Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Şubat '07

 
Kategori
Su Sporları
 

Su fobisi

Su fobisi
 

Bu yazımın konusunu önceden sizlerle paylaşmıştım. Havuza ilk gidişte nelere dikkat etmeniz gerektiği ile ilgili pratik ipuçları verecektim. Sizlerden gelen 2 soru, bu yazıyı bir sonraki sefere ertelememe neden oldu. Bugün yazdıklarım yeterince ikna edici olmazsa zaten birçoğunuz yüzme dersine hiç gitmeyeceksiniz. Merak etmeyin bu yazıyı bir iki gün içinde yazacağım, size borcumdur.

Belki tesadüf ama dostlarımdan gelen iki soru da temelde su fobisi ile ilgiliydi. Ayrıca soruların çok da ilginç yönleri var; biraz sonra değineceğim. Öncelikle bu dostlarıma açık yüreklilikleri ve cesaretleri nedeniyle teşekkür ederim. Çoğumuzun içinde sakladığı ve dışa vurmakta tereddüt ettiğimiz, zihnimizin derinliklerinde bizi sürekli kemiren fobilerimiz var. Bunlarla yüzleşebilme cesaretini gösterebildiğimizde çözüm yolunda ilk adımı atmışız demektir. Belki bu konuda psikolog ve psikiyatr arkadaşlarımız bizi aydınlatır. Size genel bir fikir vermesi için ilginç bir adres vereceğim: http: //www.korku.org/fobisozluk.htm . Beynimizin bizlere ne tür oyunlar oynayabileceğini merak ediyorsanız bir göz atın.

Dostlarımın sorularına gelmeden önce izninizle ben de bir deneyimimden bahsetmek isterim. Küçük yaşlarda yüzme öğrendiğimden bahsetmiştim. Yüzmeyi havuzda öğrendiğimden, önceleri denizde yüzmekte çok zorlandım. Öncelikle sınırları olmayan kocaman bir ortamdaydım; bu ortamın ne kadarını kullanmalıydım? Denizin üzerinde çeşitli akıntılar ve dalgalar, sandallar, yelkenliler, rastgele yüzen insanlar, içinde yengeçler, balıklar, taşlar, yosunlar, deniz kestaneleri vardı; yani havuz gibi homojen değildi. Bir de o zamanların meşhur Jaws filmini de seyretmeyeyim mi!!! Ne zaman denizin dibinde kum yerine koyu lacivert bir sonsuzluk görsem kalbimde bir çarpıntı, kulaklarımda o mendebur filmin akıllardan çıkmayan gerilim müziği olurdu. Derinliklerden Jaws çıkacak (Marmara denizinde!!!) ve beni yiyecek... Aslında bu korku işime de yaradı, denizde diklemesine açılmak yerine sahile paralel yüzmeyi öğrendim. Hala da öyle yaparım. İlkbahar gibi açık denizde yüzmeyle ilgili bir yazı yazmayı planlıyorum.

Gelelim dostlarımızın sorularına. Birincisi yüzme antrenörü gözetiminde yüzme öğrenmeye başlamış bir arkadaşımızdan geldi. Birkaç kulaç attıktan sonra biryerlere tutunma ihtiyacı hissettiğinden bahsediyor ve bundan rahatsızlık duyuyor. Kulaç atmadan da suyun üzerinde durabilmesi gerektiğinden ama buna cesaret edemediğinden bahsediyor. Profesyonel destek alarak zaten atılması gereken en önemli adımı atmış; tebrikler. Yapması gereken, korkularını antrenörüyle konuşmak ve sabırla çalışmalarını sürdürmek. Suyla ilgili geçmişte başından kötü olaylar geçmiş (yakını boğulan, yüzme bilmeden denize atılan, sandaldan düşen, kuyuya düşen, vs.) kişilerin bu travmayı tam olarak atlatmaları birkaç aylık bir çalışma süreci gerektirebilir.

Diğer arkadaşımız ise yüzme antrenörlüğü yapmış ve pedagog olarak çalışıyor. Onun aşamadığı korkusu da derine dalmayla ilgili. Fiziksel olarak rahatlıkla dalabileceği 4 metrelik bir derinliğe psikolojik nedenlerle dalamadığı, daldığında da panik içinde suyun yüzeyine fırladığından bahsediyor. Önceki sorunla farklı özelliklere sahip, ama temelde su fobisi kapsamında. Bu arkadaşımız teknik olarak yüzmeyle ilgili bilgi sahibi ama suyun altında olmak kendisinde korkuya neden oluyor. Cankurtaran sertifikası almak için dalması gereken bir derinlik var ve bunu başaramıyor. Tavsiyem tüplü dalma kurslarına giderek çok daha derinlere dalma deneyimi kazanması. Bu konuda referans olması için Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu linkini ekliyorum: http: //www.tssf.gov.tr/ Suyun dibinde güvenle durabilmeyi öğrenmek sanırım bu korkuyu aşmaktaki ilk adım. Daha sonra şnorkel ve paletle 1 metreden başlayarak kendine güveni arttıkça derinliği arttırması. Bu tür fobileri aşmak biraz çaba ve sabır gerektiriyor ama sonunda gösterdiğiniz çabaya değiyor. Belki de dostumuz önümüzdeki yaz sezonunun sonunda tüpsüz dalmayı spor olarak yapmaya bile başlayabilir: http: //www.skin-diver.com/ . Yine de Yaseminle dalmasını tavsiye etmem : )) http: //www.yasemindalkilic.com/tr/

Aslında insan vücudu suda batmayacak şekilde tasarlanmıştır. Vücudumuzun büyük kısmı su ile aynı özgül ağırlığa sahiptir. Akciğerlerimiz havayla dolu olduğunda istesek de suyun dibine batamayız. Nefesimizi tam olarak verdiğimizde ise dibe batarız. Suda batmamak için yapmamız gereken öncelikle sakin olmak ve nefesimizi kontrol etmektir. Yüzme dersleri de nefes egzersizleriyle başlar. Derin ve tempolu nefes alıp vermeyi öğrenmek yüzmenin temel taşlarından biridir.

Bu konuda söylenecek çok şey var ama işin özü, kararlılıkla korkularınızın üstüne gitmek ve bu yolda gerek yakınlarınızdan, gerekse profesyonel destek almak.

Sağlıcakla kalın

 
Toplam blog
: 103
: 11625
Kayıt tarihi
: 02.02.07
 
 

Yüzme aşkımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yüzme öğrenmek isteyenlerden düzenli yüzenlere tüm yüzme ..