Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Mayıs '08

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Sahne

Sahne
 

Orası bambaşka bir dünyadır. Oraya çıkmadan önce belki de günlerce süren emek, fedakarlık, yorgunluk hatta uykusuzluk sahneye çıktığınız an hepsi birleşip bedeninizde bir titreme yaratır. O an sahnede yaptığınız ne ise titreyerek yaparsınız. Sonra yaptığınız iş bitince gelen alkış sesleri günlerce sğren fedakarlığın, yorgunluğun ve uykusuzluğun izlerini siler süpürür.

Alkış seslerinden sonra insanların sizin elinizi tutarak ''çok güzeldi gerçekten'' sözlerini duyunca o an hissetiğiniz tek şey ağzınızın kulaklarınıza değmesidir. Ve sizin ağzınızdan tek cümle çıkar içinizden yüreğinizden gelerek ''teşekkür ederim''.

Bu yazıya başlarken içimdeki duyguyu nasıl anlatabilirim diye düşündüm. Şimdiye kadar anlattığım aslında hep sizinde gördükleriniz. Bedenin titremesi, alkış seslerinin yüze yansıması... Peki ya içimdeki. İşte onu asla anlatamam. O ancakyaşayarak anlaşılabilir. Onu ancak sahnede olduğunuzda anlayabilirsiniz.

Ama ben sadece şunu söyleyebilirim. İçinde bir şey vardır. Bunu tekrar tekrar yapmanızı ister sizden. Başınızı yastığa koyduğunuzda bile sahnede yaptıklarınız, söyledikleriniz gelir aklınıza. Kulağınızda alkış ve insan sesleri tekrar tekrar ve tekrar geçer. O yastıkta sahnede söylediklerinizi bir daha ve bir daha tekrar edersiniz yüzünüzde aşırı bir tebessümle...

İşte sahne tozu budur. İşte insanlara bir şeyler vermek, onlarla bir şeyler paylaşmak ve karşılığını almak budur.

O alkışın tadına bir kere bakmak, o tozu defalarca yutmayı istemek için yeterlidir.

 
Toplam blog
: 28
: 324
Kayıt tarihi
: 28.05.07
 
 

Düzce Akçakoca'da muhasebe okuyorum. 2. sınıf öğrencisiyim. Eğlenmeyi çok seviyorum. Büyük zevk..