Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '10

 
Kategori
Sinema
 

Ruslardan, Rus-Çeçen mücadelesine dair iyi bir film: Kafkas Mahkumu (1996)

Ruslardan, Rus-Çeçen mücadelesine dair iyi bir film: Kafkas Mahkumu (1996)
 

Tolstoy'un uzun hikayesinden uyarlanan Kafkas Mahkumu, ya da orijinal ismiyle Kavkazskiy Pelennik; Çeçenler tarafından esir alınan iki Rus askerin öyküsünü anlatıyor.

The Hurt Locker filminin Oscar’a uzandığı şu günlerde aslında savaşa Hurt Locker’dan daha içten bir yerden bakan, izlenebilirliği hiç de ondan aşağı kalmayan, hatırlanması gereken bir film Kafkas Mahkumu.

Filmde Rusya ile Çeçenler arasındaki mücadelenin büyük resmine pek girilmiyor. O büyük resimdeki kim haklı sorusundan çok, yaşamın küçük gerçeklikleri içinde Çeçenlerin yaşam tarzına karşı bir saygı ve sevgi içeriyor.

Esir aldığı iki Rus askerine karşılık oğlunu kurtarmak isteyen Abdul, gayet iyi niyetli bir çabanın içinde ve insancıl biri. Çoban Hasan da öyle. Özellikle Abdul’ün küçük ve o küçük yaşta bile evlenme arifesinde sayılan kızı Dina askerlere karşı yaklaşımıyla oğlunu arayan Çeçen baba ve Rus anne karakterlerinden bile fazla, neredeyse filmin ve insanlığın vicdanı oluyor.

Çeçenlerde esir tutma geleneği yokmuş. Bu yüzden askerleri tutan Abdul’e karşı tepki var köyde. Ama bir taraftan da, Abdul’ün giriştiği çabanın çok da yanlış olmadığının herkes farkında. Özellikle Çeçen gerillaların Abdul’ün evini basıp askerleri ölüme götürdükten sonra onlara karşı hızla yumuşamaları ve Çeçen güreşçinin bağıran Rus’u reddettiği o güreş sahnesi filmin sosyopolitik yönden unutulmazları arasında. Ayrıca film yer yer, Çeçen ve Rus kültürlerinin renk ve sıcaklığını da danslarla, şarkılarla yansıtmayı, Çeçen gerillaların dağı yaşayış biçimi eşliğinde savaşın bile törpüleyemediği hayat sevgisini betimlemeyi başarmış.

Rusya’nın en önemli oyuncularından Oleg Menshikov bu filmde de çok iyi bir performans göstermiş. Vanya-Ivan rolündeki Genç Sergei Bodrov Jr.’ın ise 2002 yılında bir çığ faciası sonucu hayatını kaybettiğini bilerek film izlemek izleyicinin üzerinde tuhaf bir etki uyandırıyor.

Aslında Ruslar da Amerikalılar gibi milliyetçi filmler yapmaya dair bir yatkınlık gösterirler. Bunun örnekleri de çoktur. Ama sanki, işin içine milliyetçilik bulaşmamış saf savaş hikayelerini beyaz perdeye aktarmakta Ruslar uzun zamandır Amerikalılara göre (Apolcalypse Now, Full Metal Jacket, Platon epey gerilerde kaldı ve Kathryn Bigelow’un da Oscar sürecinde verdiği beyanatlar ortada) daha başarılı gözüküyorlar. Bu bağlamda Afgan işgalini konu alan “9 Rota” isimli filmi de tıpkı, Kafkas Mahkumu ya da bir başka deyişle, “Kafkas Mahkumu” gibi, sineme izleyicilerine önerebilirim.

 
Toplam blog
: 108
: 2011
Kayıt tarihi
: 22.06.07
 
 

İsmim Burak Çapraz. Buraya başladığımda 21'dim, öğrenciydim. Bir okul bitti ama hala öğrenciyim. İl..