Töre

İslam coğrafyası, sınıfta kaldı. Afganistan’dan Türkiye’ye uzanan coğrafyada var olan, Devletlerin tümü, resmen çağın gerisinde yaşıyor. Türk milleti de bu coğrafyanın bir parçası. Millet olarak şan ve şöhretle dolu bir tarihe sahibiz. İstanbul’u feth eden, Fatih Sultan Mehmet’in bir çağı kapatıp, yeni bir çağ açtığını, iftiharla sahiplenir, göğsümüz kabararak yâd ederiz. Cumhuriyeti kuran, M. Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile övünürken, hangi çağda yaşadığımızı hiç ama hiç sorgulamak gelmez aklımıza.

Habere bak! “ÖSS'den çıktı 1, 5 saat sonra öldürüldü.” “N.E.'yi bıçaklayan amca 'Mutlaka öldüreceğim' diye bağırdı.” Bu yazılan çizilen haberler örf adet töre adı altında ambalajlanıp servis yapılıyor topluma. Elbette haber olarak sunduğum iki olay, üzerinde dumanı tüten, sıcaklığı üzerinde iki elim olay. Takdir edersiniz ki adını duymadığımız daha nice gariplikleri yaşıyor bilişim çağında bu millet. Şimdi gelin çeşitli kaynaklardan “TÖRE” ne demek bir göz atalım birlikte. Vikipedi'ye göre, töre: "bir toplulukta benimsenmiş, yerleşmiş davranış ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü” Türkçe Sözlük ve yazım kılavuzuna göre; 1-toplulukta çok önceden beri kullanılan kuralların görenek, gelenek ve alışkanlıklar bütünü. 2-toplumdaki ahlak ile ilgili hareketler. İyi güzel de, bilişim çağını yaşayan, teknolojik gelişmesi güneş sistemini aşan, güneş sistemi dışında yaşam merkezi arayan bir DÜNYA’ DA nereye koyacağız yukarıda tarifini yaptığımız töreyi? Hani hukuk? Hani yasa ? İnsanlık bunun neresinde?

Hatta din ve iman var mı bu törenin içinde? Kimse Din’den kaynaklanıyor demesin. Bu suç’u Din’e yüklemesin. Hurafecilere diyeceğim yok. Gerçek İslam’da böyle hunharlık olmadığını çok iyi biliyorum. Töre “KÖR CEHALETİN” adıdır bence. Bu cehaleti yenmekse M. Kemal Atatürk’ün “MUALLİMLER YENİ NESİL SİZİN ESERİNİZ OLACAKTIR” dediği öğretmenlere düşmektedir. Eğitim, eğitim ve yine eğitim. Başka yolu yok. Elbette bu karanlığa “MUM” yakacak herkese kapı açıktır. Yazan, çizen, konuşan herkes bir mum yakmalı, milleti orta çağ karanlığından bilişim çağına taşımak için omuz omuza koşmalı. Yoksa TV kanallarında her gün yeni bir töre vahşeti yaşamak milletin kaderi olmaya devam edecektir.