Topraklarımız Suya Gitti

Hep bakıyoruz ve baka kalıp, afet olarak zararlarının altında kalıyoruz.

Sel suları çevreyi yıkıp geçerken kutarma çalışmalarını dahi beceremiyorlar.

Oysa binlerce kilometre kare alandan erozyonla suya kapılan humus ve mineral toprak değerlendirilemez miydi! Topraklarımız suyla geldi bereket getirdi diyemez miyiz.?

Okullarda hep okuturlar, Mısır'da Nil sel baskınlarıyla çevresini verimli humus milleriyle besler ve bereket fışkırırmış.

Bizim sel suları ile çevreyi tahrip eden akarsularımızın debisine gem vurarak kontrol edilemez mi? Kontrol edilen sel suları çevre ziraat arazilerine yönlendirilip verimli humus ve mineral karışımı arazilere serilmesini sağlayamazmıyız.

Bentlerle kontrola alınan sellemeleri kademe, kademe yönlendirerek sulama şebekeri kanallarıyla arazilere dağıtılması yapılamaz mı?

Ama bu faydalı Anadolu toprağı binlerce yıl tarım topraklarına ulaşmak için oluşup durur. 1 cm toprak akademik literatürde ki bilgilere göre üç milyon yılda oluşmaktadır.

Böylesi kıymetli tarım toprağının denizlerin dibine gidişinin, neden farkında olmuyoruz.

İhmalin faturasına arazilerin bırakın toprak tutup zenginleşmesi hazır durumlarını muhafaza edemeyip, birde canların bulanık sularda kaybolmalarına seyirci kalıp ağlıyoruz.