- Kategori
- Siyaset
Seçilenler ve seçenler
Cumhuriyet tarihimiz boyunca iktidar olmuş tüm partiler “ki buna CHP de dâhil” halklar arasında uyumu sağlayarak barışı tesis edemeyen bunun yerine saray osmanı aliyesi olmayı tercih eden cumhuriyet hükümetlerini teşkil ettiler.
Seçilmişler topluluğu, bu topluluğun saray saltanatını aratmayan şatafatlı saltanat yaşamları ve bu yaşamların kaynağını oluşturan vergilendirilmiş doğal zenginlik kaynağı emre amade biat etmiş halk kitleleri.
Daha insanca, daha adil, daha zengin, daha müreffeh bir yaşam için planlayan, yasalaştıran, yürüten ve öneren devlet olmak yerine baskı altına alıp yasaları ile korkutan, cezalandıran ve kendi sefahati için halkının kazancına büyük ortak olan bir devlet modeli.
Tüm bunların doğal sonucu olarak ta avam sınıfı yönetici lordlara karşı kendi yasalarını ve kendi hukukunu tesis ederek orman kanunlarını yasa dışılıkta komin sistemini geliştirmiş ortaya yarı örgütlü ve örgütlü toplumu “sen beni soyarsan ben de senden çalarım” yasalarını koymuştur.
Her durumun mafyası, her şeyin kaçakçılığı, ederi olan her metanın sahteciliği, kaçak elektrik, kaçak su, arazi talanı ve dahası bedava yaşam alışkanlıklarımız oluşturulmuş.
12 Eylül cuntası ve sonrasında gelen ANAP ın halkı depolitize edip toplumu tornadan geçirerek düşünmeyen sorumsuz, an için yaşayan, günü kurtarma hesaplarına teslim olmuş, işini bilir olmakla gurur duyan, beyni alınmış toplum.
Gazetelerin haber vermek yerine “haber vermek ve haber almak anayasal haktır” tencere tava dağıtarak beleşçilik alışkanlıklarımızı körükleyip, toplumu katagülleye getirerek içimize öyle bir işledi ki bu bedavacılık alışkanlığı zamanla bir paket makarna bir paket margarin boyutuna inip kimlik değişikliğine uğradı ve beleşçilikten sadakacılığa yatay geçiş yaptı.
Merkez camiinde dilenenler Ağa camiinde sadaka dağıtınca doğal olarak gidişatında şaftı kaymış oldu.
Makarnayı margarini verenler Anadolu aslanlarıyla, Deniz feneriyle bizi soyup buralardan hortumladıkları paralarla da kendi cumhuriyetlerini kurdular ki sadakanın gücü ile iktidar olanlar bu gün sana sadakayı bile çok görüyorlar ve bunun yerine seçim rüşveti dağıtıyorlar, oy satın alıyorlar senin benim geleceğime yarınlarımıza ipotek koyuyorlar.
Asaleti kandan değil damardan olanlar konuşup uzlaşmak edebi dairesinde anlaşmak sorunu çözmek yerine geldikleri külhanbeyliği (ki gerçek külhanbeyliği adil olmak, korumak, kollamak semtin zayıflarını sahiplenmek, dürüstlerin haklıların yanında yer almaktı) kültürü bile olmayan kabadayılıkla, edebi aşan hakaret ve küfür dolu hitaplarla, tehditlerle, şantajlarla, iftira ve komplolarla karşısındakileri sindirmeye giderler.
80 yıllık Cumhuriyet tarihimizin fotoğrafı ortada yorum sizlerindir.
Alkadraz_Kuşçusu
05 Şubat 2010 İst
www.turksiirmektebi.com