- Kategori
- Gündelik Yaşam
Teselli acımaktır; insanları teselli etmeyin, bırakın karşılaştıkları durumu yaşasınlar
Hiçbir acımı doya doya yaşayamadım. Abim kendini astı gelen elime sarılıyor, giden yüzümü öpüyor, ağlama, üzülme, demek ki Allah daha çok seviyormuş, hayat devam ediyor… Beni o hale getirdiler ki acıdan kahrolmam gerekirken neredeyse sevineceğim tövbe tövbe!
Gözyaşı bugünler için bırakın ağlayayım, başka ne işe yarar ki; neredeyse damlamasın diye mendil tutuyorlardı. Acı bir yana acılı görünmem gerekiyor, abim ölmüş; ama müsaade eden kim, boynuma elense, kalabalığın dışına, etrafımda halka yap… Adeta sanki ben üzülmüyorum da bu hareketler beni üzülüyormuşum gibi gösteriyor.
Hoş değil, mantıksız, yapmacık… Bırakın adam acısını yaşasın! Dağ gibi gencecik abisi gitmiş, niye üzülmüyormuş ki! Hasta olurmuş, olsun. Hayatı bozulurmuş, bozulsun. Bu saçma sapan zihniyet yüzünden yakınlarımızın öldüğünü bile anlayamıyoruz! Ölüye üzül ama yakınını teselli etme!