Sevan Nişanyan diye biri...

Bu kişinin milliyetini yazmıyorum. İslamı ve peygamberimizi savunmak adına bazılarının bu zatın milliyetini öne çıkarmaları beni rahatsız ediyor hatta.

Neden mi?... Çünkü bu Sevan isimli kişinin hezeyanlarının mensup olduğu ırkla hiç bir ilgisi yok. Tarih boyunca birlikte yaşadığımız bu ırkın insanları daima İslama da onun peygamberine de saygı duydular.

Öyle sanıyorum ki, bu  zat-ı  muhterem, ırkının inancı olan Hristiyanlığa da saygı duymuyor. Eğer öyle olsaydı kendisine şu tarihi diyalogu hatırlatırdım.

Hani, "Hz.Muhammed hangi merdivenle miraca çıkmıştır?" diye güya alay eden eski zaman Nişanyanlarından birine, bir Müslüman'ın "Hz.İsa'nın inmesini beklediğniz merdivenle" cevabı vermesi gibi...

Hz.İsa'ya ve onun yeniden nüzulüne inanan birine bu söz bir anlam ifade edebilir. En azından inançlara saygı duyulması gereğini ince bir ima ile hatırlatmış olursunuz.

Ancak, peygamberlik kavramını tanımayan birine ne söyleyeceksiniz?... Peygamberin adı İsa da olsa Musa da olsa, Muhammed de olsa, Allahla kontak kurmuştur... Zaten başka türlü peygamber olunmaz.

Nişanyan İslamın peygamberine nişan alırken aslında tüm Peygamberlik müessesini hedef alıyor. Bu yüzden bu zat herhangi bir ırk ve herhangi bir dinle birlikte anmak istemedim.

O kadar bilgisiz ki bu konularda, peygamber efendimizin(a.s) yaşadığ mütevazi hayattan haberi yok. Bütün dillerine doladıkları, hangi nedenle ve hangi şartlar altında olduğunu soruşturmadan, peygamber efendimizin evliliklerin sorgulamak...

Hala, o bildik emperyalist-oryantalist kafasıyla, son peygamberden herhangi bir  Arap lideri olarak bahsediyor ve evliliklerini bahane ederek aklınca onu küçültecek argümanlar sunuyor.

Böylece, peygamberimize hakaret eden  Müslümanların Masumiyeti adlı  o " rezil film konsorsiyumu"na dahil oluyor.

Belki böylece adından bahsettirmiş oluyor, gündem işgal ediyor. Bu numaranın bu ülkede her zaman tuttuğunu biliyor çünkü...

Bunu da bir reklam başarısı mı sayalım Bay Sevan adına...Ne de olsa reklamın kötüsü olmazmış...

Öyledir belki, reklamın kötüsü olmaz da "ürünün" kötüsü olur.

Hem de çok kötüsü!...