Sosyal çilelerimiz

Bazı sözler vardır dilimize almaktan insan olduğumuzdan dolayı duyduğumuz haya ve edep neticesinde imtina ederiz ve ne yazık ki çağımız, insan dağarcığını günden güne böylesine hicap duyacağımız sözcüklerle ve kavramlarla akıl almaz bir doldurma gayreti içerisine girmiştir.

SOYKIRIM, ÇOCUK PORNOSU, KAPKAÇ, CİNNET GETİREN BİREYLER....

Yaşadığımız çağ her ne kadar insanlığın alet yapma ve onu kullanma becerisinde göstermiş olduğu ilerlemenin kendi tarihi süreci açısından mümtaz bir kesitini oluştursa da, beraberinde dehşet boyutunda yaşanmış binlerce yıkım, gözyaşı, çile ve ızdırabın da oluşmasına, üstelik önlenem alınabilinir olmasına karşın uygulanan yanlış yönetim sistemlerinin sonucunda sebebiyet teşkil etmiştir.

EVET, ÖNLENEBİLİR HEM DE ÇOK BASİT

Burada hepimizin aklındaki temel sorun şudur; madem çözüm yolu çok basit o halde neden bu sorunlar yıllardır insanlığımızı karartıyor. evet bu sorunun cevabı da kendi gibi basit çünkü bu işleri yapan failler, yaptıkları işi hem insanlık gailesinin dışında görmüyorlar hem de yaptıklarını zamanımızın şartlarında ve artık bu devirde de canım diye başlayan cümlelerle meşru görüyorlar. Netekim bu anlayışın en çarpıcı örneğini çağın baskın zihniyeti liberal kapitalizmin temsilci hüvüyetine soyunmuş bir bayan köşe yazarının 'çocuk pornosu içeren sanal görüntü yayımı serbestlik kazansın' şeklindeki yazısının içeriği ile vermiş bulunmaktadır.

ÇÖZÜM İNSALIK KAVRAMININ İÇİNDE

Zihnimizde canlandırırken dahi yorulduğumuz bir zaman uzunluğundan bu yana muazzam büyüklükte bir kainatın parçasıyız. kimler geldi kimler geçti edebiyatı yapmadan belirtilmesi lazım gelen nokta şu ki bu günkü insanlık, geçmişini dolduran milyarlarca afrikalı, asyalı, avrupalı, grönlandlı ve amerikalı kıta insanın katkısı sonucu oluşmuştur. hal böyle iken biz de bu durumun adını bir kez daha tekrar edelim ve yaratılan bu insanlık hepimizin diyelim. işin bu boyutunu kavramak şu açıdan çok önemlidir küçük bir azınlık için iyi olan ya da zararsız olan bir şeyin bir diğer kesim için mağduriyet taşıdığının bilincinde olabiliyor olmamızın getireceği sorumluluk anlayışıdır.

SON NOKTA EKONOMİNİN ADİL PAYLAŞIMI

Hiç şüphe yok ki huzurlu ve güvenli bir ortamın tesisinde tamamlayıcı son nokta olarak adil bir ekonomik paylaşım önerilmesin. ancak burada unutulmaması gereken ve öncelikli olan husus insanlarda ortak paylaşımcılığı esas alan fikri zeminin kuvvetli bir şekilde tesis edilmiş olmasının zorunluluğudur. bu aşama sağlandıktan sonra zaten gerisi kendiliğinden ve kolaylıkla gelecektir. Burada işin zahmetli kısmı fikrin yayılmasında olacaktır.