Sigara: ölüm için etkili ve yeterli

BU yazımda çok önemli bi soruna dikkat çekmek istiyorum. Sigara!

Türkiye'de sigaraya başlama yaşı - özeliikle son yıllarda- oldukça düştü. BU çok kötü bir durum. İçen insan sadece kendini değil, çevresindekileri de zehirliyor. BUnun farkında olsa bile öylesine bir illetin pençesindeki ne yaparsa yapsın kurtulamıyor.

KÖtü olan da herkesi zehirlemeye çok erken bi yaşta başlaması ve bunun farkında olamaması. Eskiden en fazla yaş 16 idi. ŞU anda 11. HAtta daha da düşük. BU çok acı verici. Bir milletin de bu kadar bilinçsiz ve madde bağımlısı olarak yetişmesi de çok acı verici. DAha gencecik yaşta, taptaze ciğerlerini gerçekten de zehirle dolduruyolar. Hem de kendi istekleriyle ve bunun çok güzel, çok farklı, çok ayrıcalıklı birşey olduğunu zannederek.

BU konuda yani sigaranın gençlerdeki bağımlılığı konusunda siz büyüklerden daha bilgili olduğumu düşünüyorum. Çünkü benim anlattıklarım benim arkadaşlarım, yakın çevrem, ailem... Gördüklerim, yaşadıklarım...

Ben 16yaşındayım ve lise ikinci sınıf öğrencisiyim. Antakya'da oturuyorum. Son iki yıldır başta arkadaşlarım olmak üzere birçok yakınımın sigara içtiğini öğrendim. Bu beni çok üzdü. Büyük şehirlerde daha yaygın olduğunu düşünüyordum. Burada da bu kadar küçük yaşta tiryakilerin olabileceğini düşünmemiştim. BU da beni şaşırttı doğrusu. Okulumdan birçok arkadaşım bu maddenin bağımlısı halinde. Bi kaçı ise "arada bi içiyorum canım sende!" diyenlerden. "Bi taneden ne olcak be sena!" diye küçümseyenler de var kendi acınacak hallerinin farkına bile varmadan. Önceleri onlar için üzülüyordum. Ama artık hiç üzülmüyorum. Acıyorum onlara... YAzık diyorum. Bu kadar iradesiz oldukları için asıl ben onları küçümsüyorum.

Burada biz gençlerin çok fazla alternatifi yok arkadaşlarımızla dışarıda buluşmak için. Bi kaç yer var adamakıllı. BU gün arkadaşlarımla çıktık biraz gezmeye. "Eee tatil bitmek üzere son günleri iyi değerlendirmek lazım." dedik ve çıktık. Yine her zaman gittiğiimiz cafeye gittik. Orada Antakya'nın 14-20 yaş grubunu görebilmek mümkün öğleden sonra. en fazla iki saat oturduk. Eve geldiğimde sanki iki paket sigarayı ben bitirmiş gibi kokuyordum. Başınızı nereye çevirseniz herkesin elinde bir sigara. Bi de ellerinde öyle bi tutup, dumanını öyle bi üfürüyorlar ki sanki az sonra bu hareketlerinden dolayı ödül alacaklar. Beraber geldiğim arkadaşalrımdan ikisi 1 saat sonra oturmuş tüttürüyolardı. -Onların içtiğini de bugün yeni öğrendim. Zaten bu yazıyı yazmama etken olan son darbe bu oldu - İÇiyorlardı...Sanki oyuncak gibi... Küçükken oynardık nasıl bir hevesse o... Bilirsiniz çubuk krakerler vardır. ONları ağzımıza alıp sigara içiyormuş gibi yapardık. HAni böyle ev gezmelerinde içen amcalar, teyzeler olurdu yaa... Evcilik oynarken onları taklit ederdik. ONlar hala o oyunları oynadığımızı sanıyorlar heralde. Şimdiki çubuk krakerin içindekinin zehir olduğunu bilmiyorlarmış gibi...

Kızlar koca kadınlarmş gibi içiyorlar, erkekler de adam oldum ben dercesine... Aslında o kadar komikler ki farkında bile değiller bunun. Akıllları sıra kendileri kanıtlamaya çalışıyolar. Hoş kime kanıtlamaya çalışıyorlarsa... Hele bi tanesi var ki küçük bişi boyu biraz kısa kalmış(küçümsediğimden değil, sadece tasvir ediyorum.). Benimle de yaşıt. Elinde sigarasıyla Cafenin içinde dolaşırken öyle bir edayla yürüyor ki " küçük dağları ben yaratttım arkadaş! YAklaşmayın yakarım!" Şu kısa kalmış mafya babaları gibi...

Arkadaşlarıma sorduğum kadarıyla - gerçi artık onlarla gerçekten içten arkadaşlık edemez oldum, kendimi onların yanında kötü hissediyorum - 12-13 yaşında başlayanlar çok, bi kısmı 15, bir kısmı da yeni yeni daha... "Neden? " diye soruyorum. Cevap yok. "Hiç işte öyle ya boşver " deyip geçiştiriyor. Bazıları da itiraf ediyor: "Arkadaş yüzünden", "Ama herkes içiyodu, ben de bakmak istedim ne var bunda", diyerek bazen de kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyolar. Bazıları da babacan yaklaşıyo: "aman sen içme , bak arkadaş grubu çok önemli dikkatli seç, biz onlara uyduk, böyle olduk" diyor. BU aslında daha da kötü bi itiraf " arkadaş yüzünden , onlara uyduk" . BUnun anlamı şudur: "Ben iradesizim. ÇOk çabuk etkilenirim.Düşünemem ben. Köleyim. " Babamın dediği gibi "Kızım sen iradesiz misin? Şimdi o gidip kendini köprüden atsa sen de mi atacaksın? "

İnsan hayatta kendi kararlarını kendi vermeli. Hiçbir insana kendi yaptığı hataları yüklemeye hakkı yok bence. Kendi de bir birey, irade sahibi, aklını kulanbilen bi insan. Hem ayrıca arkadaşın dediğin insan sana bü kötülüğü yapabiliyor, sen de ona inat bu illetten kurtulmaya bak.

Okuluma servisle gidip gelen bir öğrenciyim. SErvis şöförümüz de bir tiryaki denebilecek kadar içen biri. HeNüz en fazla 35 yaşında ama 50ye dayanmış gibi bir görüntüsü var. 16 yaşından beri içiyormuş. Onun da bir başlama hikayesi var. Anlattı bana bir gün. Ben de size aynen onun bana anlattığı gibi aktarıyorum : "Sizin yaşlardayım.ÇAlışmaya başladım. O sıralarda beraber gezdiğimiz bir arkadaşımız vardı. Sigara içiyordu. Birgün oturuyoruz. ÇIkardı paketini, yaktı sigarsını. Sonra bana da uzattı. 'AL' dedi, 'AL, BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ!'. Aldım Ben de içtim bi tane. ERtesi gün bir tane daha istedim, yine verdi. ERtesi gün bir daha istedim, 'biz mi dedik sana iç diye. Git al kendine biz mi besleyeceğiz seni ' dedi. Şimdi günde İKi paket bitiriyorum. İçmeyip, paramı biriktirseydim Şimdi kendime bir ev alırdım." İşte pişman olmuş ama yapabilecek birşeyi yok. Bırakamıyorum da diyor. Ne diyebilirsin kii...

Dediğim gibi ben bunları sadece gözlemlediğim kadarıyla sizlere aktarıyorum. Bunların içinde olabildiğim kadarıyla.Bu acı durumun ciddiyetine siz de varın istedim. Sigara kutuları üzerinde bulunan uyarıların hiç bir kimseye etkisi yok. Türkiye'de sigaranın zararları bir paketin üzerine yazarak anlatılamaz. Somut bilgi isterler. Görsel bir şeyler isterler. İngiltere'de bu sene başından itibaren sigara paketinin üzerine iki akciğer fotoğrafı bastırılımış. Biri sigara içen, diğeri içmeyen. Bununla birlikte paketlerin üzerindeki uyarıları dikkate alanların %44ten %82 ye kadar çıktığı görülmüş. Yanlız orası İngiltere, şunu kabul edelim ki Avrupa insanı bu gibi konularda Türkiyeden daha duyarlı ve bilinçli. Örneğin Türkiye'de ırsi olarak şeker hastası olma olsılığı yaklaşık %75 olan adamın düşüncesi şu: "nasılsa %75 şeker hastası olacağım. E bari yiyeyim de olayım." Hİç %25 lik ihtimali düşünüp de sağlığı için mücadele etme çabası yok. KAder bu, hasta olacağım nasılsa diyerek hiç düşünmeden sağlığını tehlikeye atıyor. ÇÜnkü kader, elden ne gelir?

Ama bizim bu gibi düşüncelere inanmamız gerekiyor. Sizlere Bu nedenle Bu yazıyı yazdım. Sizler için yazdım.Benim Gibi gençlerin, yaşıtlarımın , Çocuklarınızın sigara illetine bağlanmasını engellemeniz için yazdım.

Esas marifet onları doğru şekilde yönlendirmek. Onları sigaradan korumanız için, öncelikle siz büyüklerin sigaradan kurtulması gerekiyor. Bİzler sizleri örnek alıyoruz. BU nedenle siz her zaman iyi örnek teşkil etmek mecburiyetindesiniz. Türkiye'de o paketler üzerindeki uyarılarla çok çok içenlerin çok küçük bir kısmını korkutabilirsiniz sadece. Ama unutmayın Türkler hiçbirşeyden korkmaz. BU nedenle başta siz içenlerin iradeli bir şekilde bu illetten kurtulması gerekiyor. Gençlere bu zehri ciğerlere doldurmanın bir marifet olmadığını anlatabilmeniz için önce kendi ciğerlerinizi temizlemelisiniz.

Benim annem ve babam sigara tiryakisi olmadıkları, benim yanımda sigara içmedikleri, beni bu konuda doğru yönlendirdikleri için onlara teşekkür ediyorum. Ben bu düşüncelere sahip olmasaydım, sizleri de bu konuda bilinçlendiremezdim. Ben elimden geleni yaptığımı düşünüyorum şimdilik. Siz zaten yeterince doldurdunuz ciğerlerinizi zehirle. Merak etmeyin o sizin sağlığınıza büyük ölçüde zarar vermiştir zaten. Şimdi de bırakın o illeti, çocuklarınıza doğru örnek olmaya çalışın. Tertemiz ciğerlrinin zehirle dolmasına engel olun. Bırakın da onlar sizden daha uzun yaşasınlar. "alsınlar ömrümü onun ömrüne katsınlar" demekle çocuğunuzu daha uzun ve daha sağlıklı yaşatamazsınız. Onun için siz de çalışmalsıınız.

Bu arada unutmadan şunu da söyleyim. Genç yaşta sigara içmeye başlayanların çoğu da pasif içici. YAni bulundukları ortamda içilen sigaranı dumanını içine çekenler. YAni daha çok ailesinden görenler. Düşünün bir babasınız.7 yaşındaki çocuğunuz için siz bir kahramansınız ve bu kahraman sürekli sigara içiyor. Eğer bunu babam yapıyorsa ben de yapmalıyım diyor ve bu örnekle büyüyor. 15yaşında arkadaş grubundan birinin ona uzatması tiryakiliği için bir başlangıç. Çünkü onu itmesine gerek yok. Çünkü babası da içiyordu. Çünkü babasının yanlış birşey yapmayacağına inanarak büyümüş. İşte alın size bir tiryaki hikayesi...

Aslında daha birçok hikaye var yakın çevremden bildiğim ama; yazının doğru yerlere ulaştığını düşünüyorum.

Teşekkür ederim.