Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Sen oyna banka sen oyna...

Sen oyna banka sen oyna...
 

Son zamanlarda Türk halkının başına sarılmış en büyük bela nedir, diye sorsalar; size hemen yanıt olarak : Bankalar ve vatandaşa kesilen krediler, derim.

Bankalar, Türkiye’de kaç defa iflas ettirildi; kaç kişinin canı yandı… Kimler ağladı, yakındı… Kimler intihar etti, intihara teşebbüs etti… Bunu şöyle yirmi yıllar ötesine gidecek  ve biraz gazeteleri karıştıracak olursanız; mutlaka bu konuda bir çok hikaye bulursunuz.

Bu ülkenin kapitalistleri, Bankaların yönetim kurullarını ellerine geçirmeye ondan sonra onları iflas ettirip, milleti inim inim inletmeye çok çabuk alışmışlardı.

Şöyle, kafamızı  biraz geriye atıp , iflas eden bankalarımızdan bazılarını hatırlamaya çalışalım:  Egebank,Yurtbank, Yaşarbank, Bank Kapital, Ulusal Bank, Sümerbank, İnterbank, Esbank, Etibank, İktisat Bankası, EGS Bank, Toprak Bank, Bayındır Bank, Bank Ekspres, Demirbank, Sitebank, Tarişbank, Pamukbank, Türk Ticaret Bankası, Marmara Bankası, İmpexbank, Kıbrıs Kredi Bankası, İmar Bankası…Vb…

Gençlerden kaç tanesi bu bankaları, bu bankaların logolarını ve sloganlarını hatırlarlar? Kolay değil… Fakat, bazıları duymuşlardır. Büyüklerinin , emekli maaşlarını bu bankalardan birine yatırıp , bir hafta sonra daha çok faiz veriyor diye oradan çekip, bir başka  bankaya yatırdıklarını…  Sonra , bu bankaların kapatılacağı haberini duyunca, sabaha kadar bankanın kapısının önünde  gözyaşları içinde beklediklerinin acı hikayelerini belki antrparantez olarak işitmişlerdir. Bu arada bir çokları da paralarını nasıl ziyan, zebil ettiklerinin hikayesini anlatmak bile istemezler… Çünkü bu acı hikayeleri artık, sineye çekmişlerdir..

Tabii bu bankaların hiçbiri resmen iflas etmiş değildir. Resmen hükümetler tarafından kurtarılmışlardır ve hepsi de “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu”na alınmışlardır.

Bu bankaların ve o zaman ki devletin hikayeleri çok daha hazindir ama artık bunu yeniden kaşımak isteyen kimse de kalmamıştır. Çünkü bunlar iktisat tarihimizin övünülecek değil, döğünülecek sayfalarıdır. Aslında  “Utanç” sayfalarıdır. Belki bir gün bunların acı hikayelerini yazacak bir babayiğit çıkar.

Şimdiki bankaların ve bankacıların tümü de bu eski hikayeleri bilirler. Ve bankacılık için alınan kararlardan sonra daha güven içinde iş yapabilmenin rahatlığını yaşamaktadırlar.

Şimdiki Bankalar çok rahattırlar ya, millet rahat değildir. Çünkü…

Çünkü : Türk milletinin bankalara borcu 435 milyar liradır. Bu 240 milyar dolar eder… Bankaların bireysel kredi kartları alacak tutarı da 29 Mart itibarıyla 72 milyar 973 milyon liraya ulaştı… (Sözcü gazetesi) Yani gariban Türk milleti boğazından Bankalar tarafından yakalanmış, sıkıldıkça sıkılmaktadır. Ve onu bankaların elinden kurtaracak hiçbir merci kalmamıştır. Türk milleti bankalara açıkça teslim olmuştur…

Bankalar vatandaşa verdiği her hizmetten artık anormal ücretler almaya başlamıştır. Bu hizmet aidatların arasında şunları sayabiliriz:  Kredi kartı aidatı ; işlem ücreti aidatı; masraf ücreti; komisyon ücreti; havale ücreti…vs; vs…

Bunlara ek olarak bankalar envai türlü numaralar çevirerek, vatandaştan fazla ücret tahsil edebilmek için neler yaptıklarını anlatmak için bu satırlar yetmez. Yalnız şu habere bakın:

“Bankaların kredi kartı ekstrelerinin genellikle de arka yüzüne küçük notlar koyarak vatandaşın ödeyeceği ücretleri artırdıkları, yeni maliyetler ortaya çıkardıkları anlaşıldı. Üstelik bu notları görmeksizin ödemelerini yapan ve kartını kullanmaya devam eden vatandaşların, bu değişiklikleri kabul etmiş sayılacağı da en üst düzeyden resmiyet kazanmış oldu….” (ekonomi. Haber7.com)

Bu arada Türkiye’deki bankalarda elaltından bir çok değişiklikler; alıp satmalar görülmekte ve anlaşıldığı kadarıyla Bankaların bir çoğu şimdiden uluslararası büyük yabancı sermayelerin koruması altına girmiş bulunmaktadırlar. Son zamanlarda alınan satılan bazı bankalar şunlardır:

Türkiye’ye gelen yabancı bankalar şunlar; Rus Sperbank (Fransız Belçika ortaklığı olan Dexia’dan Denizbankı’ı 3.6 milyar dolara aldı), Hollandalı İNG Bank (Ordu bankası Oyakbankı’ı aldı), Odeabank (Arap Audi Grup 15 yıl aradan sonra Türkiye’de sıfırdan bankacılık lisansı alan ilk grup oldu), Burgan Bank (Eurobank Tekfen’i aldı), The Bank of Tokyo-Mitsubishi UFJ (Japonya’nın en büyük bankası olan The Bank of Tokyo-Mitsubishi UFJ BDDK’dan bankacılık izni aldı), Turkland Bank (T-Bank, sahibi Arab Bank ve BankMed). (milliyet.com.tr/16.2.13)

Evet, bankalar vatandaşı “Kurt Kapanı”na almış sıktıkça sıkmaktadır. Vatandaşın yapacağı tek şey bankaya gidip borcunu biraz daha uzatması için yalvarmaktır. Diğer yandan, bir bankadan aldığı borcu öteki bankadan aldığı kartla kapatmak üç kağıtçılığı da sürüp gitmektedir.

Bankalar artık devletin de kafasını bozmaktadır. Son haber: “Rekabet Kurulu'ndan 12 bankaya ceza kararı…” çıkmış (Gazeteler, 8.Mart.2013)

Bankalar, vatandaştan sonunda ne alabilecekler… Vatandaş zaten cıbıl… Sıktıkça sıktılar. Fazlası yok. Bundan sonra yapılacak şey  kendini pazarlamaktır. Bir çoğunun yaptığı da odur.

Hadi Allah hayırlı müşteriler versin.

Bu oyun biraz daha sürer gider. Ondan sonra dar boğaz gelir . Hatta bazı bankalar için vakit gelmiş de geçiyor gibidir. Artık sahipleri de kendilerine Miami’de mi, yoksa Paris’te mi bir ev ayarlarlar onu bilemem. Haydi kalın sağlıcakla.

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..