- Kategori
- Felsefe
Söktüm kendimi, yeniden yapmak için
Ey sırrı araştıran kişi
Can var can içinde, kalbine inde ara
Sen kendi özünü kendinde ara
Ey sırrı araştıran kişi her yerde ara
Lakin o değil dışarıda kendi içinde ara (Mevlanaı>)
Söktüm kendimi, yeniden yapmak için.
Önce dürüstlük parçamı aldım önüme, terbiye edeyim diye.
Dürüstlüğün dürüstçe cevap vermesini istedim. Sordum: "Nesin sen, neye yararsın?"
Cevap verdi: "Doğruluğum ben. Olanı olduğu gibi yansıtırım. Gerçeği saklamam. Samimiyim, hem kendime hem de başkalarına karşı. Bu nedenle güven veririm sana ve başkalarına. Aldatmam, inanabilirsin bana. Bilirsin ki, herkesedir doğruluğum. Gerçeği, gerçek değilmiş gibi; olanı olmamış gibi gösteremem, bilirsin. Zaten bunun için güvenirsin bana."
Sordum: "Nasıl emin olabilirim doğruluğundan?"
"Vicdanına sor." dedi.
Aldım vicadanımı önüme. Sordum: "Kimsin sen? Ne işe yararsın?"
Vicdan: "İç sesinim ben. Yanlış ve doğrunun ne olduğunu bildiririm sana. Suçlayarak, yargılayarak, kınayarak, öğütleyerek, huzur vererek yaparım bunu. Benden kaçamazsın. Bu dünyadaki yolculuğunda hep eşlik ederim sana, tekamülün oranında gelişirim." dedi.
"O zaman dürüst olmam için vicdanımın mı gelişmesi gerekiyor?" diye sordum.
"Hayır. Yaşaman, sevinmen, üzülmen, üzmen, üzdüğün için tekrar üzülmen, sevmen, sevilmen, nefret etmen, nefret edilmen, nefret ettiğin kişiyi anlaman, değer vermen, değerinin bilinmesi, değersizliği bilmen, ön yargılara maruz kalman, ön yargılı davranıp pişman olman, kınaman, kınadığını kendinde görmen, söz vermen, sözünü yerine getirmen, sözünü yerine getirememen gerekiyor. Yaşaman, yaşaman ve yaşaman gerekiyor. Yaşadıklarından ders alman, düşünmen gerekiyor.Kendini bilmen, insanı bilmen, her şeyin, her duygunun sana, insana mahsus olduğunu bilmen gerekiyor. Yaşadıklarından, gocunmamayı da, gururlanmayı da, bugün yanlış yapanın yarın telafi edebileceğini, yanındaki en büyük dostun olabileceğini; aynı yanlışı senin de yapabileceğini, belki hatta çoktan yapmış olduğunu bilmen gerekiyor. " dedi.
"Nasıl ayırt edeceğim seni, pek çok duygudan?" diye sordum.
Mevlana'nın sözleri ile cevap verdi bana:
<ı>Sana dilsiz, dudaksız sözler söyleceğim
Bütün kulaklardan gizli sırlardan bahsedeceğim
Bu sözleri sana, herkesin içinde söyleceğim
Ama senden başka kimse duymayacak
Kimse anlamayacak
ı>Anladığım şey, işimin zor olduğuydu. Daha çook, yeniden söküp takmak, diğer parçalarımla da daha sonra hesaplaşmak üzere taktım yerine dürüstlük ve vicdanımı.
Not: İzne ayrılıyorum. Bir ay sonra görüşmek üzere, sevgiyle, sağlıcakla kalın...