Şah Mat

Konumuz futbol. Alt başlığımız Mustafa Denizli ve BJK. Mustafa Denizli başarılı mı? Beşiktaş ın Puan cetvelindeki yeri, Beşiktaşlıları tatmin ediyor mu? Yüzeysel bakınca bu sorulara evet diyenler olacaktır. Birde şöyle bakalım: Ligin ikinci yarısı başlarken, BeşiktaşLiderin 10 puan gerisindeydi. Şimdi liderin 1 puan gerisinde ve ikinci. Bu ikincilik nasıl oldu? Beşiktaş şampiyonluk yarışına girdiği, Sivas spor, Trabzon spor, Fenerbahçeyi yenemedi. Galatasarayı da yeneceği kesin değil.. Demek ki, bu ikincilik Beşiktaşın başarısından kaynaklanmıyor. Diğerlerinin başarısızlıklarından kaynaklanıyor. Şampiyonluk yarışına girdiğiniz takımları yenemeyen ve derbileri kaybeden takımın şampiyonluğundan hayır gelmez. Bu, salata ve çerezle karın doyurup, ana yemeği ve tatlıyı yemeden, sofradan kalkmak gibi bir şey. Bu kimseyi tatmin etmez. Mustafa Denizlinin taktik anlayışı yetersiz. Mantıklı değil. Son Fenerbahçe maçında, takımı düşürdüğü duruma bir bakın. Rezalet bir durum. İkinci yarının son çeyreğinde, evlatlığı, Serdar Özkan ı oyuna alması, yaraya dökülen, tuz biber. Adam o kısıtlı zamanda aldığı topların tamamını rakibe verdi. Serdar Özkan defteri artık kapanmalı. Futbol bir mantık oyunudur. Mantıksızlığı asla kaldırmaz. Beşiktaş son oynadığı Fenerbahçe maçını, savunma ağırlıklı ve kontra atağa bağlı bir taktikle oynasaydı, şimdi zirvedeydi ve Feneri yenmenin keyfini yaşıyordu. 75 lik Aragones Şah mat yaptı. Mustafa Denizlinin sayesinde dört gündür kendime gelemiyorum. Televizyon izlemiyorum. Gazete okumuyorum. Kepenkleri indirdim. Beşiktaşı bir kez olsun İnönü de izleme fırsatı bulamamış, benim gibi gerçek taraftarın hali ne olacak. Sayın Başkan önümüzdeki yıl da Denizli ile devam etmeyi düşünüyorsa, yanlış yapar. O gömlek Beşiktaş a bir beden küçük.

Kim kalsın, kim gitsin, derseniz, bana göre, Nobre, Ernst, Chisse, Holosko, Ekrem Dağ, kesinlikle kalsın. Diğerleri gitseler de üzülmem.