Savaşa mı giriyoruz?

Kimilerimiz için yok daha neler deyip aklımızın kenarına bile getirmediğimiz bu olasılık kimilerimizi ciddi ciddi düşündürüyor. Sön günlerde zirve yapan olaylar bir Türkiye - İsrail (ABD) savaşına neden olur mu?

İlk önce şunu iyi düşünüp doğru karar vermeliyiz. Acaba başbakan neden bu kadar bağırıp çağırıyor? En iyisi kendisinin bu soruya cevap vermesi.

Konuşmalarını dikkatle dinliyoruz, yetmiyor yazılı metinleri okuyor inceliyoruz, satır aralarına bakıyoruz, bir türlü tatmin olacak, rahatlayacak mantıklı bir neden bulamıyoruz. Maalesef böyle giderse bir savaşın içine sürükleneceğimizden endişe ediyoruz.

Hükümetin politikalarını biliyoruz. Sorun sevmiyorlar. Bu yüzden Kıbrıs’ta sorun mu var? Ver kurtul. Ermeni soykırım diyemi tutturmuş, alttan al istediklerini ver kurtul, AB ye girmeye çalışıyoruz ya, kendilerinde olmayan kuralları bize dayatıyorlar, hemen başüstüne efendim. İçerde terörle mücadeleyi beceremiyorlar, Kürt açılımı yapalım, teröristleri afedelim kurtulalım.

İstanbul’u sel alıyor, yer yerinden oynaması gerekirken çıt yok. Neymiş “kader”. Madenciler göçük altında kalıyor, önlem düşünen yok. Bu da kader. PKK askerlerimizi şehit ediyor, askerlik yan gelip yatma yeri değil olacak o kadar.

Bu kadar, teslimiyetçi, ürkek, edilgen, her şeyi başkasından bekleyen bir hükümet, özellikle başbakan neden bu kadar bağırıp çağırır?

Önümüzdeki günler bu nedenleri sıra ile önümüze serecektir. Bizim aklımızdan geçenler ise şunlardır.

1) Varoluş nedeni olan ABD Recep beyden vazgeçmiştir.

2) Okyanus ötesinde konuşlanmış olan karanlığın sesi de Recep beyi dışlamıştır.

3) Çok katı ulusalcı imajı veren Baykal komploya kurban edilip, CHPnin başına daha geniş kesimleri kucaklayacak Kılıçdaroğlu getirilmiştir.

4) Ergenekon davası artık inandırıcılığını yitirmiş, kimseyi korkutmaz olmuştur.

5) Kamu oyu yoklamaları AKP nin sürekli kan kaybettiğini, tek başına iktidarın artık hayal olduğunu, bu gidişle seçimlerde üçüncü parti durumuna düşüleceğini göstermektedir.

6) En acısı da iktidarın bu durumu değiştirecek hiçbir gücü yoktur.

7) Liberal görünümlü dönmelerle gidilecek yolun sonuna gelinmiştir.

8) Bu yüzden başbakan taktığı maskeleri bir yana fırlatmış, gerçek yüzünü ortaya koymuş ve orta doğuya dönmüştür.

9) Maalesef ne Ortadoğu ülkeleri ne Asya ülkeleri İsrail’i kınamayarak başbakanı sükutu hayale uğratmıştır.

10) Bu durumdaki iktidarların normal olarak yapacakları normal zamanında veya erken bir seçime gitmek, muhalefet sıralarındaki yerini almaktır.

11) Ancak iktidarın başında olanların haklarında açılmış, ancak dokunulmazlıkları yüzünden bekleyen davalar ve yeni açılacaklar yüzünden onların yeri ilerde muhalefet sıraları değil yüce divan olacağı kesindir.

12) İşte bu yüzden bir şeyler yapmak lazımdır.

13) Düşünülecek seçenekler içinde pekala bir savaş çıkarmak ta olabilir.

09/06/2010