Toplumla alay mı ediliyor

Sosyal paylaşım platformları dediğimiz twitter, facebook, bloglar ve muhtelif eğlence, sitelerinde giriş yapmak üzere iken gözümüze sokulan anketler ve reklamların içeriği toplum içindeki azımsanmayacak derecede geniş bir kesimin dikkatinin çekilmesi adına servis edilmeye devam etmekte hitap edilen topluluğun nasıl algılandığı apaçık ortada, toplumu yıpratan şartlamalar ve yönlendirmeler hangi seviye de olduğumuzu tam olarak göstermese de ip uçları vermekte.

Gözüme çarpan birkaç örnekten söz edeceğim. Siteye giriş yapıyorsunuz ve karşınızda iki resim karesi ( kare bile değil ince uzun kesit) çıkıyor sadece kaşları ve gözleri görünen kırpılmış iki bayan resmi yan yana ve hemen altında soru!. Hangisini işe alırdınız? Müteakip girişlerde aynı ya da benzer tipler karşınıza çıkmakta ve sorular değişmekte.. Fotoğrafta yine sadece gözler ve soru! Hangisinin sesi daha güzel? Bir başka soru hangisi düşük bel pantolon giyer? Hadi bakalım buyurun buradan yakın resmen karşısındaki ile alay etmek değil de nedir bu?

Müneccimler iş başına. Ben insanı gözlerinden tanırım, insan sarrafıyım diyenler her halde kuru bir resme bakarak değil de devamındaki canlı mimikleri gözleyerek birazda duruşlarına bakarak böyle bir tahminde bulunabilirler Hep gülüp geçerim tabi fakat sadece bu olsa iyi.

Arkadaşlık sitelerindeki komik yaklaşımlar. Kişisel bloğumun üstüne olağan reklamlardan biri düşmüş aynen şöyle diyor. Sizde aradığınız hayat arkadaşını istediğiniz semtten ( siparişte var yani ) bulabilirsiniz. Hemen yanında göz kırpan bir bayan fotoğrafı!. Kadıköy bana uzak ben bir Bakırköy rica edeyim gibi komik bir durum. Kontrolümüz dışında olan bu reklam furyaları zaman zaman rahatsız edici boyutlarda inanın buraya içeriklerini yazmaktan kaçınıyorum ve yazamıyorum bile.

Facebookta işler daha bir çeşit, yapılan anketler düşündürücü bunlara da birkaç örnek vermeliyim zira aşırı derecede bu konulardan rahatsızım bir çoğunuzun da rahatsız olduğunu biliyorum.

Peygamberimizi (s.a.v) sevenler beğensin ( değerlerimiz üzerine böyle bir anket olabilir mi sizce?)

Atatürk’ün imzası olan bir resim konulmuş ve not: paylaşın kaç kişi olduğumuzu bütün dünya görsün Paylaşım sayısı.. yazmıyorum olacak şey değil bu mudur yani değerlerimize sahip çıkma ölçütü! Dünya alemin kabul ve takdir ettiği bir lider bu kadar ucuz anketlere alet edilebilir mi . Bir kişi de çıkıp itiraz ya da uyarı yapmıyor.

Türk bayrağı beğen not: hedef bir milyon ( özrü kabahatinden büyük gafa bakarmısınız)

Ya da bunu paylaşmayan beni arkadaş listesinden silsin gibi ön yargılı, kendi fikirleri dışında hiçbir şeyi benimsemeyen ve dışlayıcı trajikomik bir tutum. Böyle paylaşım olur mu?

Örnekler o kadar çok ki hepimizin gözleri önünde cereyan eden daha ne yaklaşımlar mevcut. Katkı yaptığını sanan aksine değerlerimizi zedelemeye çanak tutan anketler ve paylaşımlar. İnsanları dikkat çekmek uğruna yapılan saçmalıklardan öte bir şey değil.

Bir de şöyle kampanyalar var, ben bunlara ‘’ayranı yok içmeye kampanyaları’’ diyorum. Yorumlarda gelmezsen ölümü gör gibi garip haberleşme yorumlarına bile rastladım.

Birde Taksim ağırlıklı organizasyonlar var. Anıtta buluşalım, parkta toplanalım ee ondan sonra napacağız?? Ne yapacağız tabi ki Galatasaray’ a kadar yürünüp basın açıklaması yapılıp dağılacağız.. ee sonra? İşte ondan sonrasını bana sorun doğru çiçek pasajına iki kadehin dibine vurmaya aslında çoğu katılanın gönlünde yatan aslan o !.. Eh canım bahaneyle 2-3 sergi gezer birkaç kadeh zıkkımlanır döneriz al sana etkinliğin kralı. Benim gibi katılımcı olmaz olsun değil mi.

Şaka bir tarafa. Bilhassa genç neslin net dünyasındaki ağırlığını düşünecek olursak ne kadar sığ paylaşımlarla beslendiklerine şahit oluruz.Bu bir genelleme değil çok farklı ve verimli sitelerin olduğunu pekala biliyoruz. Ne kadarımız ne kadar faydalanabiliyoruz buna bakmak lazım. Haber akışlarından, reklamlara, dizlerden tartışmalara kadar sunumlara baktığım da kendi kendime söylenir dururum. İşte biz buyuz. Layık görüldüğümüz gibi yaşatılmaya çalışılıyoruz.