- Kategori
- Haber
Telefon Şebekesinin Üstüne Temel Attı, Sonra da kabloları, Evin Bacasından Çıkarttı...
Bunca zahmet niye? Telekom'un geciken cevabı üzerine, telefon şebekesine zarar vermeden, kabloların üzerine evin temelini atan Rizeli Cilo, hayatından memnun.
Ne çıkarsa Rize’de var. Bütün mucitler oradan çıkıyor. Dağın yamacına yaptırdığı evi, kablolarla kayalara tutturup evin altı uçurumlarda asılı evler mi ararsınız. Dereyi balık gölüne çevirip, asansörlü ağaçlar üzerine kurduğu evlerin terasında balık mangal yapanlar mı ararsınız. Evine kanat takıp rüzgarlarla cephe değiştiren, değişken manzaralı, asansörlü evler mi ararsınız.
Ve de günlerden bir gün “kaz uçar da laz uçmaz mı ? “ diyerek kendisine füze kapsülüyle fezaya fırlatan Rizeli'yi duyarsanız, sakın şaşırmayın. O, bu işlerin içinden gelmiştir. Yakın zamanda da yapmazsa zaten, çok ayıp etmiş olur. Aşağı da kurtarmaz zaten.
Üniversite bile araştırıyor onları. Uzman yoluyorlar Rize’ye. “Ellerine ne geçerse, kimseye danışmadan en mükemmel inşaatları yapıyorlar. Sağlam mı sağlam” diyerek gözlemcilerden rapor alıyorlar.
Şimdi bu defaki de Rize’den. İkizdereli Cilo, dağın yamacına ev yapmak istedi amma, bir de baktı ki, arsasının altından demet demet telefon şebekesinin kabloları geçiyor. Üstüne üstlük, bir de kocaman T. Telekomun telefon şebekesini taşıyan direği var. “ Uy Telekom telekom. Ha buraya yapacuğum bir betonarme ev, Haçen ki arsamun altında kablolarınız kaynayi. Direği de, tepemizde dikileyi, evime mani olayi. Yoksa ben bulurum kolayini” diye dilekçe verdi. “ Kaldırın” dedi demesine amma, bir yandan da hazırlıklarını sürdürmeğe başladı.
Türk Telekom’dan cevap gelmeyince 70 lik Mustafa Cilo, kolları tekrar sıvadı. “ Direğin ve kabloların rahatuni bozmayacağum” diyerek evin temelini attı ve inşaata başladı.
İlk kattan itibaren, pencereden soktuğu kablo demetlerinin uçlarını, evin birinci katın, tavanlarında dolaştırıp üst kata geçirdi. Üst katta da tavanları dolaşan kablo, çatıdan, oradan da bacadan çıkarmış oldu. Sonrası? Sen sağ ben selamet.
İşin kısası, kablolara evde ayaklarına dolaşmasın diye, Cilo usta kablolar evin altında kalmasın diye, kabloları evin içinden dolaştırmağa mecbur kalarak, bacadan çıkardı.
Bu arada kablolar ayaklara dolaşıp sıkıntı verince, aile bir daha dilekçe verdi. Telekom, gelip kabloları oradan kaldırdı. Meğersem ilk müracaatta dilekçe idareye ulaşmamış. İkinci müracaat, dikkate alınmış.
Sormuşlar kendisine: “ Ula ula niye oyle acele ettun!” diye. O da cevap vermiş. “ Nasıl olsa kabloları ileride gelir alırlar diye evi yaptım” demiş.
Kimin aklına gelir böylesi pratik işler, değil mi? Dur bakalım daha neler göreceğiz.
Kablolar pencereden giriyor, tavanlarda dolaşıyor, çatıya varıyor, sonra da bacadan çıkıyor.