Tatil beldesinde " Kış geçirmek"

BU kışı Alanya da geçirmeye karar verdim.

Bu karara varmadan önce çok ama çok düşündüm. Bu güne kadar sadece ve sadece yazalrı gittiğim bir yerdi.

Kışları çok tenha olacağını ve çok da sıkıcı olacağını düşünerek karar veremiyordum. Olmazsa geri döner yine Ankara daki evimde devam ederim düşüncesi ile gittim.

Ve Alanya da İşte yılbaşı geldi; Yılbaşı geldi ama Alanya da hala çiçekler ve ağaçlar taptaze duruyor.Sadece ve sadece havanın o kaburucu sıcaklığı yerini yaz akşamlarının o püfür püfür havasına bırakmış.

Bakıyorum da burada yaz kış yaşayan insanlar o yağmurlu günlerde bile tişörtlerle koşturarak marketlere gidiyorlar.

Biz Anlara da markete gitmak için kat kat giyeriz başomozda yün şapkalar.......

BU Alanya varya asla kış yaşamıyor, Yıllar önce bizim memleketimizde kış ken, Singapur a bir yağmur mevsiminde gitmiştim ve oradaki orkidelerin ağaçları ve yolları süslemesini Harika çiçek kokularını hala unutamamışken şimdi aynı şaşkınlığı Alanya da yaşıyorum..

Biz Türkler asla yaşamasını bilmediğimiz gibi memleketimizin de asla kıymetini bilemiyoruz.

Zira yabancılar ise yağmurun ardından açan bir kaç saatlık güneşte bile güneşlenmeyi kar sayıyor ve günün her saatinde denize giriyorlar.

Sokakta yürürken onları şortlar ve tişortlar içinde görünce ben giydiklerimden utanıyorum. Ve bir kenarda usulca ceketimi çıkararak koluma almak ihtiyacını hissediyorum.

Biz, zannedersem kış olduğunu bildiğimiz için psikolojik olarak üşüdüğümüzü zannediyoruz. Ve dolayısıylada giyinmek istiyoruz.. Ama giyincede terliyoruz...

Ne yalan söyliyeyim beni artık kışları Ankara da kimse tutamaz.

Her an yürüyüş yapılabiliyor ve fotoğraf çekecek doğa ayaklarınızın altında oluyor.

Müsait olanlara; bir ay bile olsa kışın en soğuk zamanında yazlıklarında geçirmelerini tavsiye edebilirim nacizhane.

BÜTÜN BLOG YAZARLARINA MUTLU UMUTLU YENİ YIL GÜNLERİ AYLARI DİLERİM...