Sizce nasıl bir cevap?

Geçenlerde bir yazı okudum ve okuduğum yazıda, özellikle de yazıdaki soruda tutuklu kaldım. Aklımın bir yerine sabit bir kalemle yazıldı bu soru. Biliyorum ki hayatımın sonuna kadar bu sorudan artık kaçışım yok. Zaman zaman hep gözüme takılacak. Aklım her seferinde bu sorunun cevabını tekrar tekrar arayacak.

Yazıdaki soru Ayn Rand’ın “Atlas Silkindi” isimli kitabından.Diyor ki Ayn Rand;

“Eğer öldüğünüzde, sizden önce yaşamış o bütün büyük insanlar, fark yaratmış büyük beyinler tarafından karşılansaydınız, ne duymak isterdiniz onlardan?”

Ayn Rand’in cevabını söylemeden önce düşünmeniz için size biraz süre vermek istiyorum. Düşünün lütfen. Kapıda sizi, çalışmalarını büyük bir keyifle okuduğunuz bütün büyük düşünürler-yazarlar, hayran olduğunuz devlet adamları-siyasetçiler, çok sevdiğiniz, değer verdiğiniz aile büyükleriniz-dostlarınız, sanatçılar, mucitler.......... karşılıyor.

Onlardan ne duyduğunuzda, çok duygulanırdınız, hoşunuza giderdi, inanılmaz mutlu olurdunuz, gururlanırdınız?

Tamam mı? Hazır mı cevabınız?

Açıklıyorum artık Ayn Rand’ın cevabını.

“Aferin evlat, iyi iş çıkardın!”

Sizce nasıl bir cevap?
Nasıl hissederdiniz kendinizi onların ağzından duyduğunuz bu karşılama cümlesi sonrasında?
Gözleriniz mi dolardı?
Duygulanır mıydınız?
Yoksa ne demek istediklerini anlayamaz mıydınız o an?
Nedir ki iyi iş?
Var mı kafanızda oluşturmuş olduğunuz böyle bir tanım?
Size göre bu dünyada nasıl yaşarsanız iyi bir iş çıkarmış olacaksınız?
Ya da onların iyi bir iş tanımından siz ne anlayacaksınız?
Bugün neleri bilinçli olarak iyi iş oldukları için yapıyorsunuz?
Ya da bugün nelerden bilinçli olarak iyi iş olmadıkları için kaçıyorsunuz?
Yaşamınızdaki temel değerleriniz, prensipleriniz neler?
Şu an elinizden gelenin en iyisini yaptığına gerçekten inanıyor musunuz?
Hadi dönüp bakın şöyle bir geçmişinize;
Baktığınız da bugün kendinize gururla, göğsünüzü gere gere, gönül rahatlığıyla “ben iyi bir iş çıkarmışım arkadaş” diyebiliyor musunuz?

04 Eylül 2007