Soma'ya ağıt

Soma Kömür ocağında vefat eden

Kardeşlerimizi saygıyla ve rahmetle anarak. 

***       ***     ***

Mart mı, Nisan mı bilemem

Yok yok aylardan Temmuz, Ağustos

Soma yollarında kamyonlar durmadan

Karpuz taşır, kavun taşır

Aylar ve zaman değişti gayri

Kamyonlar bu kez Mayıs ayında

Soğuk hava depolarına

Durmadan cenaze taşır

Sürücüler gönülsüz, baygın ve yorgun

Omuzları kırık, direksiyonları dilsiz

Analar ağlar, babalar ağlar

Gelinlerin feryadı kapkara

Dereler karanlık kirli kirli is çağlar 

Kan, ter içinde, revan göklere ulaşır

Çocukların feryadı, bir destandır gözyaşı

Bulutlara dalga dalga boz-bulanık karışır

Aydınlık bir haber değil, kara ocaktan belli

Soma yollarında gün boyu kamyonlar

Durmadan cenaze taşır

Dönen tekerlekler de umutsuz

Bir ayrılık, bir hüzün dolu türüler

284 ceset yana yana dizildiler

Kimi Ahmet, kimi Mehmet ve Hasan

Gelecek nevruzlara küsüp, gittiler

Bir başka baharları görmemek üzere

Soma yollarında kamyonlar bu kez

Durmadan tabut taşır, cenaze taşır

Analar ve Babalar Soma’ya bundan gayri

Zor alışır, zor alışır

Bütün Anadolu ve bütün evrende

Bayraklar yarıya indi, üzgün ve mahzun

Şehir şehir, kent kent, köy köy

Minarelerde Sela ( lar ) okunuyor

Allah-ü  Ekber 

Allah-ü  Ekber 

Yaralar sarıldı, acılar paylaşıldı

Soma kömür  ocağına bir ekmek için

Bir   avuç  kömür için çalışan yiğitler

Bundan böyle yeniden gelenler zor alışır

Nasıl çalışır…. Nasıl  çalışır?

Soma yollarında kamyonlar

Bundan böyle kavun değil

Tabut  taşır

Caneze taşır

Analar ağlar,gelinler dul,

Bebeler, çocuklar mahzun  

Babalar zor alışır...

Soma yollarında kamyonlar 

Gönülsüz  adam taşır

Dili yok kamyonların

Tarih neler neler söyleyecek

Neler yazacak yarın

Soma yollarında kamyonlar

Kavun taşır, şimdi ne taşır?

Abdülkadir GÜLER

15 Mayıs 2014- Söke