Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Tatilde Kitap Okumak

Tatilde Kitap Okumak
 

Marmara Adasında gün batımı



2009 yaz tatili yaklaşık üç hafta sürdü. İzlenimlerimi geçen iki yazımda sizlere aktardım. Tatilimizle ile ilgili bu son yazımda, geçen senelerde tam başaramadığım kitap okumadan bahsetmek istiyorum. Bu tatilimizde üç kitap okudum. İlk ikisi eş zamanlı okuduğum, Emre Kongar’ın “Babam, Oğlum, Torunum” ve Zühal İzmirli – Yücel İzmirli imzalı “Rodos’tan Karşıyaka’ya”. Üçüncüsü ise Zülfü Livaneli’nin “Son Ada”sı.


Sevgili okurlar, biliyorsunuz toplumların “okur-yazar”lığı önemlidir. Toplumların kalkınma ve aydınlanma seviyesinin göstergesi olan okuma (gazete ve dergileri kastetmiyorum) ve yazma maalesef ülkemizde hala arzulanan seviyede değil. Öyle değil mi? Bizler ne kadar okuduk, ne kadar yazdık? Biz blog mensupları her ikisini de bir şekilde becermeye çalışıyoruz. Neyse biz tatilde okuduğumuz kitaplara gelelim.

Emre Kongar’ı herkes bilir. Akıcı, insanı sıkmayan, O’nun özel konuşma havasında hayatını kaleme aldığı samimi bir kitap, “Babam, Oğlum, Torunum”. Dedesiyle başlayan babası, kendisi, oğlu ve torunu ile devam eden 100 yıllık bir öykü. E.Kongar birçok kişinin belki isteyip de yapamadığını yapmış, onlarca anıyı kitap haline getirmiş (sevgili babam da benzeri bir deneme yapmıştı). Emre Kongar’ın elinde öylesine güçlü bir malzeme var ki, kitap haline getirilmemesi neredeyse imkansız. Bir çok tanıdık isime rastlıyoruz, Nurullah ataç, Yahya Kemal Beyatlı, İhsan Doğramacı, Bülent Ecevit, Ertuğrul Özkök, Ahmet Taner Kışlalı vb.

Kitabın ilk sayfalarında Emre Kongar şunu söylüyor “İnsan, ancak aile tarihi ile birlikte kişilik kazanır”. İnsanın anne-babasını iyi algılayabilmesi, büyüklerini iyi izlemesi, geleceğe atacağı adımlarda faydalı olacak ve kendimizden sonra gelecek nesil ve nesillere aktaracağımız güzel bir miras olacaktır.

İkinci kitap, özellikle İzmirlilerin seveceği (özellikle Karşıyaka) akıcı ve bir çırpıda okunan bir çalışma idi. 1930 lu yıllarda Rodos’da başlayan Nuran’ın hayatı. O yılların Rodos’u ve Nuran’ın Selim’e olan aşkı. İkinci Dünya Savaşında yaşananlar ve nihayetinde İzmir Karşıyaka’ya göç. Nuran’ın üç çocuğu ile ( özellikle 3 numara, Vehbi ) 1685 sokakta geçenler. Vehbi’nin ağzından İzmir’de 1950 li yıllar. Atatürk hayranı olan Nuran’ın bir 30 Ağustos günü bu dünyadan ayrılışı ile kitap bitiyor.

Son olarak Zülfü Livaneli’nin “Son Ada”sını okudum. “Son Ada” yı da diğer iki kitap gibi severek okudum. Değişik kurgusuyla, düşündüren, sinirlendiren, gülümseten bir kitap idi. Toplum psikolojisini, toplumu idare etmeye kalkanların hangi yollara başvurduğunu net bir şekilde gözler önüne seriyor “Son Ada”.

Tatil kavramı şüphesiz kişiden kişiye değişir. Günlük hayatımızda kitap okumanın yeri nasıl tartışılmaz ise tatillerimizde de kitap okumayı adet edinmeliyiz. Burada yurt dışından gelen turistlerin kitap okuma kültüründen bahsetmek istemiyorum. Sadece şu söylemek isterim, tatilinizde yanınızda çocuk veya çocuklarınız ve bir kitap varsa ne mutlu size…

 
Toplam blog
: 487
: 1730
Kayıt tarihi
: 01.04.07
 
 

1965 İstanbul doğumluyum. İTÜ Elektrik mühendisliğinden mezun oldum. Özel sektörde Kalite Bölümünde..