Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Aralık '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Saçmalama hakkımı kullanabilir miyim?

Saçmalama hakkımı kullanabilir miyim?
 

Hşşttt, Günlüğüm ne haber? Biliyorum, sen dört nala koşayım istiyorsun, ben de bazen yerimde kilometre tüketsem diyorum. Olmaz mı? Yok mu böyle bir hakkım?

Tamam tamam bakma öyle ters ters ama hep ciddi şeyler yazacak halim yok ya, arada bir izin ver de saçmalıyayım. Hem sen benim günlüğüm değil misin? Yazı yoldaşım…

Bak dinle! Bazen aklıma garip garip şeyler takılıyor…sanki beden eğitimi dersinde takla atmak için sıraya giren çocuklar gibi diziliyorlar...aman boş ver takıntı yaratma şimdi diyorum, bu sefer de beynimin içinde sanki daha beter bir karmaşa..Yavaş yavaş, gıdım gıdım, bit bit kafayı yemek bu mu acaba diye de panik yapıyorum.

Bir zamanlar bir arkadaşıma demiştim ki geceleri uyuyabilmek için koyunları sayıyorum, saymakla kalmıyorum onları ikişerli, üçerli gruplar halinde çitletlerden atlatıyorum, daha da olmadı koyunları dans ettiriyorum. O sıralar tv de buzda dans yarışması vardı. Ben de koyunlarımı buzda dansettiriyordum. Hatta ve hatta bir tanesi 5 li Soylut bile atıyordu. Bunun üzerine arkadaşım demişti ki sen beynini formatla. Format düğmesini bulsam sorun yok zaten, düğme kayıp.

Hey günlüğüm bak ne geldi aklıma…Sen Kiewslowski üçlemesini bilirmisin?...hani içimden 3 e kadar sayıcam şu olacak bu olacak gibi. Kiewslowski de kim diye sorma ama, çünkü tam bilmiyorum. Bir sinema yönetmeni mi vardı neydi bu isimde. Alakası ne ama? Öyle duymuşum demek bir yerden.

1-2-3-hava açsın
1-2-3-yağmur yağsın
1-2-3-telefon çalsın
1-2-3 format düğmemi bulayım…

Yaşam da keşke bu kadar kolay olsa sevgili günlüğüm…1-2-3 deyince her şey istediğimiz gibi gerçekleşse. Nerdeeee?

Ne düşünüyorum biliyor musun? Bir kopyam olsa, canım istediğimde yerime onu bıraksam. Ben de “şahane” olmak için güç toplasam. Ne kadar bencilce di mi?

İşte böyle günlüğüm…bazen takılıp kalıyorum hayatın bir noktasına. O zaman da böyle saçmalayarak çoğaltmaya çalışıyorum kendimi.

Yaşam dediğin ne ki! 1-2-3 misali geçen zaman gibi, benim yüreğime de senin yüreğine de sığar, eni boyu yok, çapı çarpanı yok, yüzü yüzölçümü yok… tanımı yok!

Rıfat Ilgaz’ın dediği gibi be günlük, yaşamak da işte aynen böyle…

Ben ölmedim... Beni öldüremediler de;
Yaşıyorum, yaşıyorum işte,
At kıçında sinek gibi,
Töööbe, töbe!

“Dil kalptekine delildir” derler…saçmalama hakkımı kullandım be günlüğüm…affola.

Hadi ekşın ekşın, şahaneliğe doğru 1-2-3.

 
Toplam blog
: 476
: 2331
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

Çok eskidendi ..