Referandum yaklaştıkça evet ve hayır cephesi arasındaki mücadele şiddetleniyor

Referandum Yaklaştıkça Evet ve Hayır Cephesi Arasındaki Mücadele Şiddetleniyor

Anayasa Değişikliği Halkoylaması süreci ilerledikçe tüm ülkede olduğu gibi Burdur’da da tansiyon yükseliyor, işler kızışıyor, kıran kırana bir mücadele yaşanıyor.

Olay, “Ülkücü-MHP’li harekete Fitne Sokmaya Yönelik”

Tüm ülkede olduğu gibi ilimizde de 12 Eylül yaklaştıkça Evet cephesiyle Hayır cephesi arasındaki ipler iyice kopmaya başladı, sinirler gerildi. Özellikle Evet cephesi yaptıkları kamuoyu yoklamalarında Hayır oylarının her seferinde fazla çıkması paniğe kapılmalarına neden olmakta, APO ile pazarlığa oturma, Demokratik Toplum Kongresi’nin aldığı kararı Başkanı Türk’ün “çözüm şartı”nın “özerklik” olduğunu açıklamasını suskunlukla karşılamaları gibi, kendilerine daha çok oy kaybettirecek hiç olmayacak işlere kalkışmalarına neden olmaktadır.

Geçtiğimiz günlerde, AKP’li Burdur Belediyesinin örneğin pankart asmalardan AKP’den para tahsil etmemesi, AKP Milletvekili Bayram Özçelik’in köylerde evet baskısı ve şantajı yapması gibi iddialarıyla CHP İl Başkanı Süleyman Erman’ın basın açıklaması gündeme bomba gibi düşmüş; bunun üzerine Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya, AKP İl Başkanı Osman Karakaya ve AKP Milletvekili Bayram Özçelik’in ardaarada gelen basın açıklamaları Burdur kamuoyunu yangın yerine çevirmişti.

AKP’nin Kara Propagandası

Henüz bu tartışmanın alevleri sönmeden şimdi de gündeme “MHP’li avukatların deklarasyonu” oturmuş durumda. Bazı internet sitelerinde ve basın organlarında çıkan bir basın bültenine göre, Burdur Adliyesindeki MHP’li avukatlar evet oyu kullanacaklarını beyan ediyorlardı. Bu habere MHP İl Başkanlığından müdahale gecikmedi. MHP İl Başkanı imzalı basın bülteninde, anılan avukatların MHP ile uzaktan yakından ilgilerinin bulunmadığı, tamamen AKP ve Evet cephesi tarafından “referandum sürecinde Ülkücü-Milliyetçi Harekete fitne sokmaya yönelik… kara propaganda çerçevesinde” olduğu, “…yandaş medyada yayımlanan Ülkücü ve milliyetçi hukukçulardan referandum için 'evet' adlı bildiride Burdur Barosu üyesi olarak yer alan isimlerin Ülkücü-Milliyetçi Hareketle uzaktan yakından ilgisi olmadığı”, ayrıca “…bu şahıslardan bazılarının halen ya AKP’nin üyesi ya da destekçisi konumunda” bulunduğu belirtilmişti. Ayrıca Ülkücü ve MHP’lilerin, “…kendilerine her fırsatta hakaret ve zulümden geri durmayan AKP’nin Anayasasına hep birlikte HAYIR diyecektir” şeklinde açıklamada bulunmuştu.

Anılan Şahısların Ülkücülükle

İlgileri Yok, AKP Saflarında Politika Yapmaktadırlar

Bugün de, Burdur’da MHP’nin duayenlerinden Burdur Adliyesinin en eski avukatlarından, eski MHP İl Başkanı Halil Rişvanoğlu, “Ülkücü ve milliyetçi hukukçulardan Referandum için evet” haberi kapsamında bir basın açıklamasıyla gündeme dâhil oldu.

Avukat Rişvanoğlu da, açıklamasının bütünü dikkate alındığında, girişimin bir AKP provokasyonu olduğu, anılan avukatların MHP ve Ülkücülükle ilgilerinin bulunmadığı belirtilerek “eğer bu meslektaşlarım Ülkücü ve MHP’lilerse rozetlerini bizzat yakalarına takmak benim boynumun borcu olsun” dedi. Av. Rişvanoğlu, Burdur Barosuna kayıtlı Yasin Koç, Adnan Can, Ekrem Soylu, Mehmet Çavdar, Ömer Çetin, Serkan Ayyıldız, Ferhat Yıldırım, Ali Uç ve Ömer Bütüner adlı avukatların daha önceleri AKP saflarında siyaset yaptıklarını gözlemlediklerini, bu konuda derhal açıklama yapmaları gerektiğini, eğer Ülkücü ve MHP’li iseler “özür dileyerek rozetlerini bizzat takmak boynumun borcudur” şeklinde konuştu.