Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '17

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Rusya Türkiye'nin dostu mu?

Rusya Türkiye'nin dostu mu?
 

karikaturgundem.com


Bir kere Rusya’nın bu günkü dünyadaki niyetine bakmak gerekir. Ne söylüyor.. Ne yapıyor..?
 
Hiç öyle arşivlere filan gitmeden Rusya'nın şu yakın tarihine bakalım. Derler ya, Gorbaçov geldi mertlik bozuldu.. Rusya’da da öyle bir şey oldu. Gorbaçov (1988-1991) , Perestroika ve Glasnost hareketiyle Rusya’ya göreceli bir özgürlük getirip, Rusya emperyalizmden kurtulup, Sovyetleri kendi haline bırakınca; önce Polonya, arkasından Doğu Almanya, sonra  Türki Cumhuriyetler kendi bağımsız Cumhuriyetlerini ilan ettiler. Sarhoş Boris Yeltsin zamanında dağılma tamamlanmıştı. Artık Sovyetleri yeniden toparlamanın imkanı da kalmamıştı. Sonra Yeltsin’in iteklemesiyle Vladimir Putin (2000-2017) Rusya’nın lideri pozisyonunda, eski Rusya’yı geri getirmek için bazı atılımlarda bulunduysa da, çok çabuk dünyanın artık eski dünya olmadığını anladıysa da ve yeni sınırlarını saptamak için bazı denemelerde bulundu.
 
Öncelikle, Ukrayna’ya bağlı bir özerk Cumhuriyet olan Kırım’ı Sovyetlerden ayrılan Ukrayna’nın gözünü korkutarak, kendi topraklarına bağladı. Oysa Kırım bilindiği gibi yüzyıllarca Tatarların, Türk nogaylarının, Kıpçakların, Hazar Türklerinin ülkesiydi… Bunu bildiği halde Putin efendi, hiç çekinmeden “Kırım ebedi Rus ülkesidir” diyebilmiştir.
 
Daha sonra, Rusya, Ukrayna’nın petrol borçlarını bahane ederek, sınırdan çeteleriyle Ukrayna topraklarına girmiştir ve bu boğuşma, bu savaş halen devam etmektedir. Ukrayna Devleti Rusya ve uzantılarıyla uğraşmaktan geri durmamaktadır. 
 
Ruslar bu noktada  da rahat durmamışlar, Suriye topraklarına Beşşar Esad’a yardım amacıyla girmişlerdir ve bugün Suriye'nin kuzeybatısındaki Lazkiye'de bulunan Bassel El-Esed hava üssü, Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığının en önemli unsurunu oluşturuyor. Ayrıca Rusya Esad ile Suriye’de askeri varlığını sürdürmek için 49 yıllığına bir anlaşma yapmıştır.
 
Rusya, Suriye’ye yerleşmiştir ve Akdeniz’deki en büyük ve tek üssü Suriye’dedir.
 
Rusya elindeki mi sukhoi-su ve diğer ağır bombardıman uçaklarıyla, Halep ve diğer muhalif güçlerin bulunduğu kentleri ağır bir şekilde bombalamış; çoluk çocuk demeden binlerce zavallı insanı harcamıştır.
 
Bu arada hedefi şaşıran ve ne yaptığını bilmeyen bir Sovyet uçağı düşürüldü. 24 Kasım 2015 tarihinde Rusya'ya ait  (Sukhoi Su-24M)  tipi uçağın sınır ihlali gerçekleştirmesinden dolayı Türk Hava Kuvvetleri tarafından düşürülmesi dolayısıyla, Türkiye ile Rusya arasında büyük bir gerginlik yaşandı. 
 
Bundan sonra, 24 Kas 2016 tarihinde El Bab çevresinde Türk silahlı kuvvetleri havadan hücuma uğramış ve 3 asker şehit olmuş, 10 asker yaralanmıştı. TSK "Saldırı Rejim güçlerince gerçekleştirildiği değerlendiriliyor" açıklamasında bulunmuş; daha sonra bu saldırıya ilişkin yayın yasağı getirilmişti.
 
Dün, El Bab'da Rus uçaklarının yanlışlıkla Türk tankçı karargahını vurması sonucunda, 3 askerimiz şehit oldu, 11 asker yaralandı.
 
Rus savaş uçaklarını Türk askerlerini El Bab'da kazaen vurmasına ilişkin Kremlin'den son dakika açıklamasında, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Türkiye'den alınan koordinatlara uyulduğunu söyledi. “Orada Türk askerlerinin bulunmaması gerekiyordu,” dedi. Yani Ruslara göre Türk askerlerinin şehit edilmesinde hata kendilerinin değildi. (mynet.net.com) 
 
Rus uçaklarının yanlışlıkla El Bab'daki Türk askerinin olduğu bir binayı vurmasını değerlendiren Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, "Bütünüyle bir kazadır" demiştir.
 
Olayları görüyorsunuz…
 
Bir yandan domates salça, Rus turistleri kalça… Dava dümbelek… İşler gayetle alaturka yürüyüp giderken… Belli ki taraflar çaktırmadan birbirlerine el ense çekip duruyorlar.
 
Eee.. dostluk başka; alış veriş başka…. İt dalaşı da belli ki başka bir hesap…
 
Bunu da eski bir KGB ajanı olan Vladimir Putin çok iyi bilir…
 
Putin kendine göre, “Fareye kaç, kediye tut…” politikası uygularken, eskilerin de sözünü hiç unutmuyoruz. 
 
“İnsan bir ayıyla bir yatağa girerken, daha sonra ne olacağını hiç unutmamalıdır.”
 
Özellikle Kırım’ın has insanları, Kırım tatarlarının milyonlarcası Rus Sibirya kentlerinde işkence ile öldürülmüşken. Bunu vicdanı olan hiçbir Türk unutamaz.
 
Varsın bazıları “Fino ile el ele…” türküsünü söyleye söyleye, barış içinde yaşamaya çalışsınlar. 
 
Biraz tarih bilenler hatırlar…
 
Türk milleti , Ruslar büyük ordularıyla bütün sınırları aşıp, Osmanlı  sınırlarına dayanmışlar, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı İlparatorluğu'nun yenilgisiyle sonuçlanmış;Rus ordusu, batıdan Yeşilköy'e (eski adı Ayastefanos) kadar gelmişti. Rus orduları Başkomutanı Nikolay, barış esaslarının mütarekeyle birlikte görüşülmesi şartıyla barış isteğini kabul etti ve 3 Mart 1878'de İstanbul'un Yeşilköy semtinde Osmanlı Devleti açısından ağır koşullar içeren “Ayastefanos” antlaşması imzalatılmıştı. Ruslar bu antlaşmanın şerefine buraya bir de Rus Anıtı dikmişlerdi…
 
Bunlar tarihi gerçekler. Nasıl unutulur?
 
Rusya, Türkiye’nin dostu mu? Onu bunu bilmem… Ama Rus kızlarının, Antalya sahillerini sevdikleri hiç de yalan değildir. O besbelli… Gerisi galiba siyasetçilere kalmış…
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..