Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '11

 
Kategori
Güncel
 

Tesadüfen Zelzele

Tesadüfen Zelzele
 

NE ANLADIN?


1999 Gölcük depremi için ortaya atılan ve üzerine fazla gidilemeyen bir iddiayı hatırladım, dün Van merkezli deprem felaketi haberini alınca. İddiaya göre; ABD, uzun süredir araştırmaları devam eden elektromanyetik dalga teknolojisi HAARP (High Frequency Active Auroral Research Program) programını, yapay deprem üretmek içinde kullanabiliyordu ve bunun denemesini Türkiye’de gerçekleştirmişti. İstanbul’da yaşanacak, binlerce kişinin ölümü, milyarlarca dolar zarar ve Türkiye’nin gelişimini 15-20 yıl geciktirmesi muhtemel büyük bir deprem yerine, elektromanyetik dalgalar ile fay hattına enerji verilerek küçük kırılmalar sağlanacaktı. Böylelikle küçük depremler ile enerji açığa çıkacak, büyük bir deprem oluşması önlenmiş olacaktı. O gece proje başarısızlıkla sonuçlandı ve beklentilerin üzerinde sonuçlar ortaya çıktı. Bu bir iddia, üzerine yazılmış makale ve hatta kitaplar bulunmaktadır. Bugünlerde ülkemizin mücadele halinde olduğu terör belası yüzünden, tarihte hiç olmadığı kadar Türk-Kürt kutuplaşması ve düşmanlığı yaşanırken, Van’da böyle bir depremin meydan gelmesinin tesadüflüğünü yorumlamayı size bırakıyorum.

Yine küçük bir hatırlatma yapalım. 1999 depreminde ajanslara düşen ilk haberlerde, ABD deprem araştırma merkezi depremin büyüklüğünü 8.2, Fransız deprem araştırma merkezi ise 8.4 ölçmüştü. Birkaç saat sonra değil, birkaç gün sonra uluslararası kanaat, depremin büyüklüğünün 8.0’ın altında olduğu konusunda aynı Kandilli Rasathanesi’nin 7.4 ölçümünde olduğu gibi mutabakat sağlamıştı. O gün Kandilli Rasathanesi’nin teknoloji ve altyapı bakımından çok gerisinde olan! Amerikan ve Fransız deprem araştırma merkezleri, hatalarından ders alıp, geçtiğimiz 12 yıl gelişme kaydettiler ve bugün Kandilli malesef onların ölçümünü kabul eder hale geldi. (Kanuna göre 8.0 büyüklüğü üzerinde ölçülen depremlerde, depremden zarar gören bölgelerde seferberlik ilan edilir. Seferberlik ilan edilen bölgelerde vergi toplanamaz! İstanbul’dan verginin %42 si toplanıyor.) Kandilli’ye göre Van depremi önce 6.6 büyüklüğünde ölçüldü. İcazet alınıp, tehlike olmadığı anlaşılınca ölçüm, 7.2 olarak “güncellendi” sanırım.

?”Deprem öldürmez bina öldürür” sloganını çok güzel bulmuşlardı. Aslında bina da öldürmez. Binayı mühendislik projesine göre uygulamayan müteahhit, kontrol etmeyen mühendis ve bu yapıların inşaatına göz yuman belediye çalışanları öldürür. 1999 depremi sonrasında yapım hatalarından çöken binaların müteahhitlerine, yaklaşık 2100 dava açıldı. Bu davalardan 1800'ü hukuki boşluklardan dolayı cezasız sonuçlandı. 300 davanın 110’una ceza verildi. Bunun dışında kalan davalar ise 16 Şubat 2007 tarihinde 7.5 yıllık zaman aşımı süreleri dolduğu düştü. Bu istatistiğe ne demeli?

Her deprem sonrası, yer bilimi uzmanlarını televizyonlara çıkartıp, 7.2 değil de 7.4 olsaydı ne kadar hissederdik? Önemli olan büyüklüğü mü, şiddeti mi? Bu deprem Kuzey Anadolu Fay Hattını tetikler mi? Yanal mı atıldı, nereye atıldı? gibi artık gereksizliği defalarca ispatlanmış sorular sormak yerine, konusunda uzman ve yetkililerle AFET planlarını sorgulasak, 7.2 lik depremin gelişmiş ülkelerin ana haberlerinde neden 30 saniyelik haber olduğunu düşünsek, oturduğumuz evin yapımına onay veren, kendi oylarımız ile seçtiğimiz belediyeler bizi ölüme götürürken bu konuda nasıl önlem alacağımızı tartışsak, daha iyi olmaz mı?

Olası depremlerin büyüklüğü belli, yıkılacak binaların hangileri olduğu belli, tahmini senaryolara göre ölü sayıları bile belli. Son bir iki hafta medyayı takip etmeniz yeterli, bu ülkede insan hayatının ne kadar ucuz olduğunu anlamak için. O kadar tesadüfen yaşıyoruz ki…

M.Bahadır KOÇ
24.10.2011

 
Toplam blog
: 43
: 543
Kayıt tarihi
: 03.05.11
 
 

 İsyancı ruhlu, demokrat, kendi çapında yazar... ..