyorum. Bir kısmının Kandil’de aşağıdaki bölümde açıkladığım nedenlerden dolayı kalabileceğini. Bir gurubu da silah ve mühimmatı ile birlikte PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’ye göndereceğini sanıyorum. Ayrıca K.Irak bölgesel yönetimine de takviye yapılma olasılığı da ihtimaldir. 

PKK içerisinde faaliyet gösteren terörist gruplar;

PKK içerisinde faaliyet gösteren ve Maoist Komünist Parti (MKP)’nin 2004 yılında yapılan Merkez Komitesi toplantısında alınan kararlar doğrultusunda Karadeniz kırsalında bulunan örgüt militanlarının Tunceli kırsalında TKP/ML-TİKKO (Konferans) militanları ile birlikte faaliyet gösterme kararı aldıktan sonra bölgede PKK KONTRA-GEL arasında yaşanan gerginlikler ve Yurt genelinde güvenlik güçleri tarafından örgüte karşı yapılan başarılı operasyonlardan sonra örgüt toparlanmamış, lojistik destek sıkıntısı ve faaliyet gösterme fonksiyonlarını yitirmesinden dolayı 18 Mayıs 2009 tarihinde yayınladığı bildiriyle faaliyetlerine PKK militanlarıyla birlikte devam edeceğini açıklamak sureti ile PKK’ya katılmıştı.

PKK içerindeki, Marksist ve Maoist kadroların PKK silah bıraksa ve Kandil’i terk etse dahi Kandil’i terk etmeyeceği. Aynı şekilde örgüt içerisindeki uyuşturucu baronlarının dış bağlantılarının da marifeti ile uyuşturucu ticaretine devam edeceği göz ardı edilmemelidir.

Belki terör eylemleri PKK tarafından sonlandırılmış olacak, Belki bölgede terör olayları belirli bir süre yaşanmayacak. Bir yandan bölgede legal olarak etkinliği olacak PKK-HDP,  bir tarafta da HİZBULLAH etkeni.  Kandil’de kalacak olası bir terör yapılanması belli bir süre bölgeden Avrupa’ya uyuşturucu sevkiyatı yapamayacak dolayısıyla burada eylem ve kaos ortamı yaratamayacaktır.  Ancak bu eylemsizliğin uzun süre devam etmeyeceği kanaatindeyim.

Nedenine gelince uyuşturucu ticareti ve sevkiyatı uzun süre aksatılamayacaktır. Irak üzerinden Türkiye’ye giren ve Avrupa’ya sevkiyatı yapılan uyuşturucunun belli bir süre KCK’nın kontrolünde olan Van ve Yüksekova’dan giriş yapma imkânı olamayacak. Bundan dolayı uyuşturucu güzergâhı Karadeniz’e çevrilecektir.

TİKKO- (Konferans) ve (MKP)’nin Karadeniz bölgesini yakından bilmesi itibari daha önce PKK’nın kullanmak istediği ama bir türlü başaramadığı uyuşturucu trafiğini bu güzergâha taşıyacaktır. Yeni taşeron örgüt buradan sevkiyat yapılabilmek içinde bölgede terör eylemleri gerçekleştirilecektir.

Dolayısıyla PKK teröründen kurtulduğunu düşünen Türkiye, eğer tedbirlerini alamazsa bu sefer Karadeniz bölgesinde terör olayları yaygınlaşacaktır.

Son zamanlarda yeniden sesini duyurmaya çalışan DHKP-C’nin de bu konsorsiyum içerisinde yer alması yada lojistik destek alma ve işbirliği içerisine girme olasılığı da mümkündür.

Dağdan inen iş bulamayan ve uyum sağlayamayan, işsizlik, parasızlık ve açlıkla baş başa kalan militanlardan bir kısmının yeniden terör örgütlerinin kucağına düşme ihtimalide olasıdır.

PKK terör örgütünün Türkiye’de eylemlerine başladığı 1983 yılından buyana eylemleri çoğaldıkça, halkı kendilerine çekerek silahlı ve sivil gücünü her arttırışında örgüt hedeflerini hep bir adım öne taşımış ve düşünceleri 30 yılda ilk hedeflerinden çok daha farklı bir noktaya getirmiştir. Buda dış destek ve iç politikada verilen tavizlerin rolü çok büyüktür.

Örgütün özellikle ilk 13 yılını çok yakından bilen birisi olarak her zaman söylediğim gibi PKK terör örgütünün belirli bir süre sora dillendirmeye başladıkları gibi sözde “KÜRT SORUNU”

Kürt halkının temsilciliği gibi bir ideolojisi yoktur. PKK Abdullah Öcalan’ın kontrolüne geçtikten sonra parti olmaktan çıkmış kanlı bir terör örgütü olmuştur. Tek hedefi terörizmdir.

PKK ayrıca taşeron bir örgüttür. Örgüt terörle beslenir, Amerika ve Avrupalı uyuşturucu tacirlerinin Afganistan’da üretilen malının, Türkiye üzerinden Avrupa’ya sevkiyatını sağlar. PKK içerisinde bu işin başını çeken üst düzey yöneticilerin, Yabancı ve Türkiye’deki farklı konumlardaki işbirlikçilerinin PKK’nın silah bırakması ile birlikte uyuşturucu ticaretini de bırakmasının söz konusu olacağını sanmıyorum. 

Bütün bu olasılıklar göz önüne alındığında PKK’nın tamamen silah bırakacağı ve terörün bitme olasılığını pek mümkün görmüyorum. Çünkü PKK bir terör örgütüdür. Ve terör örgütleri eylemsizlik kararı alır faaliyetlerini geçici süre durdurur ancak kendilerini asla lav etmezler.  

İbrahim Halil SİPAHİ

28.02.2015/adana