Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Yeşim Varol İlişki ve Evlilik Danışmanı

http://blog.milliyet.com.tr/duruyasam

04 Şubat '10

 
Kategori
İlişkiler
 

Tek Çocuk Hiç Çocuk Mu?

Tek Çocuk Hiç Çocuk Mu?
 

Yeşim Varol ŞenYaşam Koçu ve İlişki Terapisti


Tek çocuğu olan anne babalar iyi bilir; tek çocuk bir vicdan azabıdır insana. Bir tarafta ikinci torun için baskı yapan anneanne ve dedeler, bir taraftan ikinci çocuğuna hamile ve vicdan azabınızı körükleyen arkadaşlar bir taraftan da bir yerden öğrenip gelmiş “neden benim kardeşim yok” diye sizi tırmalayan çocuğunuz.

Özellikle belirli bir yaştan sonra evlenen herkes “evlen artık” baskılarını yaşamıştır mutlaka. Ama bu baskıların, evlenince biteceğini düşünmek hayal. Evlenirsiniz torun, doğurursunuz kardeş baskıları başlar. Sanırsınız ki ikinci çocuk için sizi ikna etmeye uğraşan herkes , çocuğunuz olunca maddi manevi tüm yükü sizinle paylaşacak. Sakın dolduruşa gelmeyin, aksi takdirde gecenin bir yarısında kucağınızda ağlayan çocuğunuzla siz birkaç saat kesintisiz uyumanın hasretini çekerken, onlar yataklarında uyuyor, pişman olmak için ise çok geç olacak.

Tek çocuğa sahip olmak vicdan azabı dedim ya, hem de tek değil çift taraflı. Her şeyden önce çocuk sahibi olmak çok güzel bir duygu. Düşünsenize büyüdüklerinde evin içinde kendileri, arkadaşları, bir sürü genç demek, neşe demek , eğlence demek. Sonsuz hayat ve neşe kaynağı. Hem ne kadar çocuk, o kadar çok torun. Geleceğe yatırım bir anlamda. Üstelik diyelim ki biri yurtdışında toplantıda, diğeri gelir sizi görmeye. Hasta ya da yaşlı olduğunuzda tek çocuğunuzun sizi gelip görmesini beklemek zorunda kalmazsınız. Tek çocuğuma yük oluyorum diye üzülmez, vicdan azabınızı da hafifletirsiniz.

Diğer taraftan, yani çocuğunuzun cephesinden düşünürsek eğer; kardeşi bir insanın en yakınıdır bence. Yeri gelir oturur anne babanızı çekiştirir yeri gelir bir olur dayanışma içinde arkalarından iş çevirisiniz. Allah geçinden versin onlara bir şey olduğunda, yalnız değilsiniz kardeşiniz yanınızdadır. Allah korusun ikisinden birine bir şey olsa, kardeşiniz yanındaysa başka kimseye ihtiyacınız yoktur.

Bırakın büyüdüğünüzde doğabilecek kötü senaryoları, küçükken kardeşiniz varsa hayat daha eğlencelidir. Hiç sıkılmazsınız, çünkü oyun arkadaşınız zaten hep yanınızdadır. Sadece vakit geçirmek için komşunun mızmız çocuğunu eve çağırıp oyuncaklarınızı kırmasına tahammül etmek zorunda kalmazsınız. Paylaşmayı bilmemek gibi bir şey sizin için söz konusu bile olamaz, zaten hiçbir şeyin tek sahibi olmak gibi bir lüksünüz olmamıştır.

Bu liste böyle sürer gider. Bunları düşünen bir anne ve babanın, çocuğundan neler esirgediğini düşünüp de vicdan azabı hissetmemesi mümkün değil. Ancak hayat eskisi kadar kolay da değil maalesef…

Her şeyden önce evlilik yaşı yükseldi artık. Okuldu, işti derken evlilik yaşları 20’lerden 30’lara taşındı . Boşanma oranları günümüzde çok daha yüksek. Geç evlilikler, iş stresi, yaşam koşullarının ağırlaşması, insanların birbirine tahammülünü ve sabırlarını azalttı. Dolayısıyla kimse evlenir evlenmez , geçineceğinden emin olmadan çocuk yapma riskine girmek istemiyor. E ilk çocuğu yaptınız, bütün güzelliğine rağmen çocuk hem çok ciddi bir maddi yük hem de ağır hayat şartlarınızın daha da zorlaşması demek. İşten ayrılıp çocuğunuz baksanız maddi, çalışsanız manevi yorgunluk. Çocuğunuz gece sizi uyutmamışken sabah kalkıp toplantıya gitmek, çocuğunuz ateşli diye patronunuzdan izin istemek hiç kolay değil. Üstelik hepimiz istiyoruz ki çocuğumuzun geleceğimizi garanti altına alalım, onu iyi okullarda okutalım vs. Tek bir çocuk için bile harcadığınız bez, mama, doktor sonrasında ana okulu ve devam masraflarını düşünürseniz , ikinci çocuk zaten gözünüzü korkutuyor. Neticede her çocuğa eşit imkanlar vermelisiniz.

Sadede gelirsek çocuk sahibi olmak dünyanın en güzel duygusu ama bir o kadar da zor. Bir çoğumuz endişeliyiz tek olması , çocuğumun psikolojisine zarar verir mi diye. Aslına bakarsanız bunun bir denklemi olduğunu düşünmüyorum. Bencilliğini, asosyalliğini tek çocuk olmasına bağlayabileceğimiz çok insan da var, kardeşiyle anlaşamayıp ömür boyu görüşmeyenler de. Bizim küçüklüğümüzde tek çocuk olan azdı oysa şimdi pek çok çift tek çocuk sahibi olmayı tercih ediyor. Yapabileceğimiz kadar değil, bakabileceğimiz kadar çocuk sahibi olmak öncelikli.

Tek ya da çok sayıda, hoş çocuk sahibi olmak öyle güzel bir duygu ki “çok” gelir mi bilmem, önemli olan düzgün çocuk yetiştirmek. Tek çocuk olmasının çocuğumuzu şımarık, asosyal, paylaşmayı bilmez vb. yapma ihtimallerine karşı önlem almak için çabalamak da elimizde. Hoş söz konusu çocuk yetiştirmek olunca hiçbir formülün sonucu kesin değil.Çocuk yetiştirme konusundaki tüyolarım ise “Uzmanlar Teoride, Anneler Pratikte” kitabımda.

Sevgilerimle

Yeşim Varol Şen

 
Toplam blog
: 171
: 2282
Kayıt tarihi
: 13.05.09
 
 

Davranış Bilimleri Uzmanı, İlişki ve Evlilik Danışmanı, Kurumsal Eğitmen ve Danışman Kitapları; U..