Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Eylül '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Sonsuza dek

Sonsuza dek
 

Size bir hikaye anlatacağım. aslında gerçek hayatta pek yaşanmaz bin yılda bir belki yaşanır. Hikaye öyle Leyla Mecnun hikayesine benzemiyor. Bir ömür boyu mutlu yaşamışlar ve hayatlarının her anını doya doya yaşamışlardır. Öyleki bir diğerinden mecburen ölüm nedeniyle ayrılırken bile sevgileri hala ilk günkü gibi tüketmemişlerdir. Onun ölümü bile aşklarını bitirmemiş hatta yıllar geçtikçe özlemleri daha da artmıştır. Bu nedenle diğeri hayatını kaybeden eşine kendisinin son anlarında bir veda ve kavuşma mektubu yazmış ve tüm hayatını özetlemiştir. Belki bir gün okuyan ve bunu anlatan birilerine denk gelirde aşkın ve sevginin anlamını anlatır diye. Sevmek ve ölümsüz sevmek nasıl bir şeymiş öyle. Hemde incitmeden ve sabırla bekleyerek sevmek. İşte sabır aşklarını köreltmemiş aksine özlemle doruğa ulaştırmıştır. Şimdi sizlere bu güzel hayat hikayesini ve özlemini anlatıyorum.

Bir gün eğer uzaklara gidersen ve bir daha dönmemecesine ayrılırsak eğer. Hatırlarmısın ismimi ve beni. O eski günlerin hatrına ismimi andığın her dakikasında gözlerin dolarsa özlemle kulaklarımı çınlatırmısın. Seni sevmek ve seninle varolmak gerçekten dünyanın en güzel duygusuydu. Varlığınla şendim ve hayata bağlanıyordum.

Yıllar nasıl geçti. Saysam şimdi saatlerimi alır. Ama geriye baktığımda sanki seninle yaşanmış dolu dolu geçmiş bir saniyeydi. Ve şimdi senden uzaklarda sensiz yalnız ve soğuk bir yerde bulunuyorum. Sana kavuşmak sanki bir hayal benim için. Kaderime isyan edesim geliyor ama biliyorum ki bu kader yine bizi bir araya getirecek. Onun için sabır diyorum. Sana kavuşacağım günleri bir tesbih taşları gibi çekiyorum.

Her dönemeçte bir ömür gidiyor. Yollar o kadar uzuyorki bir kilometrelik yol sanki yüzlerce kilometreye denk geliyor. Ömrüm sensiz gerçekten çok kurak geçiyor. Duygularım o kadar yoğunlaştı ki artık taşıyamaz oldum. Her gün boş duvarlarda senin silüetini görür gibi oluyorum ve seninle konuşmaya çalışıyorum.

Geceler çok soğuk ve ürkek. İçim titriyor. Eskiden bu gibi gecelerde sana sarılırdım ve bütün ürkekliğim ve korkum geçerdi. İçim ısınırdı. Kollarında huzur bulurdum. Şimdi ise senin yerine yün yastıklara sarılıyorum. İnan senin yerini hiç bir şey tutmuyor.

Yarim yaram kanıyor. Sensiz geçen her gün içimdeki yara derinleşiyor. Birileri o yaraları kaşıdıkça derinden kanıyor. Kanamaları durduramıyorum. Yıllar bile artık yaramı nasırlaştıramadı. Hala o ilk günkü tazeliğinde kaşıdıkça kan akıyor. Yoruldum ve dayanacak gücüm kalmadı. Sensiz ölmekten ve sensiz yok olmaktan korkmaya başladım. Nerdesin artık gel diyorum. Biliyorum buralarda olsan, dünyanın öbür ucunda da olsan koşar gelirdin. Hiç durmazdın.

Bekle yarim artık ben geliyorum. Yıların verdiği hasret artık bitmek üzere. Kalbim senin için çarptı yıllarca. Attığı her saniyesi senin içindi ve şimdi ise senin için duruyor. Sana kavuşmak için artık yaşam mücadelesini durduruyor. Yüreğim hayatta seni andı gelecek hayatında ise hep seni anacak. Yarınlar artık hep bizim olacak. İsmini andığım her dakika artık sen olacaksın yanımda. Sevgiye ve sevdaya sadık kalanlara...
 
Toplam blog
: 196
: 493
Kayıt tarihi
: 28.06.07
 
 

Doğayı seviyorum. Onun içinde yaşamayı ve güzelliklerini tatmayı seviyorum. Yaşamayı ve hatta ölü..