Referandum'a gidiyoruz

Anayasa Mahkemesi’nin aylarca beklenen kararı nihayet geçtiğimiz haftalarda sonuçlandı.

Karar hemen hemen hiçbir kesimi memnun etmedi, hükümet kanadı “kısmi iptal”i uygun bulmadı.

Muhalefet cephesi ise daha bir sertti, şimdiye kadar Anayasa Mahkemesi’ne giden itirazların birçoğu muhalefetten yana karara bağlanmıştı ne de olsa.

Bu defa da öyle olmasını bekliyorlardı.

Şahsi kanaatime göre Anayasa Mahkemesi’nin itiraz dilekçesini ilk gün ret etmesi gerekiyordu; ama bunu yapmadı.

Anayasa Mahkemesi hiç kimseyi memnun etmese de işin içinden bir şekilde çıktı.

Bundan sonra yol artık daha belirgin ve daha net.

12 Eylül 1980 askeri darbenin yıldönümünde, halk yeni bir Anayasa paketini oylayacak.

Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenen, referandum tarihi olan 12 Eylül günü tamamen bir rastlantı mı yoksa bilinçli bir tercih mi orası da muamma.

Ak Parti referandumda en çok da Anayasa Değişikliği ile nelerin değişeceğini ya da ne gibi yeniliklerin getirileceğini anlatacak.

Peki, Anayasa Değişikliği Paketi’nde neler var? Kısaca değinmek gerekirse;

HSYK tarafından ihraç edilenlere yargı yolu açılacak, HSYK kararlarından mağdur olanlar mahkemeye başvurabilecek.

Parti kapatmaları sonrasında görülen, milletvekilliğinin düşmesi gibi durumlar, anayasa değişikliği ile son bulacak.

Yüksek Askeri Şura kararları ile askeriden atılanlara da yargı yolu açılacak, böylelikle ihraç edilenlerin tekrardan görevlerine dönme ihtimali de doğacak.

12 Eylül askeri darbesini gerçekleştirenleri koruyan geçici 15. madde yürürlükten kaldırılacak.

Şehit çocuklarına, gazilere, kadınlara, çocuklara ve özürlülere daha çok hak tanınacak.

Vergi borçları nedeniyle yurt dışına çıkma yasağı gibi uygulamalara son verilecek.

Memurlar toplu sözleşme yapılabilecek ve memurlara verilen kınama, uyarma gibi cezalara da yargı yolu açılacak.

Askerlere sivil yargı yolu açılacak. Siviller de savaş suçu dışında askeri mahkemelerde yargılanamayacak.

Normal vatandaşlara da Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapma yolu açılacak.

Genelkurmay Başkanı ve Meclis Başkanı da Yüce Divan’da yargılanabilecek.

HSYK’nın üye sayısında değişikliğe gidilecek.

Anayasa Değişikliği Paketi’nin belli başlı bazı başlıkları bunlar.

Seçime iki aydan az bir süre kala hükümet ve muhalefet kanadı meydanlara inmenin hesaplarını yapıyor.

Ak Parti hükümeti ilk durak olarak Bingöl’ü düşünüyor.

Ak Parti, 12 Eylül 1982 Anayasasına en yüksek hayır oyu veren Bingöl’den başlayarak, muhtemelen 12 Eylül 1982 Anayasasına verdiğiniz en yüksek hayır oyunu, aynı tarihte evet olarak tekrar verin diyecek.

Bingöl’den başlanması aynı zamanda ulusal basına da bir mesaj niteliği taşıyacak.

Referanduma henüz iki ay gibi bir zaman var ama şimdiden saflar hemen hemen netlik kazanmış durumda.

Son gelişmelere göre Ak Parti, Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi, 1980 Askeri Darbesi’nden zarar gören bazı kesimler ve sendikaların bazı kesimleri evet oyu verecek.

Hayır, kanadında ise Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi yer alıyor.

Barış ve Demokrasi Partisi ise seçmenlerine sandığa gitmeyin diyecek.

Yıllarca anayasayı değiştirelim diyen birçok halk kesimi, her ne hikmetse Ak Parti bunu gündeme getirdiğinde tam karşısında durdular.

Yıllarca dillerinden düşürmedikleri değişim sözlerini bir anda unutuverdiler.

Eğer bu ülkenin yararına bir şeyler yapılacaksa bu partiler üstü bir konumda ele alınmalıdır.

Sadece muhalefet olsun diye hareket etmek ve tercihleri bu yönde kullanmak bazı durumlarda olumsuz gelişmelere neden olabilir.

Referandum için liderler meydanlara inecek ve neden evet ya da neden hayır diyeceklerini halka anlatacaklar.

Asıl merak edilen nokta, bunca yıl değişim diye tutturan partilerin seçmen karşısında neler söyleyecekleri.

Neden hayır diyeceklerini nasıl anlatacakları?

Örneğin bir CHP ya da MHP seçmenini nasıl ikna edecek?

Ya da BDP, seçmenine sandığa gitmeyin dediği zaman bunun gerekçelerini nasıl açıklayacak?

Muhtemelen bunu izah edemeyecekler.

Çünkü insanlar artık daha çok sorguluyor, doğru ve yanlışı daha iyi bir şekilde ayırt edebiliyor.

Liderler meydanlarda hayır deseler bile, halk kendi yolunu kendisi çizip, kendi kararını verecektir.

Geçmişte de halk kendi kararını vererek niceleri baş aşağı etti, nicelerini de baş tacı. 12 Eylül’de de aynı senaryo bir daha oynanacak.

Kimileri baş aşağı edilecek, kimileri ise baş tacı.

Yazı Link: http://www.muratvarol.com/modules.php?name=News&file=article&sid=263

Web Sitesi: www.muratvarol.com