- Kategori
- Blog
Şansızlığımız mı, gerçeğimiz mi?
Mustafa Mumcu'ya teşekkürler
Ekonomi yazan bir arkadaşıma, yazılarının daha fazla okura ulaşmasını istiyorsa Milliyet Bloğa üye olmasını önermiştim...
“ İnternette insanlar bu tarz konuları okumaz” deyip geçiştirmişti...
Gecenin bir yarısı telefon etti...
Blog sayfalarının altını üstüne getirmiş...
Çok okunan yazıları incelemiş...
Sayfaları çok tıklanan birkaç Blog yazanını tanıyıp tanımadığımı sordu... Cevapladım...
Neden bu tarz yazdıklarını sordu...
“Bilmediğimi, konuya takılmadığımı ve kişisel tercihlerini bu yönde kullandıklarını” söyledim...
<ı>Başka ne cevap verebilirim ki? ı>
Telefonu kapatırken “ edep yahu” dedi...
“ Edep yahu!!!”
Beynimin içinde çın çın öttü sesi...
Kafamdaki ünlem işareti soru işaretine, soru işareti kızgınlığa dönüştü...
Bu defa ben aradım...
“Ayıp olanın ne olduğunu” sordum
Bitmez bir sabırla uzun uzun anlattı...
Cümlesine son noktayı koyduğunda, söylediklerine hak verdim ama belli etmedim...
<ı>Muhtemelen bu cümleyi okuduğu zaman yüzünde arsız bir gülümseme oluşacaktır!ı>
“ Kimsenin avukatı değilim sorularını muhataplarına sor” deyip sonlandırdım konuşmayı...
<ı> ı>
<ı>&&&ı>
İlk izlenim önemli...
Cinsel terimlerin ve fotoğrafların fazla olduğu yazıların o gün fazla okunmuş olması, şansızlığımız mı, gerçeğimiz mi?
Vizyonumuz bu mu bizim?
Vizyonun oluşmasına sebep olan misyon sahipleri, yani; bizler “ edep yahu” diye biten bir cümlenin altında ezilmek durumunda kaldığımız zaman...
Nasıl bir açıklama yapacağız?
“ Her koyun kendi bacağından asılır” deyip konuyu sonlandırmaya çalışmak, çözüm mü? Bir nevi kaçış mı?