Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Mart '07

 
Kategori
Futbol
 

Seninle 52 saniye

Seninle 52 saniye
 

Bugün öğlen saatinde işyerimin bulunduğu Alsancak'ta Kıbrıs Şehitlerinde yemek yemeye giderken ilginç bir olaya tanık oldum. Aslında olay ülkemiz için sıradan hatta olağan bir şeydi. Ancak bende yaptığı çağrışımı sizlerle paylaşmadan edemeyeceğim.

Öğle yemeği için çıkmıştım dışarıya. Yoğun geçen bir sabah diliminin yorugunluğundan biraz olsun kurtulmak ve öğleden sonraya biraz daha zinde girmekti niyetim. Herneyse yürürken biraz ileride bir grup kalabalık gözüme çarptı. Yanlarına yaklaştığımda iki grup lise öğrencisinin birbirleriyle sözlü olarak tartışmalarına tanık olmaya başladım.

Birbirlerine yüksek sesle haklı olduklarını kabullendirmeye çalışıyorlardı. Konunun ne olduğunu bilmiyorum. Zaten öyle uzun uzadıya da tanıklık etmek gibi bir niyetim de yoktu zaten. Hele hele "Aman yapmayın çocuklar ayıptır" falan gibi son sözler etmek gibi bir enayilik ise aklımın ucundan bile geçmedi.

Benim gruba yaklaşmam ve yüyüme tempomu da biraz düşürmem sayesinde karşılıklı söz düellosunu kısa bir zaman aralığında duyma şansına sahip oldum. Dedim ya ne paylaşamadıklarını anlamadım ama tam ben yanlarından geçerken aralarından bir tanesi karşı gruptan bir çocuğa baya okkalı bir küfür salladı ki işte o anda biranda ortalık alevleniverdi. Bildiğiniz sokak kavgası. İnsanlar sağa sola açıldılar ki bizim gençler daha rahat kavga etsin diye mi düşündüler yoksa aman bana da bir fıske gelir diye mi endişe ettiler orasını bilemem. Açıkçası ben kim vurduya gitmeyeyim diye biraz açıktan almıştım zaten.

Biliyorum bütün bu anlattıklarım son senelerde ülkemizde yaşanan sosyal çöküntüyü göz önüne aldığımızda gayet olağan hepimiz için. Ama daha önce de belirttiğim gibi bendeki çağrışım bambaşka oldu.

Kavgayı çıkaran okkalı küfürü düşündüm bir anda. İnanın 2 yada bilemediniz 3 saniyede söyledi söyleyeceğini eleman karşısındakine. Daha fazla değil. Zaten benim gruba yaklaşmam, tempomu düşürerek yanlarından geçmem ve kavganın çıkacağını hesaplayarak biraz da açıktan almam yemin ederim bir dakikayı bulmadı.

Sonra yemek yemeyi planladığım yere gittim ve siparişimi vererek oturdum. Yanımdaki masanın üstünde bir sürü gazete vardı. Bir tanesini aldım. baktım eski tarihli bir gazete. Her zamanki gibi spor sayfasını açtım ve karşıma Demirören'in Beşiktaş'ın yediği cezayla ilgili inanılmaz savunması çıktı.

Aynen şöyle diyordu Demirören "Bizim önümüzü kesiyorlar. Taraftarım 52 saniye küfür etti diye ceza aldık. Bu haksızlık...."

Düşünebiliyormusunuz iki üç saniyede gencecik çocuklar yumak oldular, bir klübün hem de güzide bir klübün hem de küfüre savaş açtığını defalarca komik bir biçimde beyan eden bir klübün Başkanının savunması bu....

52 saniye.... Acaba herhangi bir yerde herhangi biri Sayın Demirören'e 52 saniye boyunca ana avrat sövse ne tepki verir çok ama çok merak ediyorum.

En komiğime giden de ne biliyorumsunuz dostlar, bunu göremeyen spor yorumcuları....

Birileri bu soruyu Sayın Yıldırım Demirörene sormalıydı......

 
Toplam blog
: 85
: 1006
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

1971 yılında Ankara'da doğdum. İzmir'de yaşıyorum. En büyük tutkum FutBol. Ve tabi ki Fut-Bol da bil..