Nobel barış ödülü kimin hakkı!....

Son günlerin en çok konuşulanları listesinde üst sıralarda Nobel barış ödülü yerini koruyor. Bildiğiniz üzere bu ödül bu yıl ABD başkanı Barack Hüseyin Obama’ya verildi. Başkan Obama ‘ya verilmesinin bir tek nedeni var. Amerika tarihinde ilk kez bir siyahın başkan olması. Başka bir neden aramak yanlış olur. Ülkesinin dünyaya yaptıkları göz önünde. Hala bir çok ülkede işgalci konumundalar. Hala Guantanamo kampında binlerce insan suçlu veya suçsuz hapiste. Mahkemeleri bile yapılmadı. Allah bilir işkenceden ya ölecekler, ya da Obama insafa gelirse affedecek. Bunun başka çözümü de görünmüyor. Dünya liderlerine baktığımız zaman, Gözle görülür elle tutulur icraatı olan bir tek kişi göze çarpıyor. Bir tek kişi dedim. Beklide birkaç kişi ye çıkarılabilir bu sayı. Ama hepside aynı ülkeden kişiler. Türkiye Cumhuriyetinden söz ediyorum. Neden olmasın.

Ben bu satırları sizlere ulaştırmak için uğraşırken onlarca Terörist sınırdan giriş yapıyordu. Bu teröristler kendi çabaları ile mi teslim oluyorlar. Hayır asla ve asla. Hükümetin üstün gayreti ve başarısı sonucunda teslim olmak zorunda kaldılar. Bunun arkası mutlaka gelecek ve terör bu ülkede bitecektir. Bu teröristlerin bu gün teslim olmalarının bazı nedenleri var. Bu nedenleri sıralamak istersem şöyle bir sıralama çıkar ortaya;

1- hükümetin bu konudaki ciddiyeti. Kendi arasındaki iyi ilişkilerin devletin diğer kurumları ile de gelişmesinin büyük katkısı inkar edilemez.

2 -komşu ülkeler ile olan çok iyi ilişkiler. Ki bu gün dünyanın takdir ettiği bir Dışişleri bankımız var. Mecliste onca vekil varken boşuna kabineye alınmadı Prof Davutoğlu diye düşünüyorum. Oturduğu makamın hakkını veren bir bakan Davutoğlu. Örneğin, Ermenistan ‘ın terör örgütüne destek verdiği hepimizce malumdu. Dağlık Karabağ da askeri kampların olduğu ve burada terör eğitimleri verildiğini onlarca kez basından izledik, gördük. Bir başka Örnek iyi ilişkiler sonucunda Suriye ile olan iyi ilişkiler nedeni ile Suriye teröre kapılarını kapamıştır. Aynı şekilde İran ‘da aynı karalılığı göstermiş ve hatta terör örgütü ile çatışmış, onlara büyük darbe vurmuştur. Öcalan ‘a ev sahipliği yaptığı gün yüzüne çıkan Yunanistan ise terör örgütüne sırtını dönerek desteğini çekerek büyük yara aldırmıştır.

3 -ülkenin Amerika ile iyi ilişkiler kurarak, Ortadoğu ‘da bir güç haline gelmesi ile Ortadoğu ülkelerinin Terör örgütü ile olan bağlarını koparmasına neden olmuştur.

4- hükümetin kürt açılımı veya diğer adı ile yürüttüğü Demokratik açılım. Bu açılımda hükümet karalılığını göstermek için bazı fedakarlıklar yapmak zorunda kaldı. Bu fedakarlıların başında ise ana dilde eğitim gelmektedir. Bu da zaten hükümetin programında mevcut. Bazı açılımlar ile dağa çıkmalar bitme noktasına gelmiş ve geriye dönüşler başlamıştır. Bu gün olduğu gibi.

5-Ergenekon davasında ortaya çıkan bazı ilişkiler terör örgütünün çöküşünü hızlandırmıştır. Örneğin bazı ETÖ sanıkları ile PKK terör örgütü arasındaki ilişkiler bunun kanıtıdır.

İşte bu saydığım nedenlerden dolayı Türkiye Cumhuriyeti 30 yıllık terör belasından kurtulmak üzerededir. Her gün kara haberlerin geldiği evlere neşe çökecektir. Başbakan ‘ın “analar artık ağlamasın” sözünden yola çıkarak başlattığı açılımda büyük yol kat edilmiştir. Ülkesini komşuları ile dost, halkı ile barışık bir konuma getiren Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ‘ın ve gerekirse bakanlar kurulu ile birlikte önümüzdeki yıl Nobel barış ödülüne aday olmasını ve almasını diliyorum Çünkü bu başarı ile bu ödülden daha fazlası hak edilmiştir.

hidayetozdemir_0266@hotmail.com