Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mayıs '08

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Sanal sermayede kaybeden ve kazanan

Sanal sermayede kaybeden ve kazanan
 

Şimdi bu işi bilmeyipte biliyor gibi davrananlar vardır. Kazanan ya da kaybeden ilişkisi herzaman vardır. Ben bunu iddaa ediyorum. 1929 Dünya krizinde herkes kaybetti denilebilir. Yani kazanan olmadı denilebilir. Çünkü görünen oydu.

Amerika 1924-29 yılları arasında bir stabilizasyon devresi geçirdi. Edindiği ihracat fazlası ile dünyanın net kreditörü konumuna geldi. Bu esnada ülkede otomobil, yapı, elektirik gibi yeni endüstriler gelişmeye başladı. Yeni gelişen endüstrilere talebin fazla olması borsanın spekülatif olmasına sebep oluyordu. Öyle ki 1928 yılında, Amerika verdiği kredileri New York Borsası için geri çekmek durumunda kaldı.

1920’lerde borsa dışındaki (buraya dikkat edin borsa dışındaki) ekonomik göstergeler oldukça iyi durumdaydı. Üretim ve işlilik oranı yüksekti. Ücretler çok fazla yükselmiyordu ve fiyatlar istikrarlıydı. Bir çok insan hala aşırı derecede fakirdi ancak halkın büyük çoğunluğu hiç olmadığı kadar rahat ve varlıklıydı. Ancak o yıllarda Amerikalılarda minimum fiziksel eforu sarfederek zengin olma isteği hakimdi. İnsanların bu ruh hallerinin ve spekülasyonun ne derece hakim olduğunun kanıtı, 1926 yılında Florida’da meydana gelen gayri menkul patlamasıydı. Bu olay klasik bir spekülatif balonun tüm özelliklerini kendi içinde barındırıyordu.

Savaşa kadar dünyada hegemonik güç sayılan İngiltere, kanayan bir ülke durumuna geldi. Savaş sonrası Amerika’dan alınan borçla yeniden kurulan altın standardıyla değer kazanan pound, İngiliz ihracatının azalmasına sebep oldu. Daha az ihracat daha fazla altının dışa akımına bu da yeniden borçlanmaya neden oldu.

O yıllarda Almanya ise Amerika’nın savaş sonrasında geri istediği tazminat sorunuyla karşı karşıyaydı. Ekonomisi durma noktasına gelen Almanya, tazminat sorununa çözüm olarak para basmayı denedi. Bu para Amerika tarafından kabul edilmediği gibi Almanya’da hiperenflasyona neden oldu. Daha sonra tazminat sorunu 1924 yılında Amerika’nın önerdiği Dawes Planı ile çözülmeye çalışıldı. Bu planda Amerika Almanya’ya yeniden yapılanması için kredi verecek; yapılanmasını tamamlayan Almanya daha sonra tazminatını ödeyecekti.

1870 li yıllarda Amerika’da irili ufaklı pek çok şirket varken I. Dünya Savaşı’nın getirdiği zorluklar karşısında küçük şirketler birleşmek zorunda kalmış ve savaş sonrasında tekeller oluşturmuşlardır. Öyle ki 1929 yılına gelindiğinde Amerikan ekonomisinin %50’si üzerinde söz sahibi olan holding sayısı 200 kadardı. Bu da tek bir holdingin bile iflasının ekonomiyi sarsmaya yeteceğini gösteriyordu.

Buradan hareketle Sanal sermayenin ve kredi-Para ilişkisinin yani üretmeden kazanma düşüncesinin vereceği etkiler nedenli küçük ya da büyük olacaktır hesabı çok basit. Dünyada refah düzeyi çoğalmış insan sayısı ne kadar fazlaysa dünyada bazı şeylerede ihtiyaç yok demektir. Dünyada huzuru bozacaksın, kafası rahat olmayacak insanların, her daim panik halinde olacaklar. Uzun vadede kredi vererek sana muhtaç kılacaksın. Sonra borsayla oynayacaksın ki borsada senden küçük yatırımcıların kalemini kıracaksın. Dözivle alım-satım ve borçlanma yapanlarıda döviz artışından dolayı sıfıra çıkaracaksın. Onlar sıfıra çıkarken sende cebini dolduracaksın. Yetmedi bankadaki kredileri ödeyemez duruma düşürüp adamın donuna kadar alacaksın kaldıysa tabi. Kazanan kaybeden ilişkiside burada daha net kendini belli edecektir.

Büyüklüğünü 100 e katlamak için hatta dünyanın mutlak sahibi olmak için kriz ortamı yaratmak isteyenler olduğu asla unutulmamalıdır. Borsanın hayatımıza ne denli etki yaptığı kuşkusuz çok büyüktür. Çünkü sanal olarak sermayesi oldukça büyüktür ve orası paranın mabedi konumuna gelmiştir. Orada kaybedilecek paralar ülkeyi açlığa ve sefalete sürükler. 1929 krizi de bir gecede yok olan milyar dolarlarla kendini göstermiş ve dünyayı etkilemiştir. O 1929 krizinde dünya durmuştu. Ama dünyaya yeniden yön vermek için durduruldu. Artan dünya refahı artık tehlike oluşturmaya başladığı için durduruldu. Daha fazla söylemede gerek olmadığını düşünüyorum. Ne borsayı nede Parayı Kapitalizm icat etmedi ama onu kullanmasını en iyide bilenlerdir. Memati diyor ya hani. Kanma gülüm.

 
Toplam blog
: 4
: 1781
Kayıt tarihi
: 14.02.08
 
 

1979 doğumluyum. Üniversiteyi yarıda kesmek zorunda kaldım, zamanım olmadığı için. Aile şirketinde Y..