Şile' de tatil ve tarih

Bu yaz tatilimizin, büyük bir kısmını Şile'deki evimizde geçirmeye karar verdik.
Tabi bu kararı, çocukların isteği doğrultusunda vermek zorunda kaldık. Büyük oğlum izninin bir kısmını bizimle geçirmek istemesi, küçük oğlumunda imtihanlarının Haziranın 16 sı gibi bitmesi etkili oldu.

Velhasıl 23 Haziran'dan itibaren Şile'deyiz. Güneş, deniz, havuz, doğa yürüyüşleri, çiçeklerle, böceklerle haşır neşir olmak, bu sıkıntılı günlerde insanın kafasını dağıtmasına yardımcı olmakta birebir.

Bu şirin tatil yöresinin tarihçesi, tarihi yerleri ve gelişimiyle ilgili kısa bilgileri sizlerle paylaşmak isterim.

Şile, İstanbul iline bağlı, Karadeniz kıyısında bir ilçedir. Nüfusu 2007 (TUİK) göre 25169 dur.
Yunanca bir kelime olan Şile'nin anlamı yaban çiçeğidir. Şile adını bir bitki türü olan Mercan köşkten almıştır.

Şile M.Ö 7.YY da Miletli denizciler tarafından kurulmuş, ogünden bu güne çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. İlk yerleşenler Bitinler olması nedeniyle bu bölgeye, Anadolu uygarlıkları içinde Bitinya'da denilmektedir.

1050 Yılında Selçuklu birlikleri Şile'yi ele geçirirler, ancak 1097 yılında tekrar Bizans hakimiyetine geri döner. 1395 Yılında Sultan YIldırım Beyazıt döneminde Osmanlı eğemenliğine girer. Şile'nin yüzölçümü 543 km karedir. 4 mahallesi, 58 köyü vardır.

Tarihi yerleri; Şile Kalesi, limanın sağ tarafında büyük bir kayanın üstünde Bizanslılar tarafından inşa edilmiştir. Daha sonra Osmanlılar tarafından kullanılmıştır. Kale 10x10 metrekare genişliğinde, 12 metre yüksekliğindedir. Denizden gelebilecek saldırılara karşı yapıl-
mıştır.

Heciz Kalesi, Yeşil vadi yakınlarında olup, hakim bir tepededir. Bizans, Anadolu'dan gelen akınlara karşı korunmak için yapmıştır.

Şile Feneri; Dünya'nın 2.Büyük Feneri olan Şile Fenerinin tarihi değeri oldukça büyüktür.
Kırım harbinde Karadeniz'den İstanbul Boğazına girecek gemilerin yollarını bulabilmesi için, yapılmış fenerlerden biridir. Bu amaçla Boğazlar civarında 1856 yılında yapılan Anadolu Fenerinden sonra, 1858-1859 yılları arasında Sultan Aziz tarafından inşa ettirilmiştir.
Taş kısmı, Türk Mimarlar, metal aksamı ve mercek kristal sistemide Paris'te bulunan, Paris-Barbir fabrikasında yapılmıştır. Uluslararası standartlarında 1.Sınıf deniz feneridir.

Şile Mağaraları; 30 yakın mağara bulunmaktadır. Bunlardan Sofular mağarası, 100 metre uzunluğunda, 17 metre yüksekliğinde, yatay ve kuru bir mağaradır. Roma dönemine aittir.

Meşrutiyet Mağarası; Şile Meşrutiyet köyünde olup, 40 metre uzunluğunda, 3 metre derinliğinde yatay ve kuru bir mağaradır.

Diğer tarihi yerleri, Hanım suyu çeşmesi, Hamam, Kilise Kalıntıları ve birçok kültürel mekanlar mevcuttur.

Kumbaba Tepesi, İlçe merkezinde romatizmal hastalıkların naturel tedavi edildiği, kumluk bir tepedir. Kumbabanın mezarıda bu tepe üzerindedir.

Şile'ye ekonomi, sanat, spor, eğlence ve tatiline kadar büyük katkılar sağlıyacak olan Işık Üniversitesi Şİle'de öğretime başladı.

5 Yıldızlı Şile Dedeman Otelide resmen faaliyete geçti. Resort otel, Değirmen Otel, Doğa Clup diğer önemli oteller olarak hizmet vermekte, bunların dışında küçük, büyük birçok otel ve pansiyonlar mevcuttur.

Diğer bir faaliyet alanı ise Şile Bezidir. Şile bezi pamuk ipliğinden yapılan çok özel bir dokumadır. Sıcak havalar için ideal giysiler üretilmektedir.

Şİle eskiden virajlı yolları nedeniyle, kısmen dışarıya kapalı durumdaydı. Bugün otabanıyla, üniversitesiyle, büyük otelleriyle hızla gelişmektedir. Belediye Başkanı Sn. Mimar Can Tabakoğlu'nun gayretleriyle bugün altyapısını tamamlamıştır.

On kilometreyi bulan kumsallariyle, deniziyle, ve İstanbul'a yakınlığıyle hafta sonu tatilciler için kaçınılmaz bir tatil yöresi olarak değerlendirilmektedir.

Şile'ye tatile gelen herkes kendine göre bir aktivite bulmakta zorlanmıyacaktır.