Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '08

 
Kategori
Bilim
 

Sosyal bilimlerde araştırma V - not kartı, alıntı ve aktarma örnekleri

Sosyal bilimlerde araştırma V - not kartı, alıntı ve aktarma örnekleri
 

DOĞU-BATI her zaman farklı...(Resim alıntı)


Bu bölümde Not Kartı, Alıntı ve Aktarma Örneklerini incelerken, çevremizde cereyan eden olayların, yakın geçmişine göz atma fırsatını da bulacaksınız. İyi okumalar!

NOT KARTI ÖRNEKLERİ
I



Doğu Sorunu XX. yy
ÖZET

Türkiye ile İngiltere ve Irak arasında, 5 Haziran 1926’da imzalanan, Türk – Irak Sınırı ve İyi Komşuluk İlişkileri ile ilgili Ankara Antlaşması; Üç bölüm, 18 madde ve Ek bölümden oluşuyordu.

Birinci bölümde Türkiye ile Irak arasındaki Sınır, İkinci bölümde iyi Komşuluk İlişkileri, Üçüncü bölümde Genel Hükümler, Ekte ise sınırların ayrıntılı konumu yer alıyordu. *

Bu antlaşma ile yüzyıllardır süren Şark Meselesi, Türkler açısından sona ermiş oluyordu. **

* İsmail Soysal : Türkiye’nin Siyasal Antlaşmaları, I. Cilt (1920 – 1945), Ankara – TTK., 1989, s. 304 – 317

** Kişisel görüş



II

Doğu Sorunu XIX. yy.

ALINTI

“Yurtseverlik de, milliyetçilik de İslâm dünyasına yabancı kavramlardı. Ali Paşanın da gözlemlediği gibi bu fikirlerin girişinin etkisi yıkıcı olmuştur.”

“Ortadoğu’ya gelen bu fikirler, özgürlükçü muhalefet hareketleriyle ilişkiliydi.”

“Osmanlı Hıristiyanları ile Avrupa devletleri Jöntürk Devrimini ileriye doğru önemli bir adım olarak kabul ederlerken, bunun kendi plânlarına müdahale etmesine izin vermediler. Aksine bunu kaçırılmayacak bir fırsat olarak gördüler.”

Bernard Lewis: ORTADOĞU, Hıristiyanlığın Doğuşundan Günümüze Ortadoğu’nun

2000 Yıllık Tarihi, Çev: Mehmet Harmancı

Yeni Binyıl, Medya Ofset, İstanbul – 1996, s. 256, 257, 263




III

Doğu Sorunu XXI. yy.

ABD’NİN AMACI

(Düşünce Süzgecinden Geçirilmiş)

Saddam elindeki tüm kitle imha silâhlarını B.M.’e teslim etse dahi A.B.D. vuracak. Niye? Çünkü asıl hedefi Saddam ve rejimi değil. Asıl amacı;

    Ortadoğu’yu yeniden düzenleme, Petrolün kuyubaşı fiyatını (yerinden) ucuzlatma, Hazar ve Avrasya’nın yeraltı kaynaklarını kontrol altına alma, İsrail ile iç içe geçmeOrtadoğu’ya Amerikan sermayesi ihraç ederek 21. yüzyılı biçimlendirme.

Necati Doğru: Uysa da Uymasa da, “Kumaşı İtalyan! Dantelası Fransız! Manken Kızı Türk!" SABAH – 22. II.2003, s. 15


IV – METİN AKTARMA

Araştırma tekniklerinden biri de metin aktarma (iktibas)dır. Bazıları metin aktarmayı kanıt değil süs olarak nitelerken, bazıları da bunu görüşü güçlendirme, – özellikle tartışma konularında – dayanağı olarak görürler.

Sosyal Bilimlerde araştırma daha çok ikinci elden kaynaklara, incelemelere ve genel nitelikteki kitaplara dayanır. Bu durumda – belirgin, ilginç, sivri düşünceler dışında – aktarma yapmaya gerek yoktur.

Bir araştırmacının görüşünü çürütmeye çalışırken, görüşü aynen aktarılarak, iddiasındaki tutarsızlık belirtilmiş olur.

Bazen de incelemelerde görülen belgelerden orijinal aktarmalar yansıtılır. Bu alıntıda “......’nın, ........belgeden aktardığına göre .......” diye bir açıklık getirilir. Bu açıklamayla belgenin sizin değil, incelemesinden yararlandığınız kişinin çabası sonucu ortaya çıkarılmış olduğu belirtilir. Bu bilimsel araştırmaların kaçınılmaz bir gereğidir. Bu tür alıntıların açıklaması metin içinde yapılabileceği gibi dipnotta da bulunabilir.


AKTARMA ÖRNEKLERİ
I

Doğu Sorunu XI. yy.

Ayten Başabaş Dirier: Türk Anadolu’da, İzmir – l983, s.7

Selçuklulardan önce Ön Asya’ya ve Mısır’a gelerek yayılan Türk kitleleri;

Çin’de, Hint’te ve Doğu Avrupa’daki Türkler gibi yerli Arap ve Acem halkı

arasında dağılarak eriyorlardı. Güney Suriye ve Mısır’a doğru yayılan Türklerin

büyük bir bölümü birkaç yüzyıl, bazen birkaç kuşakta Türkçe’yi unutarak, Arapça’

kabul etmek suretiyle Araplaşmışlardır. Bu durum IX. yüzyıldan zamanımıza dek

sürmüştür. Z. Velidi Togan’ın deyimiyle; “bu iki ülke, Türkleri Araplar arasında

eritip kaybede bir kazan işini görmüştür.”(3)

3-A.Zeki Velidi Togan: Umumî Türk Tarihine Giriş, I.Cilt, İstanbul Ün. Ed. Fak.Yay.s.178



II

Doğu Sorunu XIX-XX. yy.


ORTA DOĞU
Ergün Aybars’ın(1), Kavanedes’ten aktardığına göre; Süveyş Kanalı’nın açılması, pamuk üretimindeki önemi, diğer hammadde kaynaklarının bulunması ve büyük devletler için önemli bir Pazar olması dolayısıyla özellikle l9. yy.’ın sonunda Osmanlı İmp.luğu üzerindeki ekonomik rekabet çoğaldı. 20.yy. başında petrolün ekonomide kazandığı önem, rekabeti buralara egemen olma yarışına dönüştürdü.

1902 yılında Alfred Mahan buraları için “Orta Doğu” terimini kullanırken, yörenin Avrupa, Asya ve Afrika kıtaları arasındaki konumu büyük su yolları ile çevredeki Karadeniz, Akdeniz, Kızıldeniz’in kavşak noktasında bulunması, Aden Körfezi’ndeki önemini göz önünde tutarak, Orta Doğu’yu bir tekerleğin merkezine benzetiyordu(2)

1- Ergün Aybars: Türkiye Cumhuriyeti Tarihi I, İzmir-l984, s.59

2- Thomas G. Kavanedes: The Middle East, New York-l969, s.

Ayrıtı için bkz: Necdet Kurdakul: Osmanlı İmparatorluğundan Orta Doğu’ya “Belgelerle Şark

Meselesi”, İstanbul-l967, Edvard Drianut: Şark Meselesi, Çev: Mehmet Nafiz , İstanbul-l328

(Eski yazı), Bayur: XX.yy’da Türklüğün...., Lewis: Ortadoğu

Jaeschke: Kurtuluş Savaşı ile İlgili İngiliz Belgeleri, Çev: Cemal Köprülü, Ankara – 1991




III

Doğu Sorunu 1918

Musul’un İşgali

Jaeschke: İngiliz Belgeleri, s. 33

Mondros Ateşkesinden sonra 6. Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa; İngilizlerin Musul’u işgalini haklı görmediği ve bu konuda kuşkularını belirttiği için, hiddetlerini üzerine çekiyordu. General Cassel burasını işgal için emir aldığını 2 Kasım’da kendisine bildirdi. İki tarafın hükûmetleriyle yapılan yoğun yazışmalardan sonra, War Office: “Musul garnizonunun teslim olması hakkındaki Britanya isteğinin ... 16. madde karşısında haklılığının açık bulunduğu; Musul’u işgal etmesi için General Marshall’a talimat verildiği; ayrıca da ‘Musul’un Alman Kurmay haritasında ... Irak’ta gösterilmiş’ olduğu” karşılığını veriyordu.

General Marshall ile Ali İhsan Paşa arasında 7 Kasım’da İngiliz Karargâhındaki uzun tartışmalardan sonra, Generalin “İngilizlerin ileri yürüyüşüne zorla mı mani olacağı” sorusuna, Paşa şu cevabı verdi: “Ben son zamanda yekdiğeri ile ebedî dost olmaları gereken iki millet arasında tekrar savaşın başlamasına sebep olmayı arzu etmem. Protesto ederek askerimi çekerim...” Böylece 8 Kasım 1918’de Musul’da İngiliz bayrağı çekildi. Şehrin boşaltılması 15 Kasım’da, Vilâyetin ise 6 Aralıkta son buldu. (27)


27- TİH I (Türk İstiklâl Harbi I), 78 – 96, Osmanlı yöneticileri İngilizlerin eski dost olduğundan dem vurup,

onlara yaklaşmaya çalışırken; Dışişleri Bakanı Lord Balfour, İstanbul’a yüksek komiser atanan Akdeniz

Filosu Komutanı Calthorpe’a 9 Kasım’da yazdığı özel talimat mektubunda şöyle diyordu: “1- Mezopotamya,

Suriye ve Arabistan’da tarafımızdan işgal altında bulundurulan ülkelerin Osmanlı egemenliğine ya da

yönetimine geri dönmemesi siyasetimizin ‘değişmez bir parçasıdır. ‘ ... 4- Padişah ve diğer Türk ileri

gelenlerinin dostça yaklaşımlarına ‘nazikâne bir uzaklıkla’ karşılık gösterilecektir.” (Sina Akşin: İstanbul

Hükümetleri ve Millî Mücadele, İstanbul – 1976, s. 93 – 94 , İngilizce aslı için bkz. : Jaeschke: a.e.,

s. 262 – 263)



*
ÖNCEKİLER
1-http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=138860

2-http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=139218

3-http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=139433

4-http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=139621


 
Toplam blog
: 214
: 5488
Kayıt tarihi
: 03.08.08
 
 

Emekli eğitimci, araştırmacı yazar, şairim. Ülkemin cennet ile cehennemi bir arada yaşadığı bir zama..