Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mart '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Siyaset oyunu

2007 yılı seçim yılı ya, siyaset tartışmaları her yerde daha çok yapılır oldu. Gazetelerde, televizyonlarda, evlerde, kahvelerde, sokaklarda varsa yoksa siyaset…

İktidarda bir parti var. Bu iktidar partisini seçimle düşürüp onun yerine iktidar olmak isteyen bir elin parmakları kadar da muhalefet partisi var. Bu partilerin liderlerinin söyledikleri her söz medyada ve sokakta yankı buluyor. Bizde siyasetin gündemini bu liderler belirliyor. Liderlerine körü körüne bağlı, lideri hata yapsa da onu asla eleştiremeyen, kaderi liderinin ellerinde, varlık nedeni sadece liderine bağlılık olan partililer de bu oyunun figüran oyuncuları. Bir dizi film gibi. Bu televizyon dizisinin başrollerinde parti liderleri, yan rollerde partililer oynuyor, medya da her şeyi yayınlıyor. Buna da siyaset diyorlar…

İlk seçim Nisan-Mayıs aylarında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi. Bu seçimin şimdi tek gündemi ve tartışması Başbakan ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanı olup Çankaya’ya çıkıp çıkmayacağı. İşin gerçeği Başbakan da, muhalefet parti liderleri de bu siyaset oyununu kuralına göre onuyorlar. Her konuştuklarında yan oyuncuları partililerine ve medyaya malzeme verip oyunu sürdürüyorlar.

Başbakan diyor ki; "Ben sandıktan seçimi kazanarak çıktım. TBMM’de de çoğunluğa sahibim. Cumhurbaşkanını da bu Meclis seçeceğine göre, bu partinin lideri de ben olduğuma göre nasıl Başbakan olduysam Cumhurbaşkanı da olacağım" sözünü bir gün öyle bir gün böyle söyleyip oyunu sürdürüyor.Muhalefet Başbakan’ın Cumhurbaşkanı olup Köşk’e çıkacağını bal gibi biliyor.Ama yok “çıkarsa indiririz…”, yok “seçtirmeyiz, mahkemeye gideriz…” sözlerini bu oyunun senaryosu gereği söylüyorlar. Bu söz ve davranışlarında kesinlikle içten değiller. Çünkü Başbakan’ın partisinin başından ayrılıp Çankaya’ya çıkması bu muhalefet partilerinin de işine geliyor ama bunu içtenlikle söylemek yerine siyaset oyunu gereği karşı çıkar görünüyorlar.

Yakın tarihimize kısaca bakarsak iki gerçekle karşılaşırız. Birincisi, Atatürk’ten bu yana seçimi kazanan bütün partilerin liderleri Cumhurbaşkanı olup Çankaya’ya çıkmışlardır. C.Bayar, T.Özal ve S.Demirel örneklerinde olduğu gibi. İkincisi partisini bırakıp Çankaya’ya çıkan liderlerin partileri ilk seçimde zayıflayıp ikinci seçimde de siyaset sahnesinden çekilmektedirler. Bu basit tarihi gerçekleri iktidarı, muhalefeti ile siyaset oyununun bütün oyuncuları biliyor. Mayıs ayında Başbakan Köşk’e çıkarsa partisi AKP Kasım seçimlerinde gerileyecek bu da muhalefet partilerinin işine gelecektir… Bu gerçeğe karşın siyaset oyununun da oynanması gerekiyor.

İktidar ve muhalefet siyaset - seçim oyununu sürdürürken oyun sahnesinin dışında neler oluyor? Türkiye’nin gerçek sorunları bu siyaset oyununun gölgesinde kaldığından gündeme bir türlü gelmiyor, konuşulamıyor, yazılamıyor… Çünkü “koyun can derdinde kasap et derdinde.” Onlar seçim, vatandaş geçim derdinde.

Bu siyaset oyuncuları ne kadar kendi oyunlarına dalarlarsa dalsınlar, iktidar partisi pembe tablolar çizerse çizsin, oyunun dışında ülke genelinde gerçek can sıkıcı. Ekonomi hiç iyi değil. Esnaf siftah yapmadan dükkan kapatıyor. Küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık derken, tarım ve çiftçi can çekişiyor. Büyük kentlerde eşkıyalar kol geziyor, can güvenliği yok. AB rüyası bitti. Komşumuz Irak’taki savaş insan kıyımına dönüştü. Daha ne sorunlar var...

İktidarın bu sorunları çözecek gücü yok. Muhalefetinde hiçbir somut önerisi ve çalışması yok. Varsa yoksa siyaset-seçim oyunu… Onları izlemeye devam edin…

İznik DOĞUŞ Gazetesi- 14 Mart 07

 
Toplam blog
: 28
: 1087
Kayıt tarihi
: 11.03.07
 
 

Cennet Gökova’nın tam ortasında bulunan Mazı Köyü’nde yaşayan, bahçesinde her türlü sebzesini, rakıs..