Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Eylül '08

 
Kategori
Sinema
 

Sadece kadınlar okusun:)

Sadece kadınlar okusun:)
 

"Kadınlar"

Yağmurlu bir cumartesi akşamıydı:)

Fenerbahçe – Gençlerbirliği maçının olduğu gün, eşim kombinesinin tam hakkını vermek için maça gittiğinde, evde yalnız oturmak istemedim. Ve televizyonda o anda fragmanı verilen “The Women” (Kadınlar) filmine gitme isteği doğdu bir an içime… Amannn canım neden evde onu bekleyecekmişim, kendim için bir şeyler yapmalıyım..

Yolda giderken daha, kendimi şımartacak planlar yapıyordum..Kocaman bir mısır kabı, yanına da bir soğuk çay alırım, zaten büyük ihtimalle de bayanlar olur filmde..Şöyle bi keyifle yaslanırım arkama..ohh

Tepe Naitulus’e gittim ve bilet gişesinde yerimi seçerken;

-hımmm şurası olsun, yo yo bi dakka hayır şurası..(bu keyifli akşamda en güzel yer benim olmalıydı)

-İki kişi mi?

-Hayır sadece ben:)(Bileti satan kız bile bir kızın tek başına sinemaya gireceği fikrine alışık değil:) “Kocam maçta da” demek istedim! Bileti alırken yüzüğümü kızın yüzüne sokar gibiydim, hani yalnız olmadığımı anlatmak ister gibiydi bilinçaltım:)”Ben normalde tek değilim hatta evliyim de bugün şey oldu, yani şeyden …” :)

…Ve işteee o an! Yerimi aldım ve film başlamak üzere, yanımda sağımda solumda hep ben yaşlarda kızlar var..Sanki herkes aynı hislerle gelmiş bu filme “kadın kadına kadınsal bir filmi tüm kadınlık duygularımızla izleyelim”:)

Filmde nasıl eğlendiğimi size anlatamam… Belki o ruh halinde olmamdan kaynaklandı bilemiyorum ama hızır gibi yetişti bana bu film diyebilirim.

Dört-beş kadın arkadaş, biri evlenince iş hayatını bırakmış, bir çocuk annesi, diğeri erkeklerin kariyer sahibi kadınla anlaşamayacağı fikrini benimsemiş bekar bir editör, biri eşcinsel bir bayan, biri yine evli ve hamile… Kadınlardan iş hayatını bırakmış olan ama harika bir hayat sürdüğünü sanan Mary’nin (Meg Ryan) , kocasının, o şehrin en gözde alışveriş merkezindeki parfümcü kızla aldattığını öğrenmesiyle olaylar başlar. Filmi anlatmak istemiyorum ancak, tüm bunlar yaşanırken, kadınların güzel olma ve alışveriş tutkularından, arkadaş ilişkilerine, en sorunlu zamanlarında bile bir anne olma rollerini sürdürmek zorunda olduklarına kadar her kadınsal olaya yer verilmiş:) Manikür yaptırırken yapılan dedikodularda olmazsa, ergenlik çağındaki kızın sorunlarında ya da aldatılan kadında o da olmadı, iş yaşamındaki güçlü kadında buluveriyorsunuz kendinizi…Hele filmin sonundaki doğum sahnesi:))

Mısırımı sonuna kadar bitirdiğimde filmde bitmişti ve ben sonsuz keyifli bir halde salondan çıktım. Çıktığımda alışveriş merkezi kapanmıştı ve sadece sinemadan çıkanlar ve onları karşılamaya gelen eşleri vardı. Üzerlerinde Fener formalı erkekler gelmeye başlayınca sinemaya girmeden önceki hissimin ne kadar doğru olduğunu anlamıştım:)

O gün oraya her kadın sanki aynı hislerle gelmişti..

Neyse ki maç da 3-0 bitmiş.

Küçük şeylerden büyük mutluluklar hissetmeniz dileğimle...

 
Toplam blog
: 33
: 2445
Kayıt tarihi
: 08.08.08
 
 

    ..