Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '12

 
Kategori
Anılar
 

Re- Re-Re-Ra-Ra-Ra Ga-Saray Ga-Saray Cim Bom Bom

Yeşilköy hava alanında meraklı bekleyiş vardı. Ellerine sarı- kırmızılı bayrakları alan bir grup re re re ra ra ra Gassaray Gassaray Cim Bom Bom diye yeri göğü inletiyordu. Majör Abdurrahman; sarı diyor kalabalık kırmızı.

Uçak indi haberi gelince sessizlik her yere hâkim oldu. Hafif tombul, çenesinde sarı keçisakallı, üstünde mavi gömlek, gömleğin üzerinde mor - beyaz boyun bağı, altında lâcivert pantolon, başında lâcivert şapka, şapkada mor zemin üzerinde zambak arması olan kişi sağına soluna bakınıyordu. Tıpkı karşılamaya gelen Darüşşafaka Lisesi’nin Beden Eğitimi öğretmeni ve Oymakbaşı Bekir Samî Karayel gibi giyinmişti. Tek fark Bekir Samî liderin boynundaki bordo renkli fulardı.

Ahmet Robenson’un elinde  ‘Mr. Harold Parfitt Wellcome’ yazılı döviz vardı. Herkes yerine çivilenmiş gibiydi. Beklenen O’ydu. Ama o da ne! Mr. Harold’un elinde sarı lâcivert bir flâma vardı. Şaşkınlığı üzerinden atan kalabalık kızgınlıkla avazları çıkıncaya kadar sarı, kırmızı, sarı, kırmızı en büyük Galatasaray, en büyük Cim Bom diyordu.

Bekir Samî lider durumu anlamıştı. Nafi Atıf Kansu ve Edhem Nejat’a usulca:

— Bizimkiler Mr. Harold’u FB’li zannettiler. Hemen Mr. Harold’u karşılayalım.

— Hi, Mr. Harold Parfitt. Wellcome Istanbul. Wellcome diyerek ilk koşan B.Samî Lider olmuştu.

Ardından Ahmet ve Abdurrahman Robenson, Nafi Atıf Kansu ve Edhem Nejat beyler koşuştular:

— Wellcome Mr. Parfitt.

Kalabalığın içerisinden bir kişi:

— Sorun bakalım neden Fener bayrağı taşıyor sör?

Mr. Parfitt sağ elini şapkasına götürerek asker edasıyla başparmak serçe parmağı sever, işaret, orta ve yüzük parmak hazır olda bekler selâmı verdi. Sol eliyle kendini tanıtarak Bekir Samî liderle tokalaştı:

— Hi, I’m Harold Parfitt. I come from Belgium.

— Merhaba, Bekir Samî ben.

 Herkesle tokalaştı. Sonra kalabalığa sarı lacivert flamayı salladı:

— Merhaba Dostlar!

Kalabalık üzerine - 40 derece soğuk su dökülmüş gibi olmuştu:

— Sen de duydun mu Türkçe konuşuyor?

— He, ya. Elin adamına bak.

— Hoş geldin Herıld diyen kalabalığa:

—  Hoş bulduk, arkadaşlar. Türkiye’de olmaktan çok mutluyum. Elimde tuttuğum bu bayrak Fenerbahçe bayrağı değildir. Sizler sarı kırmızılı takımın taraftarları ve bunlar da –Ahmet ve Abdurrahman Robenson’u göstererek-  Beden Eğitimi öğretmenleridir. Siz 1905 yılında kuruldunuz. Size Dünya İzciliği hakkında bilgi, eğitim vermek için davetiniz üzere geldim. İzcilik 1907 yılında Fenerbahçe ile aynı yılda Baden Powell’ce kuruldu.  Ben…

— Ondan mı bu bayrağı sallayıp duruyorsun Bay Parfit!!!

— Aziz Dostum! İzcilikte sarı toprağı, lâcivert gökyüzünü simgeler. Dünyada bu böyledir. Sizin ülkenizde FB demek olabilir. Ben buraya bu sene 1912’de Türkiye İzciliği’ni kurmak için geldim.

— Oh rahatladım. FB bizden iki yıl sonra kurulsun elin adamı bayrağını sallasın olur mu? Aklım hiç almamıştı zaten?

— Dostlar! İzciler! Nostradamus’un kehanetine göre siz zaten (……) yılında UEFA şampiyonu olacaksınız. ‘İzci, herkesin arkadaşı ve izcilerin kardeşidir’ diyen izci türemize kulak vereceğiz. FB’li, GS’li, BJK’lı demeden tüm dünya insanlarını, hayvan ve bitkileri gerçekten severek koruyacağız.

— Bak Ahmet, bizim Galatasaray Spor Kulübü Avrupa Şampiyonu olacakmış. Maalesef biz göremeyiz.

— Okulun yanındaki Gülbaba’ya gidelim. Allah’a dua edelim. İyi ki okulun bahçesini bağışlamış. Bak şimdi okulumuz var. İzcilik de yapılacak. Allah senden razı olsun Gülbaba diyelim, Fatiha okuyalım.

— Okuyalım Abdurrahman.

Kalabalık Harold Parfitt’i omuzlara aldı. Dış hatlar terminali önünde bekleyen minibüse kadar götürdüler. Harold Parfitt’in bir elinde sarı lâcivert flâma diğer elinde sarı kırmızı flâma vardı. En Büyük Türkiye! diye elindeki flâmaları sallıyordu.

NEDİM TAKTAK

nedimtaktak@gmail.com

 
Toplam blog
: 53
: 432
Kayıt tarihi
: 22.02.08
 
 

Eğitimle Geliştir Kendini           Eğitimci-yazar olarak halen Kişisel Gelişim, Liderlik, Beden ..